0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

2

Sınıfta küçük bir öğrenci yanında sandviç yiyen sıra arkadaşına

‘’ Ben de bir parça ısırabilir miyim?’’ Diye yalvarmasını

Bir kadının pazarda, çöpe dökülmüş ezik domatesleri toplarken, sessizce ağlamasını

Ev sahibine yakalanmamak için bir babanın bir hırsız gibi aile ocağına korkarak girmesini

Kadınların dayaktan, aşağılanmaktan kurtulmak için ayrılmak istediği kocası tarafından sokak ortasında, sığındığı baba evinde bıçaklanarak, kurşunlanarak öldürülmelerini

Zorla gönderildiği tarikat yurtlarında -kız erkek fark etmiyor-sözde tarikat şeyhleri tarafından tacize- tecavüze uğrayan çocukların yaşamları boyu acılar çekmesini

İğrençliği ailesine bildirmesine rağmen ailenin sessiz kalmasıyla canına kıyan çocukların çaresizliğini

Altı yaşında bir kız çocuğunu babası yaşında bir sapık tarikat şeyhiyle nikâhlanmasının kamuoyunun baskısı ile yargıya taşındığında, çocuğun yaşını büyük gösteren doktorun utanmazlığını

Osmanlı’yı yeniden hortlatmak için görev edindiği söyleyen zatın, Osmanlı döneminde yaşasaydı Sarayın kapısından ‘’harem ağası’’ olarak bile giremeyeceğini bilmemesini

Geldiği makamlara Atatürk öncülüğünde kurulan Cumhuriyetin sağladığını bilmemesini

Halkın özverili katkısıyla kurulmuş tüm üretim yapıtlarını babalar gibi satılmasını

Utanç duyulacak yerde, itibar masalıyla ülkenin savunma garantisi Tank-Palet Fabrika takasını

Daha nice utanç duyulacak, acı duyulacak olayları kanıksar olmalıyız ki

Aşırı duygusallıkla işin kolayına kaçıp ülkeyi bu duruma getirenleri bırakıp

Bütün suçu sadece Türkiye’nin kurucu partisi Cumhuriyet Halk Partisini sorumlu sayacak

CHP Genel Başkanını neredeyse bütün olanların sorumlusu sayarak çarmıha gerilecek öylemi?

Elbette Ana Muhalefet Partisi Genel Başkanı olarak sonuçlardan baş sorumludur.

Sayılarca seçim kaybetmesine rağmen yerini bir başkasına bırakmaması sadece onun değil, diğer parti görevlilerinin de yanlışıdır.

Onu, CHP Genel Başkanlığına öneren, CHP kadar Türk Siyasetine dolayısıyla da Türkiye’ye onarılmaz zarar veren Deniz Baykal’dır.

Bülent Ecevit’in CHP Genel Başkanı olduğu 1968 yılında CHP’ye girdi, 1973 yılında Antalya Milletvekili seçildi ve. 1974 yılında Erbakan’la koalisyon yapılması için çok çalıştı, koalisyonun maliye bakanı oldu.

Kurultayda genel sekreter yardımcısı olduktan sonra yönetim anlayışını yanlış bulduğu için istifa etti.

1976 Kurultayında Ecevit’e rakip oldu, kaybetti. Parti içinde geçimsizliği nedeniyle ‘’Baykal hizipçiliği’’ diye Deyimler Sözlüğüne geçti. Ecevit’e karşı Erol Çevikçe ’yi desteklediği kurultayda Ecevit oy çokluğu ile kazanınca Baykal, 1980 yılında MHP ile koalisyon arayışına girince CHP’de itibarı azaldı.

12 Eylül darbesinde yasaklı duruma düştü. Ecevit, Baykal ile birlikte çalışmamak için DSP’yi kurdu.

Baykal SHP’de üç kez Erdal İnönü’ye karşı Genel Başkan yarışını kaybetti.

