İsias Otel’de yakınlarını kaybedenler yargılamaya tepkili: “Bu cezasızlık politikası öldürüyor”

İsias Otel’de yakınlarını kaybedenler yargılamaya tepkili: “Bu cezasızlık politikası öldürüyor”

ABONE OL
00:59 - 09/02/2025 00:59
İsias Otel’de yakınlarını kaybedenler yargılamaya tepkili: “Bu cezasızlık politikası öldürüyor”
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

İSTANBUL — 

Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinde Hatay ve Kahramanmaraş’tan sonra en büyük yıkım, Adıyaman’da meydana geldi.

Yaklaşık altı bin binanın yıkıldığı kentte, 8 bin 387 kişi hayatını kaybetti, yaklaşık 18 bin kişi yaralandı.

Adıyaman’daki yıkımda en büyük odak noktası 72 kişi kişinin hayatını kaybettiği, kentin dört yıldızlı otellerinden biri olan Isias Otel oldu.

Bir geceliğine otele gelen 32 tur rehberiyle birlikte Adıyaman’daki voleybol turnuvası için KKTC’nin Gazimağusa şehrinden gelen 35 sporcu, antrenör ve yönetici de yaşamını yitiren 72 kişi arasında yer aldı.

11 sanıktan altısı ceza aldı, beşi beraat etti

İsias Otel yargılaması, 24 Aralık’ta sona erdi. Adıyaman 3. Ağır Ceza Mahkemesi, 11 sanıktan beşi için beraat kararı verirken altı sanığa “taksirle birden fazla insanın ölümüne neden olma” suçundan 8 yıl 4 aydan 18 yıl beş aya kadar değişen sürelerde hapis cezası verdi.

Otelin sahiplerinden Ahmet Bozkurt 18 yıl 5 ay, Bozkurt’un şirket ortağı olan çocuklarından Mehmet Fatih Bozkurt, 17 yıl 4 ay hapse mahkûm edilirken otelin mimarı Erdem Yıldız 18 yıl 5 ay, inşaatın statik hesabını yapan inşaat mühendisi Halil Bağcı, 8 yıl 4 ay, inşaatın fenni mesulü Hasan Aslan, 16 yıl 4 ay ve inşaat mühendisi Mehmet Göncüoğlu ise 8 yıl 4 ay ceza aldı.

Şirketin ortaklarından Ahmet Bozkurt’un eşi Ulviye Bozkurt, oğlu Efe Bozkurt, kızları Bilge Açık, Şule Özbek ve Seda Zeren ise beraat etti.

İsias Otel’te yakınlarını kaybeden aileler ise İstanbul Beşiktaş’ta toplanarak yargılamanın adalet beklentilerini karşılamadığını söylediler.

İsias Otel’de yakınlarını kaybedenler protestolarını sürdürüyor.

Ailelerin, cezalandırmaların “taksirle birden fazla insanın ölümüne neden olma” suçundan değil “olası kast” suçundan yapılması taleplerini bir kez daha dile getirdiler.

Abla Aydoğdu: “Otelde 72 kişi öldü, kişi başı 3 ay ceza aldılar; bu cezasızlık politikası öldürüyor”

26 yaşındaki turist rehberi İmran Aydoğdu’nun ablası İrem Aydoğdu, cezasızlık politikasının yeni ihmallere davetiye çıkardığını söyledi.

VOA Türkçe’nin sorularını yanıtlayan Aydoğu, “Kardeşim Turizm Rehberliği kokartını almak için oradaydı. Turizm Bakanlığı’nın adına TUREB’in (Turizm Rehberliği Birliği) düzenlediği bir eğitim gezisindeydi. Kendisi seçmedi oteli, kader değil bir cinayetti. Davamız sonuçlandı, gerekçeli karar açıklandı. Hakimler neden bilinçli taksirden yargıladılar da neden olası kastı açıklayamadılar. Otelde 72 kişi vefat etti. Kişi başı üç ay aldılar. Ahmet Bozkurt özellikle. Adil bir yargılanma istiyoruz. Bu cezasızlık politikası öldürüyor. Ben yaptım olduculuk öldürüyor. Buna karşı durmak için buralardayız” dedi.

Hilal Düzgünce: “Oğlum enkaz alıntından bana mesaj yazdı “Seni seviyorum, iyiyim’ diye”

Hilal Düzgünce ise yargılamanın kimseyi tatmin etmediğini dile vurguladı.

