0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Remzi Kaplan: “Koltuk meraklısı değilim”

Berlin Brandenburg Türk-Alman İş Adamları Derneği (TDU) 17 Mart’ta genel kurul yaparak yeni yönetim kurulunu ve başkanını belirleyecek. Seçim öncesi ha-ber.com olarak üç dönemdir başkanlık görevini sürdüren Remzi Kaplan ile bir söyleşi gerçekleştirdik. Kaplan, eski ve yeni döneme ilişkin merak edilen soruları yanıtladı. 

Remzi Kaplan, kurulduğu 1996 yılından itibaren TDU’nun yönetim kurulunda bulundu. 29 girişimci kurucu üye arasında yer aldı. Daha sonra as başkan olarak görev yaptı ve 2007 yılında da başkan seçilerek TDU’nun başına geçti. 

TDU partiler üstü bir kurum
1996 yılından bu yana geçen süreci genel olarak değerlendiren Remzi Kaplan, TDU’nun herhangi bir politik görüş ve mezhep gözetmeksizin, hiçbir kurum ve kuruluşa bağlı olmadan kurucu ve yönetim kurulunda yer alan üyelerin özverileriyle bugünlere geldiğini kaydetti. 2016 yılında geniş bir katılımla TDU’nun 20. yılını kutladığını belirtti. Bu süreçte eski başkanların ve bütün üyelerin el birliği ile çok önemli başarılar gösterdiğini ve bundan sonra da aynı şekilde TDU’nun başka başarılı işlere imza atacağını dile getirdi. 

Gençlere başkanlık teklif ettim
Kaplan, genel kurul sürecine değinerek her seferinde genel kurul sürecinde bazı sıkıntıların yaşanabildiğini belirtti. Kimi zaman kendisinin başkanlığı hiçbir şekilde bırakmak istemediğine dair dedikodular yayıldığını, koltuğu kimseye vermek istemediğine dair duyumlar aldığını söyleyen Remzi Kaplan, bundan çok rahatsız olduğunu dile getirdi. 

Kaplan “Her genel kurul öncesi söyledim, şimdi de söylüyorum. Başkan olmak isteyen ve yönetmek isteyen arkadaşlarımıza açık açık söylüyorum. Ben hiçbir zaman koltuğa yapışmadım, koltuk meraklısı değilim. Zaten ben pek çok sivil toplum örgütünün yönetiminde görevim var. Ama TDU bizim evimiz gibi. TDU’ya sırf Remzi Kaplan sahip çıkmıyor. 29 kurucu üyeyle artı TDU’nun içinde olan arkadaşlarımızın hepsi sahip çıkıyor. Biz koltuk meraklısı olmuş olsaydık, bizim eski başkanlarımızla bir yarışımız olurdu. Birbirimizle kavga etme gibi bir durumumuz olurdu. Tam tersine, biz her zaman benden evvelki dört başkanımızla hep iç içeyiz ve biz hiçbir zaman koltuk meraklısı, sevdalısı olmadık. Ama biz şunu da gördük, biz koltuk peşinde değiliz diyenler anında kaçıp gittiler. Biz hakiki TDU’luyuz. Biz kurucu üyeleriz. ‘Koltuğa yapıştı’ diyen insanları biliyoruz. Onların karın ağrılarını biliyoruz” dedi. 

Geçen genel kurul öncesi aday olmak istemediğini vurgulayan Remzi Kaplan, aday olmak isteyen TDU’yu yönetmek isteyen yeni ve genç TDU’lulara her zaman çağrıda bulunduğu, yeni nesli her fırsatta desteklediği, onları yönetim kurulunda çalışmaya yüreklendirdiği ve TDU’nun gençleşmesi gerektiğinin altını çizdi.

Bir ismi örnek veren Remzi Kaplan şöyle konuştu “Mesela bunlardan birisini örnek vereyim: Hakan Autman. Bu arkadaşımız yetiştirdik. Haklı olarak, Hakan Autman ‘Ben işimi kurdum. 5-6 tane lokanta yaptım. Ben yapamam’ dedi. Ve bununla beraber gene bir arkadaşımızı örnek vereyim: Yetkin Hepaydınlı. Başkan olacak arkadaşlarımızı göz önünde bulunduruyorum. Yetkin de yönetimde şu anda. Kendisi ‘Başkan bana şu anda müsaade et. Ben yeni şirketimi kurdum. Yeni iş yapmaya çalışacağım. İleri tarihte, söz veriyorum, istediğiniz yerde olurum’ dedi.” 

Remzi Kaplan, bir başka isim olarak Oktay Ataş’ı andı. Ayrıca, bir kadın olarak Süreyya İnal’a da teklif götürdüğünü belirtti. “TDU’nun başkanı neden bir kadın olmasın” dedi.  

Yeni dönemdeki bazı yeniliklerden de söz eden Remzi Kaplan, şu anda ismin cinsiyetçi olması gerekçesiyle TDU’nun Türkçe isminin “Türk-Alman İşverenler Birliği Almanya” olarak değiştirileceği bilgisini verdi. Ayrıca, Berlin-Brandenburg nitelemesinin de kaldırılacağını söyledi. Böylece TDU’nun çalışma alanının sadece eyalet bazında olmadığı ve federal olarak tüm Almanya’yı kapsadığının altı çizilecek.  

