Hekimler 100 Bin İmzayla Sağlık Bakanlığı’na Gitti

Hekimler 100 Bin İmzayla Sağlık Bakanlığı’na Gitti

ABONE OL
22:55 - 22/07/2022 22:55
Hekimler 100 Bin İmzayla Sağlık Bakanlığı’na Gitti
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Türkiye’de son olarak Konya’da Dr. Ekrem Karakaya’nın öldürülmesiyle birlikte AKP cephesince yapılan sağlık sistemi alanındaki yasal düzenlemenin yetersizliği tartışılırken, Türk Tabipleri Birliği de hekimler adına taleplerini yüz bin imzayla Sağlık Bakanlığı’na sundu.

Sağlık meslek örgütlerince ülke genelinde yürütülen grev eylemlerinin ardından Türk Tabipleri Birliği (TTB), bugün “Sağlığımız İçin Hekimlere Kulak Verin” başlıklı imza kampanyasında topladığı ilk 100 bin imzayı bugün Sağlık Bakanlığı’na teslim etti.

TTB Merkez Konseyi üyelerince imzaları teslim etmek üzere bakanlık önünde basın açıklaması yapılacağı bilgisi gerekçesiyle polis ilk önce basın mensuplarını bakanlık önünden uzaklaştırdı. Gazetecilere basın açıklaması olmayacağı yönünde ısrarcı tutum sergileyen polis, TTB yöneticilerine de fiziki müdahalede bulundu. Bunun üzerine Ankara Şehir Hastanesi’nin önünde basın açıklaması yapıldı.

TTB Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, en başından beri güvenli çalışma ortamlarında, güvenceli çalışma koşullarında, nitelikli bir sağlık hizmeti vermek istediklerini ancak AKP’nin hekimleri, sağlık emekçilerini, sağlık emek-meslek örgütlerini düşmanlaştırdığını ifade etti. Fincancı, “Mardin’de olduğu gibi, bu politikalarla sağlığın olamayacağının siyasi otoriteye söylememiz gerekiyor. Biz tüm düşmanlaştırma çabalarına karşın toplum ile buluşmayı başardık. Sağlık hakkımızı kazanacağımız muhakkak çünkü vazgeçmiyoruz. Hep beraber mücadeleye devam ediyoruz” mesajını paylaştı.

TTB Merkez Konseyi üyesi Dr. Onur Naci Karahancı da, Sağlık Bakanlığı’nın ülkedeki sağlık sistemindeki çöküşü görmezden gelmeye çalışmekle eleştirirken, bakanlık kapısı önünde hekimlerin polis gücüyle sürülmesini de asla unutmayacaklarını söyledi. Karahancı, “Biz haklarımızı da çok iyi biliyoruz, bu hukuksuz uygulamaların hesapsız kalmayacağını da biliyoruz. Haklarımızdan asla vazgeçmeyeceğiz” dedi.

Açıklamaya CHP ve HDP’li isimlerin yanı sıra Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Merkez Yönetim Kurulu üyesi Tayyar Özcan ve Türk Toraks Derneği Genel Başkan Yardımcısı Dr. Nurdan Köktürk de destek verdi.

Hekimler halk sağlığına ve şiddete çözüm istiyor

Basın açıklaması sonrasında Fincancı, “Sağlığımız İçin Hekimlere Kulak Verin” başlıklı 10 maddelik talepler metnini ve buna imza atan ilk 100 bin imzacı hekim listesini Sağlık Bakanlığı’na teslim etti. Buna göre; hekimler öncelikli talepleri olarak şu 10 maddeye imza attı:

“1. Sağlık sisteminin temelini koruyucu sağlık hizmetleri oluşturmalıdır.
Birinci basamak sağlık hizmetleri güçlendirilmeli, hastalık değil, hastalanmama üzerine kurulu politikalara öncelik verilmelidir. Sağlık sisteminin temelini birinci basamak sağlık hizmetleri oluşturmalı, basamaklı bir sağlık sistemi modeline geçilmelidir.

2. Beş dakikada sağlık olmaz.
Hekimlerin hastalarına yeterli süre ayırmalarını sağlayacak uygun çalışma koşulları sağlanmalı; nüfus başına hekim ve sağlık çalışanı sayısı nitelikli sağlık hizmeti için gerekli ve yeterli düzeye getirilmelidir.

3. Şehir-şirket hastaneleri politikasından vazgeçilmelidir.
Geleceğimizi ipotek altına alan şirketleşmiş hastanelerden vazgeçilmelidir. İkinci ve üçüncü basamak sağlık hizmetleri bilime ve toplum sağlığına uygun yapılandırılmış kamu ve üniversite hastanelerinde sunulmalıdır.

4. Sağlığa ayrılan bütçe artırılmalıdır.
Sağlık herkes için parasız olmalı, hekimler emeğinin karşılığını almalıdır. Katkı payları adı altında kalem kalem ücretlendirmeye derhal son verilmelidir. Hekimlerin gelirleri, emeğinin karşılığı, insanca yaşanabilir, emekliliğe yansıyacak tek ödeme olarak sağlanmalı, 7200 ek gösterge uygulanmalıdır.

5. Etkili bir sağlıkta şiddet yasası çıkarılmalıdır.
Çalışma alanları şiddetten arındırılmalı, uygulamada da güvenli hale getirilmelidir.

