‘TBMM’den Çekilme Konusunda Bu Hafta Karar Vereceğiz’

‘TBMM’den Çekilme Konusunda Bu Hafta Karar Vereceğiz’

ABONE OL
19:31 - 18/11/2019 19:31
‘TBMM’den Çekilme Konusunda Bu Hafta Karar Vereceğiz’
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

 

HDP Parti Sözcüsü Saruhan Oluç, HDP’li belediyelere kayyum atamalarına devam edilmesi ve partililere yönelik tutuklamalara tepki olarak TBMM’den çekilme konusuna Ankara’da Çarşamba günü tüm seçilmiş isimlerle yapacakları parti içi toplantı sonucunda karar vereceklerini söyledi.

Oluç, TBMM’de yaptığı basın açıklamasında, 31 Mart Mahalli Seçimler ile seçilmiş HDP’li belediye başkanlıklarına “terör” soruşturmaları gerekçesiyle kayyum atamalarına devam edilmesi nedeniyle parti olarak TBMM’den çekilmeleri yönündeki çağrıyı değerlendirdi.

Söz konusu çağrı, Muş’ta geçersiz oylar tartışmasıyla belediye başkanı olarak seçilemeyen HDP’li Sırrı Sakık’ın “HDP’den beklentim yereldeki bu çıkmazdan kurtulmasıdır. Şahsi fikrim belediyelerden çekilmesidir” açıklamasıyla başlamıştı. Sakık’ın henüz kayyum atanmamış belediye başkanlıklarından HDP’nin çekilmesi gerektiği yönündeki sözleriyle birlikte HDP içerisinde TBMM’den çekilme tartışması başladı ve Türkiye siyasetinde “sine-i millete dönme” olarak tanımlanan hamleyi yapması gündeme taşındı.

HDP’li Oluç, bu tartışmaya ilişkin bugünkü değerlendirmesinde öncelikle belediye başkanlıklarına kayyum atanmasıyla ilgili son tabloyu paylaştı. Oluç, “En son 16 Kasım günü dört belediyemize daha kayyum atandı. Böylece 19 Ağustos – 16 Kasım 2019 arasında üçü büyükşehir, biri il, 19’u ilçe, biri de belde olmak üzere toplam 24 belediye eş başkanımız İçişleri Bakanlığı talimatıyla görevden uzaklaştırıldı. Bu belediyelere o il ve ilçelerin mülki amirleri, yani vali ve kaymakamları atandı. 36 belediye eş başkanımız gözaltına alındı bugüne kadar ve 14’ü tutuklandı” bilgisini verdi.

HDP olarak 20 Kasım Çarşamba günü Ankara’da gerçekleşecek toplantıyla nasıl bir tutum izleyeceklerine ilişkin karar alacaklarını da belirten Oluç, “Ankara’da tüm seçilmişlerimizle birlikte bu toplantıyı yapacağız. Belediye eş başkanlarımızın, belediye meclisi ve il genel meclisi üyelerimizin, Parti Meclisi üyelerimizin, milletvekillerimizin, geçmiş dönem milletvekillerimizin ve seçilmişlerimizin de katılacağı bir toplantı olacak” diyerek “sine-i millet” tartışmasıyla ilgili tutumu da o gün açıklayacaklarını söyledi.

Ancak Oluç, TBMM’den ayrılma stratejisi yerine “mücadele etme” yaklaşımını da ortaya koyarak, “Bulunduğumuz bütün platformlarda, Meclis ve yerel yönetimlerde, aynı zamanda il ve ilçe örgütlerimizin, yani parti örgütlerimizin bulunduğu her yerde kayyumlar karşısındaki demokratik mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz. Bunun büyük bir irade gaspı, irade hırsızlığı olduğunu düşünüyoruz ve bunun karşısında Türkiye’deki demokrat bütün siyasi partilere, STK’lara, tek tek demokrat ve vicdan sahibi bütün yurttaşlara çağrı yapıyoruz. Diyoruz ki, ‘Atanmışlar Rejimi’ oluşturma adımlarına sessiz kalmayın. Bugün buna sessiz kalınırsa, yarın ‘Atanmışlar Rejimi’ hedefinin her yerde gerçekleşmesine itiraz edecek kimse kalmamış olacak ortada diyoruz” diye konuştu.

Oluç, toplantı öncesinde HDP adına verilecek karara ilişkin “irade gaspı yapamayacağını” belirterek, Sakık’ın önerdiği gibi diğer belediyelerden çekilme yoluna mı yoksa TBMM’den mi çekilme yoluna gidileceği yönünde yorumda bulunmayacağını söyledi.

