İnsan Hakları Eylem Planına Muhalefetten Tepki

İnsan Hakları Eylem Planına Muhalefetten Tepki

ABONE OL
09:52 - 04/03/2021 09:52
İnsan Hakları Eylem Planına Muhalefetten Tepki
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıkladığı İnsan Hakları Eylem Planı, muhalefet cephesinde ‘’ekonomik sorunları perdeleme’’şeklinde değerlendirildi. Plan, HDP’nin kapatılması söylemi dahil mevcut iktidar politikaları kapsamında sorgulanıyor.

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan’ın 9 amaç 50 hedef 393 faaliyeti içeren bir belge olarak açıkladığı İnsan Hakları Eylem Planı, 2012 yılında yine mevcut iktidarca hayata geçirilmemiş plan, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararları ve HDP’ye yönelik politikalar nedeniyle eleştiriliyor.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, pek çok kesime yasalarda var olan haklarını teslim etmek yönünde hiçbir engel yokken AKP iktidarınca adım atılmadığını belirterek, “Bugün düşüncesinden ötürü hapishaneler tıka basa dolu. Eğer bir siyasi parti bir devleti 19 yıl yönettikten sonra kalkıp ben İnsan Hakları Eylem Planı açıklıyorum diyorsa o ülkede insan hakları yok demektir, olmadığını itiraf etmektir” tepkisini gösterdi.

Türkiye’nin 19 yıldır AKP iktidarınca yönetildiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, haklardan yana huzurlu bir ülkeyi muhalefet olarak başa geldiklerinde sağlayacaklarını söyleyerek, “19. yılın sonunda diyorsunuz ki kimse düşüncesinden dolayı hapse girmeyecek. ‘Benim gibi düşünmedi, beni desteklemedi’ diye insanlar hapse mi atılır. Bu hapishanelerin durumu ne arkadaş? Onları oraya kim attı? İnançları dolayısıyla binlerce kişi hapishanede. Ben bunu söylediğimde bana kızarlar, her türlü hakareti yaparlar. Ben bunları hiç dinlemem, benim gönlüm sizden yana. Bu benim boynumun borcudur, namus borcudur. Hepimiz huzur içinde, birlikte yaşamak istiyoruz. Döktüğümüz alın terinin karşılığını almak istiyoruz. Dostlarımızla beraber, sizlerle beraber yapacağız” ifadelerini kullandı.

“Erdoğan AB’den bütçe alındığı için masal anlattı”

CHP’nin İnsan Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Biçer Karaca da “İnsan hakları eylem planı açıklamasında dağ fare doğurdu. AKP, AKP’ye muhalif oldu” dedi. Karaca, Erdoğan’ın ve AKP’nin gündemi değiştirme hamlelerine yenisini eklediğini ifade etti.

Erdoğan ve AKP’nin 2012 yılında kamuoyuna tanıttığı benzer planı anımsatan Karaca, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ndeki (AİHM) tabloyla planı eleştirdi ve “Yedi yıl önce açıkladıkları eylem planda bir hedefleri vardı: AİHM’deki ihlal kararlarını azaltmak. Peki öyle mi oldu? O zamanlar AİHM’de Türkiye aleyhine açılan ve derdest olan dava oranı yüzde 11,3 iken bu oran 2020 verilerine göre yüzde 18 çıktı. O zamanlar Rusya, İtalya, Ukrayna ve Sırbistan’dan sonra beşinci sırada olan Türkiye bugün Rusya’dan sonra ikinci sırada. 2005 yılında 55 bin insan cezaevindeydi 1 Ocak 2021 tarihi itibarıyla bu sayı 271 bine çıktı. İşte bu verilerde de görüldüğü üzere Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı eylem planı bir masaldır. Artık anlatacak hikayesi kalmayan sarayın tek adamı, milleti masal anlatarak oyalamaya çalışıyor” dedi.

Erdoğan’ın ekonomik buhrana karşı uluslararası kamuoyundan maddi destek alabilme çabası içinde olduğunu kaydeden Karaca, “Avrupa Birliği ve Avrupa Konseyi, insan hakları eylem planının uygulanmasını ve raporlanmasını desteklemek için 18 ay önce 1 milyon 200 bin Euro’luk bir destek açıkladı, tabi söz konusu para olunca saray iktidarı bu fırsatı kaçırmadı. 1,2 milyon Euro’yu aldı; çürüyen itibarlarını makyajlamak, iktidarda tutunabilmek için kullandı. Proje süresi 1 Mart 2021 tarihinde bitti. Apar topar 2 Mart günü zaten Anayasa’da ve imzalanan uluslararası sözleşmelerde var olan temel hak ve hürriyetleri sıralayıp millete masal anlattı. Hep birlikte dün 1,2 milyon Euro’luk bir masal dinledik” iddiasını paylaştı.

