TOPLUMSAL MUHALEFET

ABONE OL
21:27 - 23/09/2023 21:27
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Sormadan edemiyorum.

Ülkemizin içine düşürüldüğü bu çağdışı durumun tek sorumlusu AKP, onun Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Erdoğan’ın kurduğu Cumhur İttifakı’nın paydaşları mı?

Bu durumun ortaya çıkmasında; 14 Mayıs 2023 seçiminden önce, Türkiye’de kadınların başörtüleriyle ilgili bir sorun varmış gibi, kadınların giyinmeleri konusunu yasal güvenceye bağlama gerekçesiyle bir yasa önerisi hazırlatan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun hiç mi katkısı yok?

Kadının başörtüsü konusu da tartışmalı işin gerçeği.

Bu sorunu İran kökenli din adamı Musa es Sadr, Lübnan’da sürgündeyken ortaya atmış. Bizde de İhsan Doğramacı kadının başını örten o nesneyi başörtüsünden ayırmak amacıyla adını “türban” koymuş. Siyasî İslamcıların çantadan çıkardıkları bir örtüden başka bir şey değil yani.

Ülkenin yaşadığı son seçimlerden birkaç ay önce; adına Akademi denilen okullar önerisi getirilir.

Bu öneriye CHP’li 22 milletvekilinin “EVET!” demelerine onay veren Kılıçdaroğlu’nun hiç mi sorumluluğu yok bunda?

Türkiye bu duruma ülkeyi 2002’den bu yana yöneten kifayetsizler ve onların her konumdaki paydaşları tarafından değil; her konumdaki muhalefetin, özellikle de CHP’nin, akıldışı tutumuyla düştü, düşürüldü.

Peki bu iklim bizi nereye götürür?

Sorunun yanıt belli…

Sonumuz Şeriat Türkiye’sidir.

Bu durumu sonlandırmanın, ülkenin bir şeriat devleti olmasını önlemenin bir yolu yok mu?

Var!

İnsanı ve insan emeğini en yüce değer sayan tüm yurtseverlerin oluşturacakları Toplumsal Muhalefet!…

Bilinçli bir biçimde cahil bırakılmış, ağaların, şeyhlerin, Şıhların, ayrık otu gibi tüm ülkede, her yerden fışkıran tarikatların, kula kul olmayı yazgı sayan, mafya çetelerinin teslim aldıkları toplumlarda demokrasiyi kurtarmanın tek yoludur toplumsal muhalefet.

Bunu kotaramazsak, bizde demokrasi sandık demokrasisi olmaktan öte bir anlam taşımaz.

Bunu kotaramazsak, ülkenin geleceğini sandıktan çıkan Süleymanlar belirler.

Toplumsal Muhalefet için ilk adım; insanımıza insan olduğunun bilincini kazandırmaktır.

Bu bilinç; onu var olduğu gerçeğine götürür.

Bu bilinç; onun var olduğunu yadsıyan anlayışın gözüne sokar o gerçeği.

Bu bilinç; onu, ileriye doğru gidebilmesi için, demokrasinin nasıl olması gerektiğini bilen insan yapar.

Bu bilinçle zorunlu olan ikinci adımı atar.

Örgütlü tolum olur insan bu bilinçle.

Örgütlenmek; insanları çeşitli toplumsal eylemlerle, iş başındaki yönetim karşısında bir baskı organı konumuna getirir.

Yönetim karşısındaki bu baskı organı yönetimi sorunların çözümüne zorlar.

Örgütlü toplumda insan; kadın, çevre, barış hareketleriyle nükleer enerji ve küreselleşme karşıtı eylem ve etkinliklerle siyaseti etkiler.

Toplumsal Muhalefet; bu adımlarla gelişir.

Bu gelişmenin sonucu; insana saygılı, çağdaş ve batılı anlamda demokrasidir.

Toplumsal Muhalefeti yaşama geçirmek zorlu bir uğraştır.

  1. yılına günler kalan devrimci Cumhuriyet için, insan haklarına saygılı, çağdaş ve batılı anlamda, kurum ve kurallarıyla işleyen bir demokrasi için bu zorlu uğraşıyı göze almaya değmez mi?

Bunu göze almak; demokrasi arayışında sandığa, askeri darbelere, sonuçta siyasal ve ekonomik oligarşiye son verecekse eğer; değmez mi?

Demokrasimiz son drece tehlikeli bir dönemece girdi son 21 yılın sonunda.

Bu durum bizim en öncelikli derdimizdir.

Bu dert; bunun bilincinde olanlara, bana, sana, ona, bize siyaseti etkilemek, dahası belirlemek için çok önemli görevler yüklemektedir.

Toplumsal Muhalefetin bilinciyle yaşamın her alanında örgütlü insanlar olarak toplumsal yaşamı belirlemek için yerine getirilmesi zorunlu görevlerdir bunlar.

Toplumsal muhalefet; siyasal partilerle geleceğimizin belirlendiği bir yaşama biçimine boyun eğmeyenlerin, örgütlenmeyi masadan salona, alanlara, sokağa, ormana, fabrikaya, kırsala, okula, kampusa taşıyanların, her yerde eylemleriyle özne olanların, edilgen değil, etken olanların muhalefetidir.

Toplumsal Muhalefeti gerçekleştiremezsek; ulus devlet olmaktan çıkarız.

Dinci imparatorluğa dönüşürüz.

Toplumsal Muhalefeti yaşama geçiremezsek, önlenemez bir noktaya doludizgin sürüklenir laik, sosyal, demokrat bir hukuk cumhuriyeti olan cumhuriyeti yaşatamayız.

Inal

    En az 10 karakter gerekli
    Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.
    Tüm Yorumlar (1)
    • Yunus Uslu

      Hasan ogretmen, Ataturk 1500 yillik yerlesmis duzeni degistirdiginde kimse karsi cikti mi? Ataturk gerekli gordugu zaman Eskisehirde Cuma Hutbesi okumadi mi? Ataturk Cumhuriyetimizin esaslarini, ekonomik programimizi, milli ve siyasi yolumuzu, sosyal ve kulturel ve sanatsal degisim ve gelisim programlarimizi yazmadi mi? Simdi bize Ataturk’un biraktigi yerden Ataturk gibi durust, bilgili ve inancli siyasi liderler lazim. Kemal Kilictaroglu Cuma Hutbesi okuyabilir mi? Cumhuriyet Halk Partisinin hangi esaslarini anlatti secimlerde? Lutfen halki yanlis yonlendirmeyiniz. Biz inananlara karsi degiliz. Biz inanc tuccarlarina karsiyiz. Kilictaroglu inanc tuccarlarina calismiyor mu? Selamlarimla,

      Cevapla
      +0
      -0