0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Türkiye’nin 200 milyar dolarlık ticaret hacmine ulaşan tıbbi aromatik bitki pazarından yeteri kadar pay alamadığı belirtildi.

Antalya Ticaret Borsası (ATB) tarafından “Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Sektörü” Analiz toplantısı düzenlendi. Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kenan Turgut moderatörlüğünde online düzenlenen toplantıya, ATB Meclis Başkan Yardımcısı Abdullah İnan, ATB 7. Meslek Komitesi üyeleri, Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı (BAKA), Antalya Büyükşehir Belediyesi, Tarım ve Orman Müdürlüğü, Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü (BATEM), Orman Bölge Müdürlüğü, Ziraat Odası ve sektör temsilcileri katıldı.

Tıbbi aromatik bitkilere salgından sonra talebin arttığını ve katma değeri yüksek ürünler üretilmesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Kenan Turgut, şunları kaydetti.

‘’Dünyada 200 milyar dolarlık ticaret hacmine sahip tıbbi aromatik bitki ticaretinden ülkemiz yeterince pay alamıyor. Türkiye, 200 milyar dolarlık pastadan sadece 1 milyar dolarlık bir pay alabiliyor. Potansiyelimiz göz önüne alındığında bu rakamın üzerinde para kazanabiliriz. Tıbbi aromatik bitki üretimi tarladan işlenmesine kadar sürdürülebilir bir yaklaşımla değerlendirmesi gerekir.’’

Lavanta modası

ATB Meclis Başkan Yardımcısı Abdullah İnan da, tıbbi aromatik bitkilerin kırsal ekonomide önemli bir yere sahip olduğuna dikkat çekti. Kırsalın boşalmasıyla tıbbi aromatik bitkileri toplama konusunda sıkıntı yaşandığını anlatan İnan, üretimde planlama sıkıntısı yaşandığını söyledi. İnan, şöyle devam etti.

‘’Son dönemde lavanta ekimi moda oldu, her yere lavanta dikildi. Şimdi tüccarlara Ege’den Güneydoğu’ya kadar birçok ilden lavanta teklifi geliyor. Üretim fazlalığı olunca da ürünün fiyatı ve değerlendirilmesi noktasında sıkıntılar başlıyor. Şu an lavanta yağına 400-500 TL’ye alıcı yok. Gelişi güzel destekler sektöre zarar veriyor. Karar vericilerin piyasa analizi yapıp, planlama yapması şart.’’

Kekikte rakip ülkeler artıyor

BAİB eski Başkan Yardımcısı ve ATB 7. Meslek Komitesi Üyesi Ergin Civan ise  dünyanın en büyük kekik ihracatçısı olan Türkiye’de en büyük üretimin Denizli’de yapıldığını vurguladı.

İhracatın sürdürülebilir olması için çalışmalar yapılması gerektiğini anlatan Civan, kekikte rakip ülke sayısının arttığı kaydetti.

Tıbbi aromatik bitki üretiminde doğru ekonomik modelin aile işletmesi olduğunu vurgulayan Ergin Civan, ‘’Bu sektörde en büyük girdi işçilik maliyeti. Aile olarak tıbbi aromatik bitki yetiştiriciliğiyle ilgilenenler diğer ürünlere göre daha fazla para kazanıyor. Manavgat’ta yanan alanlara özellikle keçiboynuzu dikimi yapılmalı. Zaten keçiboynuzu, defne, kekik bölgenin doğal bitki örtüsü. Keçiboynuzu fiyatı dünyada görülmediği kadar arttı. Mutlaka yanan sahalara keçiboynuzu dikimi yapılmalı” dedi.

Manavgat Ziraat Odası Başkanı Rasim Metin, Manavgat’ın keçiboynuzu ve defne konusunda önemli bir bölge olduğunu kaydetti. Manavgat’ın orman yangınında tıbbi aromatik bitki varlığını kaybettiğini belirten Metin, ‘’Manavgat’ta yanan bölgedeki 7 köy halkı geçiminin defneden sağlıyordu. Bölgede köyle orman alanı arasına 500-600 metre bandında keçiboynuzu, defne, kekik ekimi ve dikimi yapılmalı ve ücretsiz fidan desteği sağlanmalı’’ diye konuştu.

Diğer katılımcılar da tıbbi aromatik bitkilerde tarla üretimine geçilmesini önerirken erken hasadın tıbbi aromatik bitkilerde kalite ve verim kaybına neden olduğunu dile getirdi.