VOA Türkçe’ye konuşan Düzgünce, “Benim oğlum bana enkaz altında mesaj yazdı sabah 6:45’te mesaj geldi bana. ‘Anne telefonum pert ben Nazım. Seni seviyorum, iyiyim’ diye. Ama oğlumu kaybettim. Bunlar, inanılmaz acı. Biz acının her rengini yaşadık. Benim evladım, 28 yaşındaydı. Biz çocuklarımızı sokaktan ya da çöpten bulmadık. Bize envai çeşit yalanlar söylediler, biz tiyatronun her şeklini izledik. İnşaatçı olduk, mühendis olduk, avukat olduk her şey olduk. Duvarın içinden su boruları geçiyor siz buraya kat yüklemesi yaparken düşünmediniz mi diye sormak istiyorum. Bu belgeleri kim imzaladı, bu izinleri kimler verdi? Kuzey Kıbrıs’tan gelen evlatlarımız, şampiyon meleklerimiz de öldü. Böyle adalet olur mu?” sözleriyle duruma tepkisi dile getirdi.

Mehpare Koç: “Biz çok yorulduk yorgunuz ama pes etmeyeceğiz”

“Deprem değil ihmal öldürdü”, “Unutmak yo affetmek yok, helalleşmek yok” ve “Afet değil bu bir katliam” sloganlarının atıldığı eyleme katılanlardan Mehpare Koç da oğlu Ozan Koç’un kokartının, ölümünden sonra geldiğini ve teslim aldığı günden beri boynunda taşıdığını söyledi.

VOA Türkçe’ye değerlendirmelerde bulunan Mehpare Koç, “24 yaşında oğlumu toprağa verdim. Acımı yaşayamadan adalet aramaya sokağa çıktım ve hâlâ sokaklardayım. İki sene oldu. Yaz demedim, kış demedim, Adıyaman sokaklarını arşınladım şimdi İstanbul’dayız yine adalet arıyoruz. Olası kasıt olana kadar emsal karar çıkana kadar biz yollardayız, sokaklardayız. Isias Otel’de 72 can gitti, bunların 32 tanesi profesyonel turist rehberi. Bu ülkenin aydınlık yüzleri ülkeye hizmet etmesi gerekirken toprak altındalar. Kıbrıs’tan voleybolcu çocuklarımız da orada şehit oldular. Biz çok yorulduk, yorgunuz ama pes etmeyeceğiz. Bunun kader olmadığını çok iyi biliyoruz. Herkes biliyor bize ‘bu kader’ diyenler de çok iyi biliyor bu kader değil cinayettir” dedi.

İsias Otel davasında artık istinaf mahkemesinin kararını vermesi bekleniyor. İstinaf, ilk derece mahkemesinin kararına uyarsa dosya kesinleşmek için Yargıtay’ın ilgili dairesine gidecek.

VOA tarafından geçilen İsias Otel’de yakınlarını kaybedenler yargılamaya tepkili: “Bu cezasızlık politikası öldürüyor” haberinde ha-ber.com editörlerinin hiçbir editoryal müdahalesi yoktur. İsias Otel’de yakınlarını kaybedenler yargılamaya tepkili: “Bu cezasızlık politikası öldürüyor” haberi web sayfamıza otomatik olarak VOA sitesinden geldiği şekliyle yer almaktadır. Bu alanda yer alan İsias Otel’de yakınlarını kaybedenler yargılamaya tepkili: “Bu cezasızlık politikası öldürüyor” haberinin hukuki muhatabı haberi geçen web siteleri ve ajanslardır.

Inal

En az 10 karakter gerekli
Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.
Tüm Yorumlar (1)
  • Yunus Uslu

    Turkiye’de uzun yillardir siyasi partiler, egitimli, tecrubeli ve kapasiteli insanlari disliyorlar. Yarim yalanlarla secim programi yurutecek tipler ariyorlar. Cumhuriyetin kurulusunda beri Universitelerde muhendislik ogretiliyor. Adana’da merhum Sakip Sabanci “Muhendis araniyor” is ilaninda Cukurova Universitesi Mezunlari muraccat etmesinler dedigi soylentisi vardi. Yontma tas devrinde bile insanlar insaatlari daha guvenilir sekilde yapmislar. Bu felaketin arkasindan insanlarimiz aglarken hic bir devlet yoneticisinin agzindan “Sehirciligimizin bu gunu ve yarini” diye konusan birini duymadik daha. Insanlarimizin acilarina bizimde iciniz yaniyor. Ama cozum sag kalanlarida idam etmek veya hapishanelerde curutmekde digil. Ullkemizin ve halkimizin ihtiyaci olan hizmetlerin programlanmasi , denetlenmesi ve gerekli elemanlarin tecrube kazanip hizmetlerin saglikli yapabilmesi icin butun siyasi partilerimizin ve sivil ve resmi kurum ve kuruluslarimizin partizanlik yapmadan bereber calismalari gerekir. Durustlugun olamadigi yerde her zaman acilar olacak! Hayatta bir agliyarak ogrenmek var ve birde tebessum ederek ogrenmek var! Olenlere Allah’tan Rahmet kalanlara sabirlar dileriz.

    Yanıtla
    +0
    -0


HIZLI YORUM YAP