0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

İSTANBUL — 

Cemal Kaşıkçı cinayeti, iki yıldır aydınlatılmayı bekliyor.

2 Ekim 2018’de evlilik hazırlıkları amacıyla belge almak için Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosluğu binasına giren gazeteci Kaşıkçı, bir daha konsolosluktan çıkmadı.

Nişanlısı Hatice Cengiz’in Türk makamlarına olayı bildirmesinin ardından 59 yaşındaki gazetecinin Suudi Arabistan’dan gelen bir infaz timi tarafından öldürüldüğü anlaşıldı. Ancak Kaşıkçı’nın cesedi aradan iki yıl geçmesine rağmen henüz bulunamadı.

Önderoğlu: ‘‘Suudi Arabistan’a yöneltilen uluslararası tepki yetersiz’’

Olayın ortaya çıkmasının ardından Kaşıkçı cinayetiyle ilgili süreci takip eden Sınır Tanımayan Gazeteciler Türkiye Temsilcisi ve Bianet medya özgürlüğü raportörü Erol Önderoğlu, uluslararası toplumun konuya yeterince eğilmemesini, bunun sonucunda 21-22 Kasım’da, Riyad’da yapılan G-20 Zirvesi öncesinde Suudi Arabistan Kralı’nın G-20 Başkanlığı’nı almasını eleştirdi.

VOA Türkçe’ye değerlendirmelerde bulunan Önderoğlu, ‘‘Uluslararası toplumun Cemal Kaşıkçı cinayetindeki sorumluluğu nedeniyle Suudi Arabistan’a iki yıldır gösteregeldiği müsamahalı tavır, son aylarda biraz olsun çözülmeye uğradı. Geçtiğimiz günlerde BM İnsan Hakları Konseyi’nin 42. oturumunda, 30’u aşkın üye devletin, Kaşıkçı cinayeti dahil Arabistan’daki gazeteciler, insan hakları aktivistleri ve muhaliflere yönelik türlü ihlallere tepki göstermesine bir toplu tepki olarak bakılabilir ancak bu oldukça yetersiz. ‘Business as usual’ mantığını ancak caydırıcı uluslararası bir mekanizmanın işlerliği kırabilir. Uluslararası toplum, bir gazeteciyi başka bir ülke toprağında canice ortadan kaldıran Suudi Arabistan’a, G-20 Başkanlığı’nı bahşedebiliyorsa, ilişkilerini hiç bir şey olmamış gibi sürdürebiliyorsa, uluslararası toplumdan ümidini kesen bir Türkiye, örneğin kendi çıkarları için yelkenleri suya indirdiğinde ne diyebilir?’’ dedi.

Geçtiğimiz yıl Kaşıkçı cinayetinin birinci yıldönümü nedeniyle dünyaca ünlü teknoloji şirketi Amazon’un kurucusu ve Kaşıkçı’nın çalıştığı Washington Post gazetesinin sahibi Jeff Bezos’un da katıldığı törenin, tüm dünyada ses getirdiğini vurgulayan Sınır Tanımayan Gazeteciler Türkiye Temsilcisi, geçen zamanın bu katliamı unutturmasından endişe duyduğunu ifade etti.

Suudi Arabistan’da 3 sanık hakkında verilen idam cezaları 20 yıl hapse çevrilirken, diğer 3 sanık toplam 24 yıl hapse mahkum edildi

Cinayetle ilgili Türkiye ve Suudi Arabistan’da üç ayrı soruşturma başlatıldı.

Başta – birkaç gün sonra Türkiye’den kaçan – Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosu olmak üzere Suudi Arabistan makamları, cinayet iddialarını reddetti ve Cemal Kaşıkçı’nın başkonsolosluktan çıktığını ileri sürdü. Ancak kısa süre sonra Riyad’da bir soruşturma başlatıldı.

Suudi Arabistan Başsavcılığı’nın başlattığı soruşturma kapsamında, 28 Ekim 2018’te İstanbul’a gelen ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı İrfan Fidan’la Cemal Kaşıkçı soruşturmasını yürüten İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili Hasan Yılmaz ve Cumhuriyet Savcısı İsmet Bozkurt’la görüşen Suudi Arabistan Başsavcısı Suud El Muceb’in yürüttüğü soruşturma kapsamında, Riyad’da uluslararası basına kapalı olarak görülen dava, 23 Aralık 2019’da sonuçlandı.

Suudi Arabistan’ın resmi yayın organı SPA (Suudi Haber Ajansı), 7 Eylül 2020’de Riyad Ceza Mahkemesi’nin kararını tüm dünyaya açıkladı.

Cemal Kaşıkçı’nın oğlu Suudi Veliaht Prens Muhammed bin Selman’la görüşmüştü

Buna göre, 11 kişinin yargılandığı davada daha önce 5 kişi hakkında verilen idam kararı Kaşıkçı ailesinin şahsi dava haklarından feragat ettiği gerekçesiyle 20 yıl hapis cezasına çevrilirken sanıklardan ikisi 7’şer yıl, biri ise 10 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Suudi Arabistan hükümlülerin isimlerini açıklamadı ama Veliaht Prens’e yakın isimler Kahtani ve Asiri ceza almadı

SPA, Suudi Arabistan Başsavcılığı’nın sanıkların kimliklerini paylaşmadığını da duyurdu.

Uluslararası kamuoyu kimlerin hapse mahkum edilmediğini bilmese de kimlere herhangi bir suçlama yöneltilmediğini biliyor.