Akşener: ‘’İyi Parti başkasına oy verene bela okumaz fezlekeleri okur’’

İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener ise İnsan Hakları Planı yerine bugünkü grup konuşmasında Corona virüsü salgın koşullarıyla birlikte ağırlaşan ekonomik sorunları ele aldı. Erdoğan’ın ekonomik sorunlara çözüm üretmek yerine başka alanlardaki açıklamalar ile gündem değiştirmeye çalıştığı görüşünü anlatan Akşener, HDP’nin kapatılması tartışmasıyla da Erdoğan ve AKP’nin geçmişte PKK’yla yürüttüğü süreci eleştirdi.

Akşener, HDP’li milletvekillerine ilişkin İyi Parti’nin takınacağı tavır ile ilgili AKP ve MHP’den yapılan açıklamalara tepki göstererek, “Bu kadar tatavayı, eğlenceyle karışık bir şaşkınlıkla izliyoruz. İyi Parti, terörün yanında, yöresinde olmaz. Teröristle masa kurmaz, pazarlık yapmaz. Mesela İyi Parti, seçim kazanmak için, terörist mektubuna, katil röportajına bel bağlamaz. İyi Parti, her zaman milletinin yanında, demokrasinin yolundadır. Mesela İyi Parti, sandıkta başkasına oy verdi diye, milletine bela okumaz. İyi Parti, milletin derdi konuşulmasın diye önüne getirilen fezlekelere, gözü kapalı el kaldırmaz. İyi Parti, o fezlekelerin önünü arkasını iyice okur. Çünkü İyi Parti, o fezlekelerin önünde biri varsa, ardında da sizin olduğunuzu çok iyi bilir. Özetle İyi Parti, Türk yargısının hazırladığı fezlekeye bakar, gereği neyse onu yapar. Bundan kimsenin endişesi olmasın” diye konuştu.

İktidar ortağı konumundaki MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin 1 Ekim’de TBMM’nin açılışından bugüne sürdürdüğü “HDP kapatılmalı” söylemini de tepki gösteren Akşener, “Twitter fenomeni küçük ortak, tatava yapmayı bıraksın; ‘yapacağım, her an yapabilirim, birazdan yapıyorum’ diye ağzına sakız ettiği, malum kapatma başvurusunu, ne zaman yapacakmış, onu söylesin. Hızlı olmasa da ziyadesiyle öfkeli küçük ortak hamaseti bıraksın, HDP Eş Genel Başkanı’nın (Pervin Buldan) Sayın Erdoğan’la, nasıl kol kola yürüdüklerini anlattığı, Netflix belgeseli kıvamındaki açıklamalara cevap versin. Kürsülerde fırtınalar estirip icraata gelince, ‘aradığımız kişiye ulaşılamayan’ küçük ortak,boş konuşmayı bıraksın” ifadelerini kullandı.

Karamollaoğlu: ‘’İnsan haklarında zihniyet değişmeden ne değişecek?’’

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu da İnsan Hakları Eylem Planı açıklamasına tepki göstererek, “Soruyorum ne değişecek? Zihniyet değişmeden, sadece kanunları nizamları tüzükleri değiştirmek bir mana ifade etmiyor. Esas mesele yaklaşımda zihniyette iş tutuşta. Eğer bunlar sağlanmazsa sadece kağıt üzerinde bir takım ifadeleri dile getirerek ne değişecek? Siz kanunları yapabilirsiniz, uymadıktan sonra neye yarar? Bazı hakimler bile ‘Ben bu kanunlara uymuyorum, bu anayasa hükmünü yok sayıyorum’ diyor. Ne yapıyorsunuz o konuda? Daha bunu yerine getirmezken, siz insan haklarıyla ilgili istediğiniz düzenlemeleri yapın, tavrınız, yaklaşımınız değişmedikçe kanunlar insanların önüne engel olarak çıkmıyor, yanlışlıkları önlemiyor. Elbette önlemesi icap eder ama önlemiyor. Neden? İktidar sorumlu davranmalı. Sorumluluk önemli bir özellik. Hakimler, yöneticiler, özellikle de yetki sahibi olan kesimler bu sorumluluğu hissetmedikten sonra istediğiniz değişikliği yapın bunun hiçbir hükmü olmuyor” dedi.

Karamollaoğlu, HDP’nin kapatılmasıyla ilgili tartışma içinse “Siyasi partiler demokrasinin vazgeçilmez unsurlarıdır. Siz birini kapatırsınız bir başkası çıkar” görüşünü açıkladı.

HDP’li Beştaş: ‘’İnsan hakları planıyla kapatma korosu yükseldi’’

HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş da Erdoğan’ın açıkladığı plana ilişkin “Küçük ortak da (MHP) eylem halindeydi; kapatma korosu ve terör lafları yine yükseldi. Yine Erdoğan’ın partisinin Grup Başkanvekili Cahit Özkan da kendisini ya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı ya da Anayasa Mahkemesi sanarak partimizle ilgili ileri geri konuştu; ‘HDP hukuken kapanacaktır’ dedi. Mevcut rejim bir salonda ‘ezeriz, yıkarız, geçeriz’ diye konuşurken bir başka salonda insan hakları hikayesi anlatıyor. Çerçi gibi ‘hem faşizm satarım hem popülizm satarım hem de biraz demokrasi satarım’ diyor aslında” tepkisini gösterdi.

