NANKÖRLÜK VE VİCDAN

NANKÖRLÜK VE VİCDAN

ABONE OL
13:58 - 16/03/2025 13:58
NANKÖRLÜK VE VİCDAN
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Nankörlük, insanın en derin zaaflarından biridir. Vefayı unutmak, yapılan iyilikleri yok saymak ve sadece kendi çıkarlarını düşünmek, bireysel ve toplumsal çöküşün en büyük sebeplerinden biridir. Oysa insanı insan yapan en temel değerlerden biri vicdandır. Vicdan, doğruyu yanlıştan ayıran, iyiliği hatırlatan, yapılan haksızlıklara karşı ses yükselten en güçlü duygudur. Ancak ne yazık ki, vicdanın sustuğu yerde nankörlük egemen olur.

Bugün etrafımıza baktığımızda, bu çarpık düzenin izlerini her yerde görebiliriz. Geçmişin büyük fedakârlıklarını yok sayanlar, yapılan iyilikleri küçümseyenler, değerlerimizi hiçe sayanlar… Oysa bu topraklarda var olabilmek için verilen mücadeleleri, kazanılan hakları ve özgürlükleri hatırlamak hepimizin sorumluluğudur. Vatan, bayrak, millet sevgisi; yalnızca lafta değil, bilinçli bir sahiplenişle anlam kazanır. Ama nankörlük, işte tam da burada devreye girer. Kendi çıkarları uğruna gerçekleri çarpıtanlar, ortak değerlerimizi küçümseyenler, bugüne kadar en büyük zararı verenler olmuştur.

Cumhuriyet, sadece bir yönetim biçimi değil, aynı zamanda vicdanın ve adaletin temel alındığı bir sistemdir. Atatürk’ün önderliğinde kurulan Cumhuriyet, bireyin özgürlüğünü, toplumun refahını ve çağdaşlaşmayı esas almıştır. Eğitimde fırsat eşitliği, kadın hakları, hukukun üstünlüğü gibi değerler, Cumhuriyet sayesinde kazanılmış ve korunmuştur. Ancak bugün bu kazanımlara sırt çeviren, onları küçümseyen ya da yok etmeye çalışan bir anlayış da ne yazık ki varlığını sürdürmektedir.

Cumhuriyet, bireyi kul olmaktan çıkarıp, özgür ve eşit yurttaşlar haline getirmiştir. Ancak nankörlük, işte tam da burada ortaya çıkar. Cumhuriyet’in sunduğu özgürlükler sayesinde varlık bulan bazı kişiler, yine bu özgürlüklere saldırmayı kendilerine hak görür. Oysa vicdan sahibi bir insan, kendi kazandığı hakların geçmişte nasıl mücadelelerle elde edildiğini unutmamalıdır.

Nankörlük, Toplumsal Çöküşün Habercisidir!

Bir insan nasıl bu kadar nankör olabilir? Kendi yaşadığı toprakların bağımsızlığı için canlarını verenleri nasıl unutabilir? Geçmişte verilen mücadeleleri nasıl görmezden gelebilir? Çünkü nankörlük, sadece bireysel bir zayıflık değil, aynı zamanda toplumun vicdanının susturulmasıyla beslenen bir anlayıştır. Eğer bir toplum, geçmişine ve değerlerine sırt çevirirse, geleceğini de kaybetmeye mahkûm olur.

Medeniyet, ancak vicdanla ve ortak değerlerle ayakta kalır. Tarih boyunca nankörlük, nice büyük devletlerin çöküşüne, nice toplumların yozlaşmasına sebep olmuştur. Kendi geçmişine, tarihine, kültürüne, bağımsızlık mücadelesine nankörlük eden bir toplum, kendi elleriyle geleceğini tehlikeye atar.

Peki, bu gidişatı değiştirmek mümkün mü? Elbette mümkün! Bunun en büyük silahı, bilinç ve vefadır. Bilinçli bireyler yetiştirmek, geçmişin değerlerine sahip çıkmak, eğitimle, sanatla, bilimle aydınlanmayı sürdürmek, bu nankör düzeni kırmanın en güçlü yoludur. Vicdanını kaybetmeyen, değerlerine sahip çıkan her birey, toplumu yeniden inşa edebilir.

Atatürk’ün dediği gibi, “Cumhuriyet, fikri hür, vicdanı hür nesiller ister.” Eğer bir toplum, kendi değerlerine sahip çıkmazsa, nankörlük ve yozlaşma kaçınılmaz olur. Ama vicdanlı, bilinçli ve vefalı bireyler yetişirse, işte o zaman karanlık dağılır, aydınlık yarınlar inşa edilir.

Tarih, her zaman vicdanlıların ve değerlerine sahip çıkanların yanında olmuştur. Bugün de öyle olacaktır. Önemli olan, nankörlüğe karşı vicdanı ve vefayı yüceltmekten vazgeçmemektir.

Inal

En az 10 karakter gerekli
Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.
Tüm Yorumlar (1)
  • Yunus Uslu

    Okan bey hem Almanya’da yasiyorsunuz hemde CHP ye bu kadar ofkelisiniz. Anliyoruz. Biraz insalarin moralini duzeltecek bir yazi yazamiyacak kadar kin ve nefret dolusunuz. Asik Veysel gibi askla soyleyip yazabileceginiz gunleri bekleriz.

    Yanıtla
    +0
    -0


HIZLI YORUM YAP