0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne hitaben yaptığı konuşmada, İran’a yönelik silah ambargosunun süresiz olarak uzatılması çağrısında bulundu. Pompeo, harekete geçilmemesi halinde İran’ın Riyad, Yeni Delhi ve Varşova gibi kentleri vurabilecek Rus yapımı savaş uçakları alma imkanına sahip olacağını söyledi.

Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin internet üzerinden düzenlenen toplantısına hitap etti. İran’a uygulanan Birleşmiş Milletler silah ambargosunun süresinin 18 Ekim’de dolacağını vurgulayan ABD Dışişleri Bakanı ‘’Amerika’nın söyledikleriyle yetinmeyin. Bölge ülkelerine kulak verin. İsrail’den Körfez’e İran’ın yırtıcı tavrına en çok maruz kalan Orta Doğu’daki ülkeler tek bir sesle şunu dile getiriyor: Silah ambargosunu uzatın. Bu Konsey’in bu ülkelere kulak verme sorumluluğu var’’ şeklinde konuştu.

Pompeo, ‘’Amerika’nın birinci tercihi, ambargonun uzatılması, insan hayatının ve ulusal güvenliğimizin korunması için Konsey’le işbirliği yapmak. 13 yıldır Tahran’a farklı şekillerde ve geçerli nedenlerle silah kısıtlamaları uyguluyoruz” dedi.

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin bir seçim yapması gerektiğini belirten Pompeo, ‘’BM’nin kurucularının tasarladığı şekilde, uluslararası barış ve güvenliğin yanında yer alır ya da İran İslam Cumhuriyeti’ne uygulanan silah ambargosunun süresinin dolmasına seyirci kalarak hepimizin savunma taahhüdünde bulunduğu BM’nin misyonuna ve en yüce ideallerine ihanet eder’’ şeklinde konuştu.

Pompeo, BM Güvenlik Konseyi’nin zamanında harekete geçmemesi durumunda olabilecekleriyse şöyle sıraladı:

”İran, 3.000 kilometre yarıçapındaki alanda yer alan Riyad, Yeni Delhi, Roma ve Varşova gibi birçok kenti vurabilecek Rus yapımı savaş uçakları satın alma serbestisi elde edecek,”

”Denizaltı filosunu, uluslararası denizciliği ve Hürmüz Boğazı, İran Körfezi ve Arap Denizi’nde seyir özgürlüğünü tehdit edecek şekilde yenileme ve genişletmede serbest olacak,”

”Ortadoğu çapında Hamas, Hizbullah ve Yemen’deki Husiler gibi vekil güçleri ve ortakları için yeni ve gelişmiş teknolojiler satın alabilecek,”

”Ortadoğu’nun ekonomik istikrarı üzerinde Demokles’in kılıcını sallandırarak Rusya ve Çin gibi ekonomileri sabit enerji fiyatlarına dayalı ülkeleri tehlikeye atacak,”

”Venezuela’dan Suriye’ye, Afganistan’ın ücra köşelerine birçok yerde devam eden çatışmaları silah tedarik ederek körükleyecek.”
”İran daha süresi dolmadan ambargoyu delmeye başladı”

ABD Dışişleri Bakanı Pompeo, İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’nin geçen yıl Kasım ayında sarfettiği ”Ambargo seneye kaldırıldığında kolaylıkla silah alıp satabiliriz” şeklindeki sözlerine atıfta bulundu ve Ruhani’nin bu sözleri yerine getirebileceği olasılığı karşısında hazırlıklı olmak gerektiğini söyledi.

”İran, Avustralya ya da Hindistan gibi sorumlu bir demokrasi değil. Daha fazla silah satın alma olanağına kavuştuğunda Tahran’ın neler yapabileceğini zaten biliyoruz” diyen Pompeo, buna kanıt olarak, BM Genel Sekreteri’nin raporunda yer alan iki noktanın altını çizdi. Bakan, raporun, Eylül 2019’da Suudi Arabistan’a yönelik saldırıda kullanılan, Kasım 2019 ve Şubat 2020’deyse Yemen açıklarında ele geçirilen silahların İran kaynaklı olduğunu doğruladığını kaydetti.

”İran, daha süresi dolmadan silah ambargosunu delmeye başladı” uyarısında bulunan Pompeo, ”İran’ın bir de kısıtlamalar kaldırıldığı zaman ne gibi faaliyetlerde bulunacağını düşünün” dedi.

