0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

1

İçimi ürperten bir haber gözüme çarptı.

Her türlü çarpıklığın, hukuksuzluğun, adaletsizliğin, yolsuzluğun, aleniyeti ayyuka çıkmış suçların ortalığa saçıldığı pis bir dönemin daha tekrarını yaşıyoruz. Tekrarı diyorum, takdir edersiniz ki son 20 yılda, her birkaç yılda bir başımıza geliyor. Üstelik, her defasında daha ötesi olmaz dediniz     kepazelikte yani deyim yerindeyse elle tutacağımız temiz hiçbir kurum, hiçbir değerimiz kalmamış meğer.

Gün yok ki, yeni bir skandala uyanmayalım…  İşte bu durumda dahi, henüz gaflet uykusundan uyanamayan   sevgili Vatandaş, koro halinde “Yok mu bir savcı, görevini yapıp, dava açacak?  Diye kendini parçalıyor ya…

Artık o da olmayabilir…İktidar ise, kendi rotasına ilerlediği karanlık yolunda şimdiki hedefine Cumhuriyetin savcılarını almış…

Planları, bu konuda bir yasa teklifi hazırlayıp, kendileri çalıp, kendileri oynadıkları iktidarın meclisine sunmakmış… Artık kararlar sadece kendi oyları ile alınıp verildiği için, Meclis, fiilen milletin tümünün temsil edildiği, yüce Meclis değil ne yazık ki. Sadece iktidarın meclisi işlevselliğinde bir yer orası…  O nedenle, ne isterlerse yapabiliyorlar.

Cumhuriyet savcılığı ülkenin varlığı, cumhuriyetin devamlılığı, Anayasamızın güvenliği açısından dolayısıyla tüm devletimiz için hayati önemdedir…Çünkü, Gün olur, Cumhuriyet’in korunması için, İktidarın başında olandan, bakanlardan, müsteşarlardan, valilerden hesap sormak gerekebilir, işte bu hesabı sorabilecek makamdır, o makam…Devlet yüzyıllarca süregelen bir yapıdır, ne olursa olsun o yapı yok olamaz. İktidarlar ise o yapının görevlileridir, onlar gider, değişir. Âmâ devletin ruhu hep bakidir…İktidarlar kendilerini devlet olarak görmeye başlarsa ve kendilerinin varlığı ile devleti eşdeğer ve bağımlı tutarsa, işte o vakit o devlet ve ülke için tehlike çanları çalmaya başlamış demektir.

Bir video dizisi halinde, iktidarın, nokta görevdeki isimleriyle ilgili geçmişini ortaya döken mafya lideri Sedat Peker’in gündemi bile bizi yönetenlerin, yönetim yöntemleri, arkadaşlıkları, kimlerle ne tür karanlık ilişkileri, suçları paylaştıklarının açık seçik   fotoğrafı değil midir?

Aslına bakarsanız yıllardır, yeri yerinden oynatacak neler yaşıyoruz da Sedat Peker ‘in bile hatırlatmaya gerek duyduğu bir gerçek çok acı verici… Patron sizsiniz dedi…

Ama, değerli Patron gaflet uykusunda…

Değerli Patron yani sevgili milletimiz bir türlü bölemediği gaflet uykusunda iken, karnını doyurduğu bir kara imam dahi ecdadına küfredebiliyor. Öyle bir gaflet uykusu ki, tüm geçmişini, geleceğini, toprağını, taşını, üzerinde özgürce nefes aldığı tek umudunu elinden alıyor…

Halbuki çözüm basit, patron kalkacak ve tümünün işine son verecek…