0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Sözcükle ilk kez Prof. Dr. Emre KONGAR’ ın bir yazısında karşılaştım. Köşe yazısında kullanmış sözcüğü, okurlardan aldığı tepkiler sonunda sözcüğe Türkçe bir karşılık arıyor. Kendisi bulamamış. Okurlarından öneriler beklediğini yazıyordu o yazısında.

Ben de bir sözcük önerdim.

Hangi sözcüğü önerdiğimi yazmadan önce başlıktaki sözcüğün ne anlama geldiğini açıklamam gerekir diye düşünüyorum.

Ben de bilmiyordum. Nasıl yazıldığını da bilmediğimden sözlüklerde de bulamadım. Sözcüğü Almanca ve Almanca – İngilizce sözlüklerde aradığımı da yazarsam daha iyi anlaşılacağımı sanıyorum.

Sözlüklerde bulamayınca çalıştığım okuldaki yabancı dil öğretmenlerine sordum. Sözcüğün o, x ve y harfleriyle yazıldığını öğrendim. Ondan sonra sözcüğü sözlüklerde bulmam artık çocuk oyuncağıydı. İnternet ansiklopedilerinde de var sözcüğün açıklamaları.

Almanca’ da oxymoron olarak yazılan bu sözcük Yunanca’ ymış. Yunanca oxy ve moron sözcüklerinden yapılan bileşik bir sözcük oksimoron.
“Oxy”; Yunanca “keskin”, “sivri”; “moron”sa “aptal” sözcüklerinin dilimizdeki karşılıklarıymış.

Birbirleriyle anlam ilgileri olmayan sözcüklerle kurulan tamlamalara ya da bileşik sözcüklere oksimoron deniliyormuş.

Sessizliğin sesi, köşeli daire, çok az, gecenin aydınlığı, bakire anne, bakar kör, yaşayan ölü oksimoron tamlamalardırlar.

Benim bu sözcük için önerim “çelişik uyum” du Sayın Kongar’a.

Siz de uygun bir Türkçe sözcük düşünerek önerinizi bana ya da Sayın Kongar’a ulaştırabilirsiniz. Bana ulaşan önerileri ben de ona iletirim.

İşin gerçeği, bu sözcüğe en yakışan örnek olarak yurdumuzda kurulan siyasi partilerin adlarını vermek gerekir.

Demokrat Parti: Ne denli demokrat olduğunu yaptıklarıyla kanıtlamış bir parti olarak verdi adını tarihe.

Adalet Partisi: “Üç fidan” ı yargılar ve ölüm kararı verip uygularken gösterdi ne denli adil olduğunu. Hayali ihracaatın mucidi kimin yeğeniydi?

Doğru Yol Partisi: Genel başkanı ve yurdumuzun ilk kadın başbakanı varlığının kaynağını açıklarken yolunun ne denli doğru (!) olduğunu kanıtlamadı mı?

Anavatan Partisi: Köşe dönücülerin, işini bilen memurların, papatyaların üstlenici (müteahhit) eşlerinin partisi miydi, anavatanın mı? Genel başkanının davulcu damadının altın ökçeli ayakkabılarını unuttuk mu yoksa?

Adalet ve Kalkınma Partisi: Yolsuzluğu kanıtlanan milletvekilleri ve bakanları düşünün! Genel başkanları ve başbakanın kaçak olarak yaptığı evler hakkında verilen yıkım kararını aklınıza getirin! Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) başkanı hakkında kanıtlanan suçlarına karşın tutumunu anımsayın! Deniz Feneri Derneği davasında Türkiye’deki yöneticileri ve suçlananlar hakkında adalet anlayışına bir bakın! Ergenekon olayında adaleti nasıl kullandığına ve işlettiğine bir kulak verin! Basılmamış kitapların yasaklandığını düşünün! Anayasayı değiştirerek yargıyı nasıl ele geçirdiğine tanık olmadık mı? Rektör atamaları, ÖSYM de yaşananlar küçük dillerimizi yutturmadı mı? KPSS ve YGS deki “al takke, ver külah” oyunlarını unuttuk mu? KPSS te yapılan hırsızlık kanıtlanmasına karşın bugüne değin tek suçlu bulunamadı. YGS olayında Cumhurun hem başı hem de başbakanı hemen “tatmin” olmadılar mı? Anayasa Mahkemesi’ ni ne duruma soktular?

Kalkınmadan anladıklarıysa salt kendilerini yandaşlarıyla birlikte zenginleştirmekten başka nedir? Kasımpaşalı bir balıkçının oğluyken dünyanın en zengin siyasetçileri sıralamasında altıncı olan ben miyim? Gemiciklere, kuyumcu ortaklıklarına, surlarla çevrili villalara ben mi sahip oldum, yoksa siz misiniz onlar?

Cebindeki kalemin ederi 50 000, 00 ( ellibin ) € ( Euro ) olan kaç cumhurbaşkanı, kaç başbakan tanıyorsunuz?

Kalkınma, “çılgın proje” ya da ” iki yeni İstanbul” sa eğer, bunun Ayşe Hanım Teyze’ ye ne getirisi olur? Diyarbakır’ daki bebeği açlıktan ölmekten kurtarır mı bu kalkınma anlayışı?

Oksimoron ne demek mi?
Arife tarif gerekmez…

Hasan Arslan
Türkçe Öğretmeni