Siva Madımak 27. Yılında hala yanıyor

Siva Madımak 27. Yılında hala yanıyor

ABONE OL
12:33 - 02/07/2020 12:33
Siva Madımak 27. Yılında hala yanıyor
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Sivas’ta öldürülen ikisi otel görevlisi olmak üzere, 35 insanın ölümünün üzerinden tam 27 yıl geçti. Geçen bu süre zarfında,  Sivas 1993 hala yüreklerimizde kanayan bir karanfil olarak yanmaya devam ediyor!!!

Acılar, hepimizin insanlığın ortak acılarıdır. Sivas Madımak’ da ve ardından  Erzincan’ın Başbağlar köyünde de yaşanan acı olaylar yüreklerimizi dağlayan ortak acılarımızdır….

O GÜN BENDE YANDIM!!!

O gün bende bende yandım...

Alevden bir harmandı tüm yanım yörem,

Kızgın bir saç konmuştu ayaklarımın altına,

Başıma ateşten bir yağmur yağıyordu.

Korlaşmış bir demirden çubuktu elimdeki kalem,

Kaynar kazandı fokurdayan yüreğim.

O gün bende yandım…

Topladığım yıldızları düşürdüm birer birer,

Dibi görünmez bir kuyuya yuvarlandım..

Başım aşağıda, ayaklarım yukarıda, topaç gibi dönmeye başladım.

Karnım gerildi, göğsüm şişti, soluğum kesildi.

Dudaklarım çatladı,  Düş değil gerçekti yaşadıklarım…

 

SİVAS 1993 HALA  YÜREKLERİMİZDE  KANAYAN  BİR KARANFİLDİR!

Çünkü; Mart 2012 tarihinde, Sivas katliamı insanlık suçu, sayılmayarak, dava zaman aşımı sebebiyle düşürüldü.

İnsanı insan yapan değerlerden birisi de, tarihte yaşanılan acılara karşı yüreklerimizde aynı acıları hissedebilmek, aynı duyarlılığı gösterebilmektir. Yaşamda öyle anlar vardır ki,  adeta insanlık sınavı veririz. Böylesi anlarda insan olmanın kriterleri işler. İşte o an yüreğimizin, vicdanımızın sesini dinleriz. İşte ‘ İnsanlık suçlarına karşı çıkmak ’ talebi de bir arada yaşama kültürünü tahrip eden, anlayışların üzerine gidebileceğimiz, yaşanılan acılara karşı ortak tavır gösterebileceğimiz somut haklı bir taleptir.

“O GÜZEL İNSANLAR,  GÜZEL  ATLARA BİNİP  GİTTİLER

Bundan tam 27 yıl önce Sivas’ta Madımak otelinin yakılması sonucu, 33 güzel insan katledildi. 20 Asrın insanlık ayıbı olarak, tarihe kara bir leke olarak geçen bu menfur olaydan dolayı,  hala Sivas yüreklerimizde kanayan bir yara olarak yaşamaktadır. 2 temmuz 1993 yılında Sivas’ta yanan ateş düştüğü yeri yakmakla kalmadı, yüreği insanlıktan, kardeşlikten, barıştan dostluktan yana çarpan yürekleride acımasızca yaktı, katletti.. 2 Temmuzda Sivas’ta bir bütün olarak insanlık yara almış, yanmıştır. 33 insanın yandığı, Madımağın hala gerçek anlamda hala niye “Utanç Müzesine” çevrilmediğini yüksek sesle soruyorum?

Bu konuda birşeyler yapmamakta direnen, insanlık suçunu işleyen katilleri koruyan, davanın zaman aşımına uğramasını onaylayan mantığı, anlıyabilmiş değilim.

Hayatı Paylaşmak için Engel Yok!!!

Acının dili, rengi, cinsiyeti, etnik kökeni, milliyeti olmaz!!!  Acı hepimizin ortak acısıdır. Toplum olarak, yaşanmış acıların izlerini hep beraber silmek, bertaraf etmek istiyorsak, “yeter artık!” diyerek ortak değerlerimize sahip çıkalım. Sivas’ta yaşanılanları, gelecek nesillere unutturmamak için insanlık düşmanı katliamlara karşı sesimizi ve tepkimizi daha yüksek olarak dile getirelim.

1993 yılında yaşanılan, insanlık utancını ortadan kaldırmak için,  Madımak’ın gerçek anlamda  “Utanç Müzesine”çevrilmesi  için yoğun çaba harcayalım. Sivas’ta çıkarılan yangının üzerine hep beraber,  el ele gidelim. Bu konuda her sessizlik, her kanıksama, her kabulleniş,  yangını daha da büyütecektir.

ACININ RENGİ OLMAZ

İnsanların dilinden, renginden, etnik kökeninden, cinsiyetinden, engelinden, dolayı ayrımcılığa uğramasına karşıyım. Bizler bir bütün olarak her türlü ayrımcılığın önünde, insanların ötekileştirilmesi anlayışlarının önünde karşı bir duruş içersinde olmalıyız. Bu konuda yapılan etkinliklere katılmayı,  sesimizi yükseltmeyi tarihsel bir görev ve sorumluluk olarak görmekteyim….

ha-ber.com/Ali Akdemir
Inal

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.