”İran rejiminin neler yaptığını görmek için BM Genel Sekreteri’nin raporuna ihtiyacımız yok”

Pompeo, Ocak ayında İran’ın kendi gelişmiş füzeleriyle Irak’taki koalisyon güçlerine yönelik saldırı düzenlediğini, IŞİD’le mücadele eden Amerikan ve Koalisyon güçlerine geçen yıl sonbaharda füze saldırısında bulunan Hizbullah gibi Şii örgütlere teçhizat sağladığını ve Umman Körfezi’nde geçen yıl Mayıs ve Haziran’da olduğu gibi ticari gemilere saldırdığını hatırlattı ve ”Hemen hemen her ülkenin silahı vardır. Olgun ülkeler bu silahları savunma amacıyla ve istikrarı sağlamak için kullanır. Ama bu İran için geçerli değil” dedi.

”İngiltere, Fransa ve Almanya’nın açıklamasını memnuniyetle karşılıyorum”

ABD Dışişleri Bakanı Pompeo ayrıca İngiltere, Fransa ve Almanya’nın İran’a yönelik silah ambargosunu kaldırmanın bölgesel güvenlik ve istikrar açısından büyük sonuçlar doğurabileceği şeklindeki açıklamasına katıldığını kaydetti. ”ABD Kongresi’nin yaklaşık 400 üyesinin de ambargonun süresini uzatmak için yürüttüğüm diplomasiyi desteklemelerinden memnun oldum” diyen Bakan, ”Kaygımız, ulusal güvenlikle ilgili, partizan politikalarla değil” dedi.

”İran rejimi, yaptırımları kaldırsak da makul davranmıyor”

Eski Başkan Barack Obama döneminde imzalanan ancak Trump yönetimi döneminde ABD’nin tek taraflı olarak çekildiği İran’la nükleer anlaşmayı gündeme getiren Dışişleri Bakanı Pompeo, ”Kapsamlı Ortak Eylem Planı’nı uygularken gördük ki İran rejimi, yaptırımları kaldırdığımızda ya da hesap verilebilirlik ilkesini gevşettiğimizde de makul davranmıyor” dedi.

Dışişleri Bakanı Pompeo, ”İran, bir yandan anlaşma dahilinde hareket ettiğini iddia ediyor ama Uluslararası Atom Enerjisi Dairesi tarafından da doğrulandığı üzere nükleer faaliyetlerini yavaşlatma belirtisi göstermiyor. Tahran aynı zamanda tehlikeli yeni bilgiler de ediniyor. Örneğin İran, geçen yılın sonunda, bilimadamlarının yeni bir santrifüj üzerinde çalıştığını açıkladı. Yeni IR-9 santrifüjleri, Kapsamlı Ortak Eylem Planı çerçevesinde izin verilen IR-1 santrifüjlerinden 50 kat daha hızlı uranyum zenginleştirebiliyor. İran, Uluslararası Atom Enerjisi Dairesi denetçilerinin nükleer tesislerine erişimini engelliyor. Güvenlik Konseyi İran’ın iyi niyetle hareket etmesini ummamalı, İran’ı sorumlu tutmalı” ifadelerini kullandı.

”İran barış karşısında toplu önlem almayı gerektirecek bir tehdit değilse başka nedir?’’

BM Güvenlik Konseyi’ne hitaben yaptığı konuşmanın kapanış bölümünde ”Konsey gasp diplomasisini reddetmelidir” diyen Pompeo, İran Cumhurbaşkanı Ruhani’nin ”Silah ambargosu uzatılırsa Tahran buna çok sert yanıt verir” şeklindeki ifadesinin ciddiye alınması gerektiğini kaydetti.

Pompeo, ambargonun uzatılmasının ”normal bir ülke” gibi davranması için Tahran üzerinde baskıyı arttıracağını, dünyanın ve ”uzun zamandır acı çeken İran halkının” buna ihtiyacı olduğunu kaydetti.

ABD Haziran ayı başında 15 üyeli Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne İran’a yönelik silah ambargosunun uzatılmasına yönelik bir karar taslağı sunmuş ancak veto hakkına sahip olan daimi üyeler Rusya ve Çin bu karar taslağına karşı olduklarının sinyalini vermişti.

İngiltere, Fransa ve Almanya bu ay içinde yaptıkları açıklamalarda silah ambargosunun kaldırılmasının bölgesel güvenlik ve istikrar açısından ciddi sonuçlarının olabileceği uyarısında bulunmuş, konuyla ilgili olarak Rusya, Çin ve ABD arasında uzlaşma zemini bulmaya çalıştıklarını belirtmişlerdi.

Ancak Avrupa ülkeleri ABD’nin İran’a yönelik BM yaptırımlarının tamamını tek taraflı olarak yeniden devreye alma çabasına destek vermeyeceklerini de ifade etmişti.

VOA tarafından geçilen tüm haberlerde ha-ber.com editörlerinin hiçbir editoryal müdahalesi yoktur. Haberler web sayfamızda otomatik olarak ajans kanallarından geldiği şekliyle yer almaktadır. Bu alanda yer alan haberlerin hepsinin hukuki muhatabı haberi geçen web siteleri ve ajanslardır.