Mecbur kalırsam devam ederim
Remzi Kaplan yeni dönem için olası adaylığına ilişkin şunları kaydetti: “Benim koltuk meraklısı olduğumu söyleyenler TDU ve Remzi Kaplan’ı çekemeyenler. Gelsinler yürekli bir şekilde aday olsunlar. Dışardan konuşmasınlar. Ben bırakmak istiyorum diyorum. Arkadaşlarım bunu çok iyi biliyorlar. ‘Başkan sen yoksan biz de yokuz’ deyip arkamdan yüz kişi çıkmak istiyorlar. Ben de diyorum ki, Remzi Kaplan’ı bırakın TDU’ya bir kurum olarak sahip çıkın. TDU’nun 11 kişilik yönetimi var. TDU eşittir Remzi Kaplan değil. Yeni kişilerin çıkması da lazım.

Özet olarak, kesinlikle koltuk meraklısı değilim. Yönetimdeki arkadaşlarımda çok iyi biliyor. Yönetime aday da değilim. Ama öbür seçimde olduğu gibi eğer gene istenirse, mecbur kalırsam devam ederim.  Ama mecbur kalırsam. Keşke çıksalar gelseler. ‘Biz TDU’ya adayız. TDU’yu birtakım yerlere götüreceğiz. Bizi destekleyin’ deseler. Ama ihanetsiz, hilesiz. TDU çıkar için kullanılacak bir yer değil. TDU merdiven olarak kullanılamaz”. 

Gençlere de yönetime katılmaları ve TDU’ya sahip çıkmaları konusunda çağrıda bulunan Kaplan, TDU Gençlik kolları kurduklarını ama gençlerin çeşitli nedenlerle aralarında birlik ve beraberlik sağlayamadıklarını belirtti. Ayrıca, kadın kolları çalışmaları yaptıklarını, genç ve kadın girişimcileri bir araya getirerek TDU’ya güç katmaya çalıştıklarını sözlerine ekledi.  

Her TDU üyesinin sorumlu davranıp TDU’ya bir şekilde sahip çıkması gerektiğinin altını çizen Kaplan, sorumluluklarını her zaman bilen iki ismi örnek verdi. “İhsan Vural Kaya ve Bahri Savyer üye sorumluluklarını her zaman yerine getiridirler. Aidatlarını hiçbir zaman aksatmadılar. Daha 50 isim sayabilirim ama şimdilik bu iki ismi söyleyebiliyorum” dedi.  

“Patronlara patronluk yapmak kolay değil”
TDU’ya başkan olmanın zorluklarına değinen Remzi Kaplan, teklif götürülen genç TDU’luların çekincelerinin bazı bakımlardan anlaşılabilir olduğunu kaydetti. Kaplan, bu konunun çok önemli olduğunu vurgulayarak “TDU’nun yönetim kurulunda bulunan arkadaşlarımızın hepsi işveren ve patron. Hepsi söz sahibi insanlar. Bu insanlar yanında işçi çalıştırıyorlar, menajer çalıştırıyorlar. Bu insanlara başkanlık yapmak ayrıca çok zor bir iş. Patrona patronluk yapıyorsun yani. Bu çok zor bir iş. Hatta ben iki dönemdir her yönetim kurulu toplantısında bir arkadaşıma başkanlık görevi veriyorum. Toplantıyı her defasında başka birinin yönetmesini istiyorum. 11 arkadaşımız da toplantıya başkanlık etmiştir. Arkadaşlarımızın en sonda dediği ‘Aman Başkan bu çok zor iş. Yani bir toplantıyı yönetmek de zor. 10 kişiyi yönetmek de’. Masanın öbür tarafında olmak, bu tarafında olmaktan daha rahat. Sonuç olarak bu zor bir iş. Zaman gerektiren bir iş. TDU’nun başkanının gerçekten zamanı olması lazım” şeklinde konuştu.

Ayrıca, bir başkan için ekibinin çok önemli olduğunu ve en rahat bu dönem çalıştığını belirten Remzi Kaplan, çalışma ekibinin çok iyi olduğunu, her şeyi çok çabuk ve kolaylıkla kavradıklarını ve 185’in üzerinde etkinlik düzenlediklerini, yeni üyeler kazandıklarını; bir yandan Mercedes, Berliner Sparkasse, TARGOBANK diğer yandan Eurogıda, Süt Diyarı gibi çok önemli sponsorlarla çalıştıklarının altını çizdi. 
Kaplan, TDU’nun kapısının herkese açık olduğunu, herkesin yönetime ve başkanlığa talip olabileceğini belirtirken öte yandan sivriliğe, radikalliğe ve aşırı uçlara TDU’da yer verilemeyeceğini söyledi. Ayrıca; sicili bozuk, karanlık işlere bulaşmış, ahlaki olarak şaibeli kimselere de TDU’nun kapısının kapalı olduğunun altını çizdi.  

Çocuklarım da TDU`ya üye
Bahattin Kaya gibi eski başkanlara da teklif götürdüğünü belirten Remzi Kaplan, bir başka dedikoduya da değindi. Kaplan “Kızını, oğlunu oraya başkan yapacak diyorlarmış. Oğlum ve kızım TDU üyesi, TDU’ya destek vermek için TDU’ya üyeler. Kaplan’a değil. Başkanlığa aday olmayacaklar” dedi.  

ha-ber.com/Onur Doğanay