Yeni Araştırma: “Virüse Yakalanan Vücut Bağışıklık Kazanıyor”

Yeni Araştırma: “Virüse Yakalanan Vücut Bağışıklık Kazanıyor”

ABONE OL
18:10 - 27/05/2020 18:10
Yeni Araştırma: “Virüse Yakalanan Vücut Bağışıklık Kazanıyor”
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

PARİS — 

Tüm dünyada bilim adamları, Corona virüsüne yakalanan hastaların yeniden bu hastalığa yakalanma riski olup olmadığı sorusuna yanıt ararken, Fransa’dan bu konuda yeni bir haber geldi.

Fransa’da Strasbourg Devlet Hastanesi ile Pasteur Enstitüsü tarafından, Corona virüsüne yakalanan sağlık personeli üzerinde yapılan bir araştırma, insanların virüse bir kez yakalandıktan sonra antikor ürettiği ve bağışıklık kazandığını ortaya çıkardı. Ancak bu bağışıklık süresinin ne kadar devam edeceği henüz bilinmiyor.

“Antikorlar 6 hafta sonra da etkisini sürdürdü”

Strasbourg üniversite hastanesinde, Corona virüsüne yakalanan 160 sağlık çalışanı üzerinde yapılan araştırma sonuçları, MedrXiv.org sitesinde yayınlandı. Buna göre, insan vücudunun, bilimsel dilde SARS-CoV-2 olarak da adlandırılan virüse karşı antikor ürettiği ve bu antikorların 6 hafta sonra da virüsü “etkisiz hale getirme” özelliğinin devam ettiği ortaya çıktı.

Bilim adamları, “T lenfositleri” tarafından üretilen beyaz kan hücrelerinin yanında, “B lenfositleri” tarafından üretilen antikorların, bağışıklık savunmamızın sadece bir kısmını oluşturduğunu da hatırlattı. Uzmanlar, yeniden enfeksiyon bulaşması riskine karşı bu korumanın ne kadar sürdüğünü öğrenmek için başka çalışmaların da beklenmesi gerektiğini belirtti.

Büyük Doğu bölgesindeki 160 sağlık çalışanı

Corona virüsünün Fransa’nın Mulhouse kentinde 17-24 Şubat tarihleri arasında Hristiyan Evanjelistlerin yaptığı bir toplantıdan tüm büyük doğu bölgesine, ardından da bütün Fransa’ya yayıldığı tespit edilmişti. “Super-bulaşma” adı verilen bir etki yaratan bu olay sonrası, bölge hastanelerinde çalışan pek çok doktor, hemşire ve hasta bakıcı da virüse yakalanmıştı. Strasbourg devlet hastanesi de sağlık çalışanlarının virüse toplu olarak yakalandığı yerlerden birisi oldu.

Nisan ayı boyunca Corona virüsüne yakalanan 160 sağlık çalışanı üzerinde inceleme yapan Pasteur Enstitüsü ve Strasbourg Hastanesi, hastalığı ayakta geçiren, ateş, solunum güçlüğü, koku alamama gibi hastalığın tipik belirtilerini taşıyan sağlık görevlileri üzerinde iki ayrı kan testi yaptı. Bu testlerden birisi satışa da sunulan basit seroloji testi, bir diğeri ise, çok daha net ve detaylı sonuçlar veren ‘S-Flow’ testi oldu.

Antikor miktarı nasıl ölçüldü?

Elde edilen bulgular, daha önce Fransa’nın Crépy-en-Valois hastanesinde hızlı testle varılan sonuçları doğruladı. Bilim adamları, S-Flow testinin nitelik ve nicelik açısından daha geniş bilgi verdiğini belirtti. Pasteur Enstitüsü Virüs ve Bağışıklık bölümü başkanı ve ortak araştırmaya imza atan uzmanlardan Olivier Schwartz, “Bu antikorların miktarını ve SARS-CoV-2’nin etkisiz hale getirilmesindeki etkinliğini değerlendirmek için serokonversiyonu gösteren, SARS-CoV-2’ye yönelik antikorların sayısını ve virüsü yok etme gücünü takip etmemiz gerekiyordu. Etkisiz hale getirme yüzdesini, Covid’e yakalanan bir hastanın kanındaki immuno-floresan sinyalinin, Covid 19 ile karşılaşmayan bireylerden alınan kan ile karşılaştırılmasıyla hesapladık” dedi.

Antikorların yok etme etkisi zamanla artıyor

Hızlı test, 160 örneğin 153’ünde (yüzde 95,6), S-Flow testlerinde 159’unda (yüzde 99,4) antikorlar tespit edildi. Uzmanların buradan çıkardığı ilk sonuç, hafif vakalarda bile, Covid 19’a yakalanan hastalarda vücut antikor üretiyor ve bağışıklık tepkisi veriyor.

Bu çalışmanın doğruladığı ikinci önemli tespit de, testlerle belirlenen antikorların yok edici etkisi zamanla artıyor. Semptomların başlamasından iki ila üç hafta sonra alınan örneklerin yüzde 79’u; üç ila dört haftadan kalma olanlar arasında yüzde 92’si ve klinik belirtilerin başlamasından dört ila altı hafta sonra toplananlar için de yüzde 98’inin yükselen bir antikor oranı içerdiği belirlendi. Olivier Schwartz, “Etkisiz hale getiren aktivite, antikorların ortaya çıktığı andan çok daha geç ortaya çıkıyor, bu da cesaret verici. Bağışıklık etkisinin süresini belirlemek için bu çalışmadaki katılımcıları daha uzun takip etmeyi planlıyoruz” dedi.

“Sterilize değil, koruyucu bağışıklık”

Farklı ekipler tarafından SARS-CoV-2’ye karşı antikorların etkisiz hale getiren özelliğini tespit edebilmek için maymunlar üzerinde yapılan deneylerin de aynı sonucu doğruladığı belirtiliyor. Bu deneyler de, hastalığı atlatarak iyileşen maymunlara virüs yeniden aşılandığında, maymunların hastalığa karşı korunduğunu ortaya koyuyor. Prof. Schwartz, “Benim şahsen katılmadığım bu deney sonucunda, ikinci kez virüs aşılandığında, antikorların daha hızlı arttığı ve virüsün daha hızlı etkisiz kılındığı görülüyor. Yani bu antikorlar bir çeşit zararsız virüs ya da hastalığın hafif formunu teşvik ediyor. Özetle, sterilize değil, koruyucu bir bağışıklık kazanılıyor” diye açıklıyor.

Amerika’nın Sesi tarafından geçilen tüm haberlerde ha-ber.com editörlerinin hiçbir editoryal müdahalesi yoktur. Haberler web sayfamızda otomatik olarak haber sitelerinden geldiği şekliyle yer almaktadır. Bu alanda yer alan haberlerin hepsinin hukuki muhatabı haberi geçen web siteleri ve ajanslardır.

Inal

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.