“Aslında bir ‘Atanmışlar Rejimi’ oluşturmanın adımlarıdır kayyum atamaları ve bu nedenle de kesinlikle sadece HDP’lilerin, HDP seçmenlerinin, sadece bizlerin sorunu değildir. Bunu bir kez daha vurguluyorum” diyen Oluç, diğer muhalefet partilerine de Türkiye’de seçmenlerce sandıkta ortaya konulmuş siyasi iradeyi yok sayma tutumu sergilendiğini belirterek birlikte karşı çıkma çağrısını yineledi.

İçişleri Bakanlığı’nca hazırlanmış bir raporla tüm Türkiye’de seçilmiş belediye başkanları yerine valiliklere bağlı yeni bir yapılanma önerildiğini de söyleyen Oluç, “Kayyum atamaları tesadüfi değil, soruşturmalarla alakası yok. Kayyum atamaları planlanmış olan bir sürecin adım adım gerçekleştirilmesidir. Seçme seçilme hakkının yok sayılmasıdır. Bu iktidar ve İçişleri Bakanlığı Kürt halkına diyor ki, ‘Sen ancak ve ancak benim istediklerimi seçersen yönetebilirsin. Yoksa benim istediklerimi seçmezsen kayyum atarız, senin iradeni çiğneriz, seçme seçilme hakkını yok sayarız’. Bu iktidar Kürt halkına bir düşman hukukunu dayatıyor. Bu konu demokrat ve vicdan sahibi bütün yurttaşların, STK’larin, siyasi partilerin meselesidir. Ya ‘Atanmışlar Rejimi’nden yana olacaksınız ya da seçme seçilme hakkının Kürt halkı için de uygulanmasını sağlayacaksınız” ifadelerini kullandı.

HDP’den AKP’ye “yeniden masaya dönme” çağrısı

Bu arada HDP İstanbul Milletvekili Erol Katırcıoğlu ise, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’na hitaben AKP Hükümeti’ne Kürt sorununa yeniden masada çözüm arama çağrısında bulundu. Türkiye’nin böylelikle dış politikasında rahatlayabileceğini anlatan Katırcıoğlu, AKP’nin geçmişte PKK’yla masaya oturduğunu söyleyerek, Filipinler’de de Türkiye’nin öncülüğünde terör örgütüyle müzakere yoluna gidildiğini ve neden bunun Türkiye için yapılmadığını sordu.

Katırcıoğlu, özetle, “Güney Filipinler’deki çözüm süreci meselesi. Bir barış anlaşmasıyla noktalandı. Moru İslami Kurtuluş Cephesi diye bir teşkilat vardı terörist organizasyondu esas itibarıyla ve Filipin devletiyle mücadelesi 120 bin insanın ölümüyle sonuçlandı. Özerklik anlaşması barış anlaşmasına evrildi. Bir terör organizasyonu ile Filipin Hükümeti’nin yaptığı bir anlaşmada Türkiye bir arabulucu oldu” anımsatması yaptı.

Katırcıoğlu, AKP sıralarından tepkilere karşılık ise “Bir dönem terör örgütü saydıklarınızla bir dönem sonra belki anlaşma yapacaksınız. Kürt sorunu denilen sorunun çözümü burada olmalı. Bunu yapabilecek her şeye sahibiz. Geçmişte hükümetiniz adım attığında biz destek verdik. Bu mesele birden bire başka mecraya evrildi. Sonuçta iyi şeyler olmadı iyi şeyler olmamaya devam ediyor. Son zamanlarda HDP olarak bizi kriminalize eden bakış açısı var. Maalesef medya ile bağlantımız olmadığı için toplum önünde konuşamıyoruz bizler barışçı çözüm bulunması gerektiğini söylüyoruz, bunun da zamanıdır. Siz PKK diyorsunuz, geçen dönem hükümetiniz görüyordu, sakınca görmüyor halen de görüşüyor. Öcalan ile görüşen hükümet. Biz değiliz.Geçmişte attığınız adımlara tekrar dönmeniz gerekiyor diye düşünüyorum” dedi.

 

Amerika’nın Sesi tarafından geçilen tüm haberlerde ha-ber.com editörlerinin hiçbir editoryal müdahalesi yoktur. Haberler web sayfamızda otomatik olarak haber sitelerinden geldiği şekliyle yer almaktadır. Bu alanda yer alan haberlerin hepsinin hukuki muhatabı haberi geçen web siteleri ve ajanslardır.

Inal

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.