6. COVID-19 meslek hastalığı sayılmalıdır.
Meslek hastalığı yasası ön koşulsuz çıkarılmalı, tüm sağlık çalışanlarına, pandemi süresince çalışılan her yıl için 120 gün yıpranma payı uygulanmalıdır.

7. Sağlık sisteminin eksikliklerinin sorumluluğu sağlık çalışanlarına yıkılamaz.
Sağlık hizmetlerinden kaynaklanan zararlarda hastaların kayıpları kamu tarafından üstlenilmeli; ödenecek tazminatlar, hekim ve sağlık çalışanlarına yansıtılmadan ve vakit kaybedilmeksizin karşılanmalıdır.

8. Hekimler üzerindeki baskılara son verilmelidir.
Aile Hekimliği Ceza Yönetmeliği, mobbing, KHK, arşiv taraması ve güvenlik soruşturması gibi baskıcı uygulamalardan vazgeçilmelidir.

9. Tıp ve tıpta uzmanlık eğitiminde nitelik öncelikli olmalıdır.
Tıp eğitimi ve tıpta uzmanlık eğitimi alanın uzmanları ve meslek örgütünün önerileri ile nitelikli, uluslararası standartlara uygun hale getirilmeli. Çok sayıda tıp fakültesi açılması ve kontenjanların sürekli arttırılmasından vazgeçilerek nicelik değil nitelik esas alınmalıdır

10. Hekimlerin örgütlenmesi ve haklarını savunmasının önündeki engeller kalkmalı. Başta hekimlerin meslek örgütü Türk Tabipleri Birliği olmak üzere, hekim örgütlerini hedef göstermekten vazgeçilmelidir.”

Sağlık-Sen: “Kaderlerine terk edilirse sağlıkçılar sistemden kopacak”

Sağlık ve Sosyal Hizmet Çalışanları Sendikası (Sağlık-Sen) de bugün sağlıkta Haziran ayı şiddet raporunu açıklayarak, “Güvenliği sağlamakla görevli personelinde yetkileri bu kapsamda genişletilmelidir. Şiddet uygulayanların önemli bir bölümünün hasta yakını olduğunu dikkate alacak olursak, muayene alanlarına birden fazla hasta yakınının girişine izin verilmemelidir. Şiddetin en çok yaşandığı acil servislerdeki yoğunluğun azaltılması amacıyla da bu birimlerde ilave tedbirler alınmalıdır. Bu adımlar atılmayıp, şu ana kadar olduğu gibi çalışanlar kaderlerine terkedilirlerse, sağlık hizmet zincirinin karşı karşıya olduğu tehdit daha da büyüyecek ve maalesef çalışanların sistemden kopuşu hızlanacaktır” tespitini paylaştı.

Sağlık-Sen’in açıklamasında, “Haziran ayı boyunca 32 şiddet vakası yaşandı. 47 saldırgan tarafından gerçekleştirilen bu olaylarda, 42 sağlık çalışanı mağdur oldu. Daha önceki aylarda olduğu gibi şiddet olaylarının failleri genel itibarıyla yine aynı kimseler. Ay içerisinde yaşanan 32 şiddet olayının 26’sına hasta ve hasta yakınları neden oldu. Bu durum, sağlık çalışanlarını daha derinden yaralamaktadır. Diğer 6 şiddet olayının 5’ine kendini bilmez kişiler sebebiyet verirken, 1’ine de bir yöneticinin neden olduğu tespit edildi. Ay boyunca yaşanan 32 vakanın 28’i hem sözlü hem fiili, 4’ü ise sözlü olarak vuku buldu. Şiddet olaylarının adresi ise genel itibarıyla yine değişmedi. 32 şiddet olayının 29’u hastanelerde, 1’i aile sağlığı merkezinde, 1’i eczanede, 1’i ise sahada yaşandı. Haziran ayında 22 doktor, 10 hemşire, 3 güvenlik görevlisi, 2 eczacı, 5 diğer sağlık çalışanı şiddete maruz kaldı. Şiddet vakalarına yol açan 47 saldırganın 14’ü hakkında herhangi bir işlem yapılmadığı görüldü. Gözaltına alınan 10 saldırgan ise serbest bırakıldı. 11 saldırgan hakkında soruşturma başlatılırken, 12 saldırgan da tutuklandı.”

Öte yandan Haziran ayı içerisinde, İstanbul 60. Asliye Ceza Mahkemesi’nin, İstanbul Haseki Araştırma ve Eğitim Hastanesi’nde 27 Mart’ta yaşanan bir doktora bıçakla saldıran K.A. hakkında silahla tehdit suçundan üç yıl hapis cezasına çarptırması olumlu gelişme olarak not edildi.

VOA tarafından geçilen Hekimler 100 Bin İmzayla Sağlık Bakanlığı’na Gitti haberinde ha-ber.com editörlerinin hiçbir editoryal müdahalesi yoktur. Hekimler 100 Bin İmzayla Sağlık Bakanlığı’na Gitti haberi web sayfamıza otomatik olarak VOA sitesinden geldiği şekliyle yer almaktadır. Bu alanda yer alan Hekimler 100 Bin İmzayla Sağlık Bakanlığı’na Gitti haberinin hukuki muhatabı haberi geçen web siteleri ve ajanslardır.

Inal

En az 10 karakter gerekli
Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.