GÖNÜL BİRLİĞİ

ABONE OL
18:23 - 01/10/2020 18:23
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

GÖNÜL BİRLİĞİ        

Almanya’da yaşayan yurtdışı Türkleri, yıllar sonra Türkiye’de Ramazan Bayramını kutladı. Çoğunluğu emekli olanlar, aradan geçen bunca zamandan beri geleneklerin çok değiştiğine şahit oldu. Bir ay boyunca otuz sekiz, kırk derece sıcaklıkta yemeden günü geçirmek zor olsa da, içmeden oruç tutmak daha da zorlaşıyor.
Sitemizde köy havasına büyük şehirlerde özleyenlerin bir arada olması dikkat çekiyordu. Bayramlaşmanın organize edilmesi bana yatılı okul hayatını hatırlattı. Çoğunluk tanıdığı samimi olduğu komşularla aynı masada oturdu. Tesadüflere inandığım için tanımadığım bir komşunun yanına oturdum. 


Dinçer Ürüm, Şems adında bir kitap yazmış. Mevlânâ hakkında çok okumuş, araştırmış. Sohbete dalınca bir de baktık ki etrafımızda kimse kalmamış. Hani her insanın hayatı bir romandır derler ya, komşu komşuyu tanımak için emekli olup, zaman ayırması gerekiyor. Fikirdaş, aynı konularla ilgilenenlerin birbirlerini söyleyecek sözü bitmez. Mevlânâ’dan bahsederken ona aşkı sevdayı öğreten Şems’den bahsedilmemesi tarihte noksan kalmış. Bu nedenle derine inip gönül birliğine önem veren yazar ve tarihçiler bu açığı kapatmaya çalışıyorlar.


İslâm ve din açısından konuşmamız özümleme olarak din ve inancın insan odaklı, insancıl, haksızlığa karşı, Hakk’tan yana olduğudur. İnsan dürüst, gösteriş ve gururdan kaçınan, alçakgönüllü, yardımsever ve hoşgörü gibi erdemlere sahiptir.


İslâm’ın özü cehennem korkusu, cennet beklentisi olmadan içten, gönülden bağlılıktır. Gönül kırmadan, yetmiş iki milleti sevebilmek için ruhuna kötü niyetten arındırmak gerekir.
Başkalarını hor görme, bilgini çıkarlar için kullanma bu inançta yer bulamaz. Er geç ortaya çıkacağına göre olduğun gibi görünmek insanın ilkesi olmalı, kandırmanın bir anlamı olmaz. Bilmediği bir konuda biliyormuş gibi bilgiçlik taslamak kula yakışmaz.


Eğitim adı altında dini siyasi amaçlar için kullanan suç işlemektedir. Toplum dinini kendi dilinde öğrenmeli, bilinçli şekilde özümlemeli. Düşünce ufku genişletir, felsefe, sosyoloji, hukuk, tarih eğitimini alarak aydınlanan İslâm’ın Almanya’da gelişerek, diğer Anadolu’da Doğu’da kaybolan medeni kültür örnekleri gibi, geri Türkiye’ye ithal edileceğine inanıyorum. Tıpkı ortaçağda Avrupa karanlıklar içindeyken Doğu’da bilim din, tıp, hukuk güneş gibi doğuda doğdu ve gelişti antik çağlardaki bilim ve felsefe İspanya-Cordoba, Irak-Bağdat konserve yapıldı, saklandı Avrupa’da duruldu.

Didim-Yeşilkent sitesinde aydın ev sahipleri İslamiyet’i özümleyerek, Tanrı’ya içtenlikle bağlı kalarak Şeker Bayramı’nı tatlı tatlı, baklava eşliğinde kutladı.


Bayram günleri televizyon müzik yayınlarında herkesin elinde mendil gözyaşı vardı. Ağıt toplumu acıları, hasretleri, aşkı sevdayı şarkılarına intikal ettirmişti. Bütün Türkiye yas içinde bayramı geçirdi. Kendi evlât acılarını gölgeleyip, Gazze’de ölen çocuklar için ağladı. Yalnız kadınların değil,  erkeklerin ve çocukların da gülecek hali yoktu.
Aydınlar, köşe yazarları, din bilimcileri İsrail Devleti ile Yahudi vatandaşların birbirini karıştırılmaması için çaba sarf ediyor. Batı ve Amerika derken devletlerin çıkarlarıyla vatandaşları karıştırılmazsa yas sağlıklı yürütülür.


Federal Almanya Başbakanı Dr. Angela Merkel’in İsrail’i destekleyici açıklaması Türkiye’de üzüntü ile karşılandı. Savaşı hiç bir argüman haklı gösteremez, deniyor. Şu anda Türkiye’deki Almanların açıklamalarında zorlanacağı bir ortam var.


Halkın aydınlanması, din ile devlet çıkarlarını ayırt etmekte fayda var. Dinde hurafe yerine bilginin yer alması, öğretinin çocuklarda başlaması aydınlık içinde gelecek vaat edecektir.
İslâm’ı, inancı müzikle dansla anlatmak sanatı Sema. Semazenlerin her hareketinin bir anlamı vardır. Kıyafetlerinin anlamı yine ölümün kaçınılmaz olduğunu gösteriyor. Kendi etrafında ve dairede dönmeleri gece gündüzün oluşu, yerkürenin dönmesidir. Ses doğadan alınır, ney aşkı, acıyı dışarıya vurma anlamına geliyor. Mevlânâ Konya’da bakırcılar çarşısından geçerken çekiç seslerinden ilham alarak dansa başlamıştı. Bir eliyle Tanrı’dan aldığını, yardıma muhtaç olanlara öteki eliyle dağıtma anlamını günlük hayatta uygulayanlara ne mutlu!


Maddeleşen dünyada, insanların ruhunda duyduğu manevi boşluğu aşk ve inançla doldurmaya özen gösterme İslâm’ın kurtuluşu olur, kötü dil ve ellerden korunabilir.


Gönül birliği, dil birliğinden üstündür, derken dil sınırlarla çevrilebilir ama gönülde sınır yoktur. Johann Wolfgang von Goethe gönlümüz bize aklımızdan daha yakındır, demiş.
Gönül birliği ülke sınırlarını aşan Dünya vatandaşlığıdır. Küreselleşme yeni bir fikir değil, unutulmuş yeniden gün ışığına çıkarılan bir kavramdır.


Komşum Dinçer Bey kitabını bana hediye edince ihmâl edilen Şems-i Tebrizi hakkında bilmediklerimi okuyacağım. Mevlânâ’yı sufî yapanı unutmak, arka plâna itmek tarihi bir hatadır.

Bir gül kadar güzel ol, ama dikeni kadar zalim olma. Birine öyle bir söz söyle ki ya yaşat ya da öldür, ama asla yaralı bırakma!                          

Şems-i Tebrizi


Komşum bayram kutlamamıza Yunus Emre’nin şu sözü ile nokta koydu:


Mal sahibi, mülk sahibi
nerde bunun ilk sahibi,
mal da yalan mülk de yalan
var biraz da, sen oyalan.

Hoşça kalın!

İlter Gözkaya-Holzhey                           

Okuduğum makale:
Öztin Akgüç, İslamı Özümsemek, Cumhuriyet Gazetesi, sayfa 11,
27 Temmuz 2014 
İlhâm aldığım kitap:
Ender Haluk Derince, Mevlânâ ve Şems’ten, 
Yüreğinizi Isıtan Hikyeler, Yakamoz 2014 
ISBN: 978-605-384-707-6 
           

                                       

Inal

    Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.