Suudi Arabistan Başsavcı Sözcüsü Şelan eş-Şelan, Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ın eski danışmanı Suud el Kahtani, eski İstihbarat Başkan Yardımcısı Ahmed Asiri ve Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosu Muhammed el-Uteybi’ye herhangi bir suçlama yöneltilmediğini daha önce açıkladı.

Tarık Beyhan: ‘‘Azmettiriciler ve emri verenler yargılamaya konu edilmedi, bağımsız gözlemciler davaları izleyemedi’’

Kaşıkçı cinayetini dünya gündeminde tutmak için çaba harcayan Uluslararası Af Örgütü, Suudi Arabistan’da yapılan yargılamayı güven vermekten uzak buluyor.

VOA Türkçe’nin sorularını yanıtlayan Uluslararası Af Örgütü Kampanyalar ve İletişim Direktörü Tarık Beyhan, ‘‘Suudi Arabistan’da yapılan yargılamaya, yargılama demek mümkün değil. Zira ülkedeki yargı bağımsızlığı, tüm dünyaca tartışılır durumda. Üstelik diplomatik bir temsilcilikte gerçekleştirilen öldürme hakkındaki bir yargılamanın, kesinlikle ve kesinlikle uluslararası gözetim altında yapılması gerekiyordu. Buna rağmen yargılamayı bağımsız gözlemcilerin izlemesine izin verilmedi. Sadece bazı diplomatik misyon temsilcileri izleyebildi. Dahası azmettiriciler ve emri verenler yargılamaya konu edilmediler. Sadece konsolosluğun içine giren kişiler suçlandı ve yargılandı. Bu insanların başka bir devletin topraklarında bulunan kendi devlet misyonlarında kendi keyiflerine göre birini katletmesi mümkün değil’’ dedi.

Kahtani ve Asiri dahil 20 sanık ağırlaştırılmış müebbet istemiyle İstanbul’da gıyaben yargılanıyor

Ancak Türk yargısı Suudi Arabistan yargısı ile aynı fikirde değil.

Kaşıkçı cinayetiyle başlatılan soruşturmalardan ilki hakkında yargılama, İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 3 Temmuz’da başladı.

Hazırlanan iddianamede Cemal Kaşıkçı cinayeti için görevlendirme yaptıkları iddia edilen sanıklar Ahmet El Asiri ve Saud Al Kahtani hakkında ‘tasarlayarak ve canavarca hisle eziyet çektirerek öldürmeye azmettirme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis isteniyor. Kahtani ve Asiri’nin yönlendirmesiyle hareket ederek Kaşıkçı’nın boğularak öldürülmesine yol açan diğer 18 sanık hakkında da ağırlaştırılmış müebbet hapis talep ediliyor.

Suudi Arabistan, Türkiye’nin sanıkların yargılanmak üzere iadesi talebine olumlu bir yanıt vermedi.

Dava’nın ikinci duruşması 24 Kasım’da görülecek.

İkinci iddianamede de iki sanık için müebbet hapis isteniyor

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Kaşıkçı cinayetiyle ilgili hazırladığı ikinci iddianameyi de Pazartesi günü tamamladı.

41 sayfalık iddianamede konsolos Sultan Yahya ve ataşe Yasir Halit hakkında ‘tasarlayarak ve canavarca hisle eziyet çektirerek öldürme’ suçlamasıyla ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenirken delilleri yok etmek için Türkiye’ye geldikleri iddia edilen Ahmet Abdülaziz, Halit Yahya, Muhammed İbrahim ve Obaid Gazi hakkında ‘suç delilerini yok etme, gizleme veya değiştirme’ suçundan 6 aydan 5 yıla kadar hapis cezası talep edildi.

İkinci iddianamenin hazırlanmasının ardından davaların birleştirilmesi bekleniyor.

Af Örgütü’nden Tarık Beyhan, Türkiye’de yeni başlayan yargılamanın olayda dahli bulunan tüm kişiler lehine mahkumiyetle sonuçlanması halinde uluslararası kamuoyu desteğiyle uluslararası bir yargılamaya dönüşebileceği umudunu taşıyor.

BM raporu Suudi Veliaht Prensi’nin de dahil olduğu üst düzey Suudi yetkilileri cinayetten sorumlu tuttu

Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Raportörü Agnes Callamard’ın altı ay süren bir soruşturmanın ardından hazırladığı 99 sayfalar rapor, 19 Haziran 2019’da kamuoyuyla paylaşıldı.

Rapor, Cemal Kaşıkçı’nın, İstanbul’daki Suudi Arabistan Başkonsolosluğu binasına girdikten sonra kaybolması ve öldürülmesinden Suudi yönetimini sorumlu tuttu.

Suudi yetkililerin cinayetten sorumlu olduklarına dair güçlü kanıtların bulunduğunu dile getiren BM raporu, bu bağlamda Suudi Arabistan Veliaht Prensi Selman’ın da aralarında yer aldığı Suudi yetkililer hakkında soruşturma açılması gerektiğini savundu.

Suudi yetkililerin cinayet sonrası delillerin yok edilmesi sürecine de katkı sağladıklarını belirten rapor ayrıca soruşturma sonuçlanana kadar Suudi Arabistan Veliaht Prensi’nin yurt dışındaki kişisel mal varlıklarının dondurulması ve ekonomik yaptırımlar uygulanması tavsiye etti.

VOA tarafından geçilen tüm haberlerde Ha-ber.com editörlerinin hiçbir editoryal müdahalesi yoktur. Haberler web sayfamızda otomatik olarak VOA sitesinden geldiği şekliyle yer almaktadır. Bu alanda yer alan haberlerin hepsinin hukuki muhatabı haberi geçen web siteleri ve ajanslardır.