“İnsanım”

“İnsanım”

ABONE OL
11:41 - 25/06/2025 11:41
“İnsanım”
1

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Bugün herkesin birbirine kimlik sorduğu bir dünyada, en temel ve en sade cevabı vermek istiyorum: İnsanım. Her şeyden önce, her kavramın, her ideolojinin, her inancın ve her etiketin öncesinde insan olduğumu biliyorum. Nefes alırken, acı çekerken, sevinirken, düşerken ve kalkarken hep aynı gerçeği hatırlıyorum: Ben bir insanım. Herkes gibi.

İnsan olmak, yalnızca biyolojik bir tanım değil. Ahlaki ve vicdani bir duruşu da kapsar. Kendini kandırmadan yaşamak, başkasını ezmeden yürümek, güce tapanlara karşı eğilmeden dimdik durmak, işte bunlardır insanlığın sınavı. Ben ahlaklıyım çünkü çıkarlarım uğruna yalan söylemem. Çünkü menfaatim için bir başkasına zulmedemem. Çünkü kalbimi satılık hale getirmem. Ahlaklıyım çünkü gücün değil, doğrunun yanında yer alırım.

Eğitimliyim. Sadece okul görmekten bahsetmiyorum. Üniversite mezunu olmak, bir takım diplomalara sahip olmak değil kastettiğim. Gerçek eğitim, zihni hür, vicdanı hür, irfanı hür olmaktır. Ezberlenmiş bilgilerle değil, sorgulayan bir akılla düşünmektir mesele. Ben öğretilen her şeye inanan biri değilim. Soru sorarım. Cevap ararım. Doğruluğunu tartarım. Kendi aklımı başkasının cebine koymam. Eğitimliyim çünkü her görüşü dinleyip, neye inanacağıma kendim karar veririm.

Bilinçliyim. Yani uyumuyorum. Her şeyin farkındayım. Ne olup bittiğini görüyorum. Tarihi biliyorum, bugünü okuyorum, yarını öngörüyorum. Sadece bana söylenenle yetinmiyorum. Kimin ne amaçla konuştuğunu, neyin arkasında ne olduğunu anlayacak kadar bilinçliyim. Aptal değilim. Saf değilim. Birilerinin işine gelsin diye yaşamıyorum. Kimseyi kendimden üstün görmüyorum. Bilinçliyim çünkü kandırılmayı reddediyorum.

Ve evet, ben Türk’üm. Kanımla, dilimle, kültürümle, tarihimle, acılarımla ve direnişimle Türk’üm. Ama bu, kimseyi küçümsemek, kimseyi dışlamak için değil. Kendimi inkar etmemek için. Bu ülkeyi, bu halkı, bu toprağı sevdiğim için. Türk olmak, sadece bir etnik kimlik değil, aynı zamanda bir duruş, bir mücadele, bir direniş, bir kültür biçimidir. Türk olmak, mazluma el uzatmaktır. Türk olmak, esareti reddetmektir. Türk olmak, Mustafa Kemal Atatürk’ün devrimlerini yürekte taşımaktır.

Bu yüzden kimsenin dinini merak etmiyorum. İnanan ya da inanmayan, namaz kılan ya da kılmayan, oruç tutan ya da tutmayan… Bunlar beni ilgilendirmiyor. Kimsenin kalbini göremem, kimsenin vicdanına giremem. Kim neye inanırsa inansın, eğer insanlıktan çıkmıyorsa, bana zarar vermiyorsa, kimin hangi dine sahip olduğu hiç umurumda değil. Benim için önemli olan bir insanın nasıl yaşadığıdır, nasıl davrandığıdır, adaletli olup olmadığıdır. Din değil; ahlak, erdem, vicdan önemlidir.

Ben herkesin değerine saygılıyım. Kimsenin geleneklerine, kimliğine, yaşam biçimine karışmam. Bir insanın başörtüsü takması ya da takmaması, camiye gitmesi ya da gitmemesi beni ilgilendirmez. Yeter ki bu değerler bana dayatılmasın. Yeter ki herkes kendi kutsalını başkasının kafasına zorla sokmasın. Ben laikliğe bu yüzden inanıyorum. Laiklik, dinsizlik değil; herkesin dinini özgürce yaşayabilmesinin güvencesidir. Dinsizliğe zorlamak ne kadar baskıcılıksa, dindarlığa zorlamak da aynı derecede zorbalıktır.

Ancak ben de kendi değerlerime saygı beklerim. Atatürk’e hakaret edilmesine sessiz kalamam. Cumhuriyetin kazanımlarının yok edilmesine razı gelemem. Kadınların sokakta özgürce yürümesini savunduğumda, “ahlaksız” diye yaftalanmaya katlanamam. Türkçe konuştuğum için, “faşist” damgası yemeyi kabul edemem. Benim de kırmızı çizgilerim var. Saygı duyulmasını istediğim yerler var. Herkes kendi değerini özgürce yaşıyorsa, ben de yaşarım. Bana “niye böyle düşünüyorsun” diyenler, önce kendi dayatmalarına baksın.

Benim hayat felsefem çok basit: Kimseye karışma, kimsenin karışmasına da izin verme. Vicdanlı ol. Doğruyu savun. Haksızlığa karşı susma. Kimsenin kulluğuna girme. Tanrı’ya inanıyorsan sadece O’na kulluk et. İnanmıyorsan da sadece insan kal. Ezilme, ezdirme. Eğilme, eğdirme. Ne başkasına biat et, ne de başkasından biat bekle. İnsan ol, kalbini karartma. Her şeyden önce insan ol!

Bugün sokakta yürürken, televizyonu açtığımda, sosyal medyada gezinirken insanların birbirine nasıl nefretle baktığını, birbirini nasıl sorgusuz yargıladığını, nasıl kategorilere ayırdığını görüyorum. Dindar – dinsiz. Solcu – sağcı. Türk – Kürt. Alevi – Sünni. Kadın – erkek. Herkes bir etikette sıkışmış, herkes birbirini suçluyor. Oysa bu ülkenin gerçek meselesi kimsenin kiminle evlendiği, ne yediği, nasıl giyindiği değil. Gerçek mesele, adaletin olup olmaması. Yolsuzluk. Hırsızlık. Liyakatsizlik. Eğitimin çökmesi. Gençlerin umutsuzluğu. Yalanın normalleşmesi.

İşte tam da bu yüzden, kimliğimi yeniden ilan ediyorum:

Ben insanım.

Ahlaklıyım.

Eğitimliyim.

Bilinçliyim.

Ve Türk’üm.

Ne bir tarikatın müridiyim, ne bir partinin memuru. Ne şeyhin peşindeyim, ne patronun. Yalnızca aklın, vicdanın ve halkın yanındayım. Herkesin kendi gibi yaşama hakkı olduğuna inanıyor, ama kimsenin başkasının hayatına karışma hakkı olmadığına iman ediyorum.

Inal

En az 10 karakter gerekli
Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.
Tüm Yorumlar (1)
  • Yunus Uslu

    Okan bey ne oldu da bu itiraflar makelesini yazdiniz? Ben sosyal medyada degilim. Sosyal medyada kiler bu kadar azittimi isi?

    Yanıtla
    +0
    -0


HIZLI YORUM YAP