İnsan Hakları Eylem Planı’nı AİHM kararıyla yorumlayan Beştaş, “AİHM’in 2020 bilançosuna göre Türkiye ifade özgürlüğü alanında Avrupa’da en çok ihlal alan ülke konumunda. Rekoru kimseye bırakmıyor. Bu eylem planını hazırlayanlar ya hukukçu değil ya da bu ülkede yaşamıyorlar. Ama Saray demek ki farklı bir ülkeye benziyor. Söyledikleri hayata yansımıyor. İnsan hakları, yargı bağımsızlığı, hukuki öngörülebilirlik, ifade ve inanç özgürlüğü, özel hayat, mülkiyet hakkı, kadın hakları toplum refah başlıkları en çok ihlal edilen başlıklar aynı zamanda. Bu oranlarda çok değil sadece 2020 yılını baz alırsak ihlaller buradan Lahey’e duble yol olur” dedi.

HDP’li vekiller hakkındaki fezlekeleri siyasi tartışma olarak değerlendiklerini kaydeden Beştaş, “Bizler suç makinesi değiliz. Bizler de diğer milletvekilleri gibi miting yapıyoruz, halkla buluşuyoruz, Meclis’e geliyoruz, esnafla görüşüyoruz, odalarla görüşüyoruz, kurumlarla görüşüyoruz, halka HDP’yi anlatıyoruz. Peki, neden sadece bizlere fezleke geliyor? Çünkü yargıya talimat var. ‘HDP’li vekiller ne yaparsa yapsın fezleke hazırlayın’ talimatı. Bizim fezlekelerimizin tamamı sözdür, düşünceyi açıklamaktır, ifade özgürlüğüdür. Biz susarak kendimizi nasıl anlatalım? Türkiye halklarına kendimizi nasıl anlatalım. Pandomim ile mi anlatalım? Vücut dili ile mi anlatalım?” tepkisini aktardı.

CHP’li Altay: ‘’Erdoğan parti kapatma, Kandil’i ve terör kamplarını kapat’’

CHP Grup Başkanvekili Engin Altay da, CHP’nin fezlekelerle ilgili tek tek değerlendirmede bulunmaya hazır olduğunu işaret ederek, HDP’nin kapatılmasına karşı oldukları mesajını verdi. Altay, “Erdoğan parti kapatma, mağaraları kapat. Parti kapatma, Kandil’i kapat. Parti kapatma, terör kamplarını kapat. Nasıl kapatırsan yap kapat, imha et, yok et, hallet. Teröre Türkiye geçit veremez, yol veremez. Hep söylediğim bir şeyi tekrar burada söyleyeyim. Hiçbir hak talebi, hiçbir hak talebi, hak iddiası, terörizme meşruiyet, teröriste masumiyet sağlamaz; nokta. Terörle katı, kesin, amansız bir mücadele ama temel hak ve özgürlüklerde de sınırsız imkan ve fırsatlar. Türkiye’nin terörle mücadelesinin, Türkiye’nin terörden kurtulmasının yegane yolu budur ve sonsöz; partileri millet açar, millet kapatır” görüşünü aktardı.

Ali Babacan: ‘’Bırakın reformu, ‘Anayasa’ya uy’ denilse yetiyor’’

Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan da insan hakları alanında reform yerine mevcut düzenlemelere öncelikle uyulması gerektiğini işaret etti.

Babacan, “Temel adaletsizlikleri halının altına süpürdükleri sürece bunlar pisliği temizleyemezler. Sayın Erdoğan, ‘Biz hükümet olarak yargıya telefonu açmaktan, talimat vermekten artık vazgeçiyoruz’ dedi mi? Böyle bir şey duydunuz mu? Bunun planla bir alakası yok. Bu bir siyasi irade koyma ve uygulama meselesi. Bunun için reforma yeni düzenlemeye falan gerek yok. Halihazırda bir anayasa var ve bu anayasada bunlar zaten çok açık. Bırakın reformu, yeni planı, şunu, bunu. ‘Anayasaya uy’ yetiyor. Ancak ülkeyi yöneten zihniyet, kendisini anayasaya bağlı görmüyor. Gönül rahatlığıyla anayasa ihlalleri yapılabiliyor bu yönetim tarafından” dedi.

VOA tarafından geçilen İnsan Hakları Eylem Planına Muhalefetten Tepki haberinde ha-ber.com editörlerinin hiçbir editoryal müdahalesi yoktur. İnsan Hakları Eylem Planına Muhalefetten Tepki haberi web sayfamıza otomatik olarak VOA sitesinden geldiği şekliyle yer almaktadır. Bu alanda yer alan İnsan Hakları Eylem Planına Muhalefetten Tepki haberinin hukuki muhatabı haberi geçen web siteleri ve ajanslardır.

Inal

En az 10 karakter gerekli
Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.