0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Erdoğan Bahçeli ortaklığı ‘’İki yüzme bilmeyenin denize düştüğünde birbirine sarılmasıdır.’’

Üstelik bu yüzme bilmeyen ikili çok yakın zamana kadar birbirine karşıtlığın ötesinde, kan davalık derecesinde birbirine hasım gibi görünerek herkesi kandırdılar.

Emperyalizmin lideri ABD, Kurtuluştan beri Türkiye yenilgisini acısını unutamamıştı.

Türkiye’yi ancak, ülke kurumlarının, yurtseverlerin, TSK’nın, Atatürkçülerin bertaraf edilmesiyle teslim alınabileceğini anlayınca, titiz bir arayışa girdiler:

ABD, AKP’yi, özellikle de RTE’yi seçmesi de rastlantı değildi.

AKP-FETÖ koalisyonu bu amaçla kurdurulmuştu.

Erdoğan, bu cemaat kadrolarını yargıda, TSK’da, emniyette, mecliste ve devletin önemli makamlarında yetkilendirerek buralardaki yurtseverleri, aydınları, Atatürkçüleri kumpaslarla hapsettirdi, ölümlerine, işsiz kalmalarına neden oldular.

Birlikte yasaları, anayasayı çiğneyerek birlikte ihanet suçu işlediler…

AKP-FETÖ iktidar savaş, 15 Temmuz Kontrollü darbesiyle son bulmuş, muhalefetin AKP’yi mazlum görme yanılgısıyla 20 Temmuz darbesinin önünü açmıştı.

Erdoğan, ‘’kandırıldım’’ diye vatandaştan ve Allahtan af dileyerek suçlarından kurtulmak istedi.

Apo’nun yakalanmasıyla en alt düzeye inen PKK Terörü, BOP Projesi gereği başlatılan ‘’Açılım Süreci’’ meclisteki HDP ile değil doğrudan PKK’nın muhatap alınmasıyla ile başlatıldı.

Oslo’da PKK-AKP görüşmeleri TBMM’den gizlenmiş, Erdoğan önce inkâr etmiş sonra: ‘’Görüştüysem ben görüştüm’’ diyerek, devlet adamlığı kuralını hiçe saymıştı.

PKK militanları ‘’seyyar mahkemelerce’’ aklanarak Diyarbakır’da Kürtçe Kuran ve

Apo’nun mektubu okutulmuş, ‘’ Biji Apo’’ sloganlarına Erdoğan selama durmuştu.

Güneydoğuyu PKK’nın kontrolüne bırakarak, TSK’nın, Valilerin yetkileri ellerinden alarak PKK’ya serbestlik sağladı.

AKP’li bakanlar, yetkililer Abdullah Öcalan için methiyeler dizdiler.

Her şey Erdoğan’ın bilgisi ve talimatıyla yapıldı.

Sonra: Kandırıldım, milletim ve Allah affetsin!’’ diye çark ederek, sorumluluktan kaçmak istedi. 

İlk seçimde meclis çoğunluğunu kaybedince, karşılıklı devlet adamlığına, siyaset kültürüne ve toplum ahlakına ters gelecek hakaretleri ettiği Devlet Bahçeli ile ortak oldu. 

Bahçeli, ABD’nin Irak işgaline karşı çıkan Ecevit hükümetini bozarak, AKP iktidarının önünü açmıştı.

AKP, özellikle Erdoğan’ın her çıkmaza düştüğünde Bahçeli Devreye girerek destek vermişti.

Siyasal yaşamı en gizemli lider olan MHP Genel Başkanı Bahçeli’yi, MHP’nin kurucu genel başkanı Alparslan Türkeş el yazısıyla ‘’Ajan’’ olduğunu partisinin ileri gelenlerine duyurmuştu.

Erdoğan’ı Bush, Obama, Putin, Trump, Barzani, Merkel ve AB, APO, PKK, PYD bile kandırmıştı. (*1) 

Erdoğan, her hafta Bahçeli’yi ziyaret ederek onu hoşnut etmekten geri durmuyor.

Biri dini, diğeri milliyetçiliği koltukları ve kişisel çıkarları için hoyratça kullanıyorlar.

Erdoğan-Bahçeli, iktidarlarının ilk seçimde sandığa gömüleceklerinin korkusuyla yasaya, anayasaya aykırı her türlü kirli yolu -özellikle Bahçeli öncülüğünde- deniyorlar.

31 Mart seçimlerinde Apo’nun mektubunu bayrak yapan Bahçeli, Erdoğan’la Osman Öcalan’ı TRT’ye çıkarıp Cumhur İrtifakına oy istemelerine rağmen HDP, CHP adaylarını destekledi.

Bu nedenle Erdoğan özellikle de Bahçeli, HDP’yi hedef alarak Kürt düşmanlığını körüklüyorlar.

Bahçeli emrediyor, Yargıtay baş savcısı HDP’yi kapatma davasını açıyor.

Kontrolünü yitirmiş Erdoğan, Bahçeli’nin suyunda uçuruma gittiğinin farkında bile değil.

Yargının ezici çoğunluğu hukuktan yana olmasına rağmen, önemli davalarda Adalet Bakanlığı eliyle AKP yanlısı hâkim ve savcıları görevlendirerek hukuki değil siyasi hükümler verdiriliyor.

Bu görevi de Bahçeli üstlenmiş durumda.

Ama genelde yargının ezici çoğunluğu hukuktan ve adaletten yanadır.

Erdoğan, suçu şeytana ve Allah’a atarken, ileride belli olmaz CE HA PE’ye atarsa kimse şaşırmaz.

AB-ABD-NATO– kıskacındaki Erdoğan Suriye’de, Libya’da, Akdeniz’de ödün üstüne ödün veriyor.

NATO’dan dışlandı, Yunanistan’dan ‘’aman’’ dileyecek duruma, Mısır’a ‘’ben ettim sen etme!’’ noktasına gelirken dışarıda tavşan, içeride canavar rolü oynuyor.

Tükendiğini gördükçe öfkeleniyor

Öfkelendikçe sertleşiyor

Ama bilmiyor ki

Boş çuval asla dik durmaz!

Yıldız AKALIN

(*1) Almanya’nın efsane başbakanı ve siyasetçi Willy Brandt, sekreterlerinden birinin Doğu Almanya casusu olduğu tespit edilince başbakanlıktan ve SPD Genel Başkanlığından istifa etmişti