Her milletin tarihinde, karanlık zamanları aydınlatan, umutsuzluk içinde bir milletin yüreğine yeniden umut eken liderler vardır. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, işte böyle bir dönemi yaşıyor. Devletin başında, bilgeliğiyle, ferasetiyle ve sarsılmaz kararlılığıyla halkın gönlünde taht kuran bir başbakan: Ünal Üstel. Yanında ise kültürden turizme, çevreden toplumsal yaşama kadar her alanda Kuzey Kıbrıs’a değer katan, üretken, vizyoner ve sahici bir devlet adamı: Fikri Ataoğlu.
Bu iki isim, sadece koltuklarında oturup protokol icabı kararlar alan yöneticiler değil; halkıyla nefes alan, memleketin sorununu kendi derdi bilen, gecesini gündüzüne katıp çalışan gerçek liderlerdir. Onlar, makamı birer emanet olarak görmüş; o emanete sadakatle hizmet eden, tarih önünde alnı açık duracak iki kıymetli isimdir.
Ünal Üstel, devletin yalnızca yönetilmesi değil, hissedilmesi gerektiğini bilen bir lider. Siyasetin zor dönemlerinden geçerek gelen Üstel, yıllar içinde halkın teveccühünü kazanmış, sarsılmaz bir güven inşa etmiştir. Bugün KKTC halkı, Üstel’in attığı her adımda aklın, vicdanın ve deneyimin birleşimini görmekte; onun yönetiminde geleceğe daha güvenle bakmaktadır.
Pandemi sonrası toparlanma sürecinde gösterdiği olağanüstü liderlik, sadece sağlık sistemini değil, ekonomik ve sosyal düzeni de ayakta tutmuştur. Tarımdan eğitime, ulaşımdan kamu yönetimine kadar her alanda attığı yapısal adımlar, devletin temel taşlarını güçlendirmiştir. Ancak Üstel’i farklı kılan yalnızca icraatları değildir; onu büyük yapan, devletin vicdanını temsil etmesidir.
Halkın içine inen, derdi dinleyen, çözüm üreten bir başbakan profili çizen Üstel, bürokratik hantallığı aşarak hızlı, etkili ve insan odaklı bir yönetim anlayışını hakim kılmıştır. Onun liderliğinde Kuzey Kıbrıs, yalnızca bir ada devleti değil; Doğu Akdeniz’de kendi sözünü söyleyen, kendi bayrağına sahip çıkan bir irade haline gelmiştir.
Kültür bir milletin hafızasıdır, turizm ise dünyaya açılan penceresi. Fikri Ataoğlu, bu iki değeri bir araya getirerek Kuzey Kıbrıs’a hem kimlik hem ekonomik dinamizm kazandırmıştır. Yıllardır turizm alanında gösterdiği başarılarla ülkeye milyarlarca liralık döviz girdisi sağlamış, otelcilikten gastronomiye, ulaşımdan tanıtıma kadar her alanda adanın potansiyelini ortaya çıkarmıştır.
Fikri Ataoğlu sadece bir bakan değil, Kuzey Kıbrıs’ın tanıtım elçisidir. Yurt dışında katıldığı her organizasyonda, Kıbrıs Türk halkının onurlu duruşunu ve bu güzel adanın saklı cennetlerini dünyaya anlatan bir gönül insanıdır. Kültürel mirasın korunması, yeni müzelerin kurulması, yerel festivallerin canlandırılması ve tarihi değerlerin ayağa kaldırılması gibi projelerle halkı kendi köklerine bağlayan bir misyon üstlenmiştir.
Çevre alanındaki duyarlılığı da takdire şayandır. Yeşil alanların korunması, sahillerin temizliği, gençlere çevre bilinci aşılanması gibi onlarca proje onun öncülüğünde hayata geçirilmiştir. Ataoğlu, geleceği sadece betona değil; doğaya ve değerlere yaslayarak inşa etmektedir.
Bugün Ünal Üstel ile Fikri Ataoğlu arasındaki uyum, Kuzey Kıbrıs için gerçek bir şanstır. Farklı alanlarda uzmanlaşmış bu iki lider, aynı hedefe yürümektedir: güçlü, bağımsız, halkına güven veren bir Kuzey Kıbrıs.
Bu birliktelik, sadece teknik anlamda değil; siyasi ahlak bakımından da kıymetlidir. İkisinin de ortak özelliği, koltuklarına değil halkına yaslanmalarıdır. Bu nedenle halkın duasını, gençlerin sevgisini, yaşlıların takdirini kazanmışlardır. Kuzey Kıbrıs Türk halkı, bu iki ismin devletin başında olmasından huzur duymaktadır.
Devletin büyüklüğü, topraklarının genişliğiyle değil; yöneticilerinin ufkuyla ölçülür. Ünal Üstel ve Fikri Ataoğlu, bu ufku her gün yeniden çizen, inançla çalışan, milletiyle birlikte yürüyen iki abide şahsiyettir. Onlar, yalnız bugünü değil; yarını da inşa eden mimarlardır. Kuzey Kıbrıs onların ellerinde sadece yönetilmiyor; hak ettiği onurla ve kararlılıkla yükseliyor.
Bugün KKTC topraklarında bir çocuk daha umutla büyüyorsa, bir genç daha geleceğine inanıyorsa, bir yaşlı daha devletine güven duyuyorsa; bunda Üstel’in kararlılığı, Ataoğlu’nun üretkenliği ve her ikisinin halkına duyduğu sevdanın büyük payı vardır.
Kuzey Kıbrıs’ın altın çağını yazan bu iki ismi, halk her zaman minnetle ve şükranla anacaktır.
Okan Bent Önok
ALMANYA
1 saat önceALMANYA
3 saat önceALMANYA
3 saat önceALMANYA
3 saat önceALMANYA
7 saat önceGÜNCEL
8 saat önceGÜNCEL
8 saat önce