MUTLULUK DUYGUSU

ABONE OL
18:07 - 01/10/2020 18:07
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

 MUTLULUK DUYGUSU
 
Sosyal medyada sanal arkadaşların doğum günleri devamlı hatırlatılır. Herkes arkadaşına mutluluk diler. Dilekler yağmur gibi öyle çoktur ki, ancak toplu olarak teşekkür edilir. Zira teker teker cevap vermek mümkün olmaz.

Bütün bir yaş yılı boyunca insan mesut olamaz. Saadet sık sık uğrar belki, ama kalıcı değildir. Yaşamdan sevinç duyulur ve mutlu olunur.

Sevinç duygusunu hissetmek için önce ruh ve gönlü ona hazırlamak önemlidir. Yani huzur, rahatlama, gevşeme vücudu sevinci almaya hazırlama gerekir.

Huzura ulaşmak için gelecek hayallerden vazgeçmeden, bulunduğun durumdan ve sahip olduğun şeylerden memnun olmak ilk adımdır.

Temiz havada derin nefes almak, kendi nefesini dinlemek, spor yapmak vücudu gevşetir, enerji akımını düzenler. Yemyeşil bir ormanda yürüme ferahlatır.

Muhtaç olmayacak kadar ekonomik güvence rahatlatır. Sağlıklı vücudu dinç tutar. Ağrısı sızısı olan, yani hasta olan bir insan olumlu duygulara açık değildir.

Çalışmayan vücut sağlıklı yaşayamadığı gibi sağlam kafayı taşıyamaz. Yalnız kalmanın da bir ihtiyaç olduğunu öğrenmek ve çok erken yaşta çocukları gürültüye karşı korumak büyüklerin görevidir.
Günlük hayatta yapılan her iş zevk verebilir, bir yük sayılmaz. Yeter ki bilinçli yapılsın, hangi iş olursa olsun

O işe dikkat etmek aynı zamanda kazalardan da korur.

Geçmişte yaşanmış acı olaylar, geleceğe korkularalar güncel hayatı zehir etmemek mümkündür. Haftanın her günü iyidir, kutsaldır bugünü, bu anı derinliğine hissederek yaşamak gönlü, ruhu mutluluğa hazırlar.   

Bir insan sofraya oturunca yalnız değilse, derdini anlatacağı bir dostu varsa, buluşup dolaşacağı bir arkadaşa sahipse minnettar olacak, şükredecek sebepleri vardır. Mutsuzluğu tanımayan bir insan mutluluğu hissedemez. O halde yaş gününde yaşanacak mutluluk bir yıl boyunca kalmaz. Kısa süreli bir duygudur. Huzurlu, sağlıklı, pozitif düşünceli insanlara sık sık uğrar.

Çocuğunun aldığı iyi bir karne, diplomanın bir anneye verdiği sevinç sonsuzdur. Sevgi üzerine kurulmuş bir evlilikte düğün tüm dost, tanıdık akraba ve yakınlarını sevindirir. Baht, şans ve talih mutluluğa giden yolu kısaltabilir.               
          
Neşeli insanlara mutluluk daha sık uğrar. Gülmeyi, fıkra ve karikatürle besleyen insanlar sünger gibi olumlu, sağlıklı duygulara açıktır.
 
Mutluluk yetinmeyle ilgili olduğuna göre öğrenilecek bir duygudur. Herkes kendisinin nasıl ve nelerin mutlu ettiğini yaşam deneyimleriyle tespit eder, öğrenebilir.

Her uğraşının kararlı olanı mutlu eder. Aşırı olan ise sigara gibi tiryaki yapar. İnternette oyuna alışan çocuklar sinirli olur. Okulda derslerine dikkat edemez.

Sağlıklı beslenme ve mutluluk öğütlü ticaret amaçlı kitap ve makalelerle kafayı fazla karıştırmamalı.
Aşırı sevgi gösterilen bir çocuk sevmeyi öğrenemez. Duygu da yemek gibi midenin aldığı kadar yemek yer gibi, ölçülü olmalı. Ölçü kaçırılırsa, hasta olan ruh ancak bir terapist yardımıyla iyileştirilebilir. Çok acı çeken insanlara ruh sağlığı uzmanlar yardım etmeli.

Kaza, hastalık veya başka nedenlerle yakınlarını kaybedenlere yas tutmada yardım eli uzatılmalı.
Sosyal medyada ve köşe yazılarında, her gün şehit haberleri gelen bir ülkede vatandaşlar nasıl bu kadar eğlenebilir sorusu sık sık yönetiliyor. Kişilerde olduğu gibi bir toplumda tamamıyla duygusuzlaşabilir. Bu durumda uzmanlar araştırıp, tedavi yöntemleri sunmalıdır.

Sıcak suya yavaş yavaş alıştırılan misalde, kurbağanın mücadele duygusu uyuşturulur. Sürekli ilâve edilen sıcak suyun etkisiyle hayvan hareket etmeden katlanır. Artık mücadele edemez hale gelir.
Akvaryumda arada bir cam vardır ve deniz hayvanı açtır, karşısında küçük balıklara her hücumunda cama çarpar. Aradan epey bir zaman geçince cam açılır, ama hayvan küçük balıklara saldırmaz. Defalarca denemesi hayvana başaramayacağını öğretmiştir.

İnsanlara öteki ve başka diyerek acı veren ve bu tutumundan mutluluk duyan insan da ruh hastasıdır. Bundan tam 24 yıl önce duvarlar henüz açılmıştı. Rostock şehrinde bir sığınmacı yurdunda Vietnamlılara yapılan saldırı, yurdu yakan Neonazilerdi. Komşu halkın alkışlaması unutulmayan kara leke olarak birleşen Almanya tarihine geçti.

Aynı şekilde 1993 yılında Sivas Madımak otelinde sanatçı, edebiyatçı kültür elçilerinin yakılması da Türkiye tarihine unutulmayacak şekilde girmiştir.

Ruh hastalığının topluma işlemeden önce okullarda insan hakları, düşünce özgürlüğü küçük beyinlere derslerde öğretilmelidir. Terörde çocukları kaybetmemek için etik derslerine erken başlanmalıdır. Dini bilgiler okulda öğretilirse empati duygusu ileride köreltilemez.

Hasta olmadan korumak hastayı tedaviden daha kolaydır.

Yaş günlerinde, yeni yaş yılınızın her gününün huzurlu ve sağlıklı geçmesini diliyorum. O zaman mutluluk duygusu da sık sık uğrar, diyorum.
 
Hoşça kalın, mutluluğun okuyucularıma sık sık uğramasını diliyorum.

İlter Gözkaya-Holzhey                
 

Inal

    Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.