1992 Yılında CHP yeniden açıldığında CHP’ye girdi Genel Başkan seçildi.

İnönü, çevresinin etkisiyle, Aydın Güven Gürkan (* 1 )yerine Murat Karayalçın’ın kazanmasına katkıda bulunarak  (istemeyerek olsa da) ileride Baykal’ın hem CHP’ye hem de Türkiye’ye yapacağı zarara yardımcı oldu. (**2)

Erdoğan, Solun, Sosyal Demokratların üç partiye bölünmüşlüğü sayesinde İstanbul Belediye Başkanlığı yanında Ankara ve diğer önemli Büyükşehir başkanlıklarını kazandı.

Devlet Bahçeli’nin özel Misyonu gereği DSP-MHP-ANAP koalisyonunun dağıtılması sonucu 2002’de ABD’nin BOP ve BÜYÜK ORTADOĞU PROJESİNİ GERÇEKLEŞTİRMEK İÇİN AKP İKTİDARA GETİRİLDİ!

AKP, iktidara gelmişti ama bu projeleri gerçekleştirecek olan AKP’nin Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın siyaset yasağı vardı ve bırakın Milletvekili, bir mahalle muhtarı bile olamayacaktı.

Aranan işbirlikçi bulunmuştu: DENİZ BAYKAL 

Sol’u ve Sosyaldemokratları bölerek meydanı Siyasal İslam’a bırakmakla kalmamış, Erdoğan’dan sonra Beyaz Saray’da gizemli ağırlanmasından sonra önce Erdoğan’ın siyasi yasağının kaldırılmasını uyarılmasına rağmen dinlememiş kaldırmış, sonra bundan sonraki seçimlerde Erdoğan için Misyon üstlenen YSK Siirt seçimlerini yenileyerek Erdoğan’ın İslamo Faşizm hedefinin önünü açtı.

Baykal bir FETÖ-ERDOĞAN kumpasıyla yaptıklarının karşılığını fazlasıyla aldı

O nedenle Kılıçdaroğlu bundan sonrasında değişime hem partisi için hem Türkiye için engel bir tavır içinde olmamalıdır!

Aşık Veysel’in Öğretmen Okulunda bize söylediği güzel bir sözünü tekrar hatırlatayım!

İnsanlar iki türlü anılırlar:

Bir Rahmetle bir Nefretle

Ya Baykal gibi nefretle

Ya da nice yurtseverler gibi rahmetle anılmak senin elinde

Sözünde durarak CHP’yi güvenli limana ulaştır!

Yıldız AKALIN

(* 1) Aydın Güven Gürkan’ı SPD’nin Almanya’da Nürnberg şehrinde kongresinde tanımıştım. Dr. Etem Ete HDF Genel Başkanı ve Genel Sekreter:  Aydın Sayılan ve Ben HDF Adına katılmıştık. Cumhuriyet Gazetesinden Yalçın Doğan vardı. Kongre sürecinde Aydın Güven Gürkan ile birlikteydik. Nürnberg’den Frankfurt’a kadar benim arabamla birlikte yolculuk etmiştik. Hasan Arslan Frankfurt’ta bizi karşılaşmıştı. SPD Kurultay programında Almanya’da ki TC vatandaşlarına yer verilmemesini eleştirince Kurultaya ara verilerek programa vatandaşlarımız da eklenmişti.

 Yıllar sonra Frankfurt’ta HDF Kuruluş Kurultayında eşi de gelmişti ve orada Aydın Bey eşi da tanıktır: ‘’Yıldız, senin hatırın ve sana değer verdiğim için geldim’’ demesi benim için bir onurdu… 

(**2) Murat Karayalçın gerçekten iyi bir Belediye Başkanı idi. CHP Genel Başkanı olmasıyla CHP ANKARA gibi bir şehri kaybetmişti. Aydın Güven Gürkan Baykal yerine CHP Genel Başkanı olsaydı