0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

1999 yılından beri 25 Kasım resmi olarak Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü olarak anılıyor. Şiddete hayır demek isteyen kurumlar ve kişiler bugünde Almanya’da da anlamlı aksiyonlarla ve mesajlar paylaşarak bugünü desteklediler. Almanya ‘nın eski madenci kenti olan birçok yurttaşımız ve göçmenin yaşadığı Ahlen şehrinde Belediyenin öncülüğünde farklı sosyal kurumlarında desteklediği bir inisiyatif kadına şiddeti protesto etti.

Ahlen’ de Şehrin önemli binaları kırmızı ve sarı gibi sıcak bir renk olan turuncu ışıklarla aydınlatıldı. Turuncu renk iyimserliği ve yaşama sevincini sembolize eder ve canlandırıcı, olumlu bir etkiye sahiptir. Birleşmiş Milletlerin de seçtiği bu renk Ahlen’de, şehri alacakaranlıktan bir geceliğine turuncu rengine çevirdi. Belediye Başkanı Dr. Alexander Berger, “diğer birçok kurumun ve özel kişinin bu fikri ve eylemi desteklemesinden dolayı onlara teşekkür etti.

Ahlen Belediyesi Eşitlik Dairesi memuru Elisa Spreemann, “Kadına yönelik şiddet hâlâ en yaygın insan hakları ihlallerinden biridir’’ dedi ve Şehrin fırsat eşitliği görevlisine göre, korona salgını dünya çapında aile içi şiddetti artırdı. “COVID-19 salgınından bu yana kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddet arttı. Birçok ülkedeki zaruri sokağa çıkış ve sosyal-fiziki temas kısıtlamaları nedeniyle eş zamanlı olarak aile içi şiddetin artmasına neden olmuştur” vurgusunu yaptı.

Dünya çapında 243 milyon kadın şiddet görüyor

Yardım almak veya bulundukları durumdan kurtulmak artık kadınlar için şimdi eskisinden daha da zor. COVID-19 vakaları sağlık sistemine ağır bir yük getirirken, aile içi şiddet sığınma evleri ve danışma hatları da kapasitelerinin sınırına ulaşmış durumda. UNESCO Komisyonu, COVID-19 pandemisinden önce bile dünya çapında 243 milyon kadın ve kızın eşi ya da birlikte yaşadığı yakın partnerinin şiddetine maruz kaldığını tahmin ediyor. BM-Kadınlardan elde edilen mevcut verilere göre, şiddetten etkilenen kadınların yüzde 40’ından azının yardım aldığını, istediğini gösteriyor. Genel olarak, şiddetten etkilenen etkilenen tüm kadınların yalnızca yüzde 4’ü polisten yardım istiyor. Spreemann, basına yaptığı açıklamada “Orange Day, kadına yönelik şiddeti ele almalı ve uzun vadede bununla mücadele etmek için başka bir ivme kazandırmalıdır. Kadına yönelik şiddetle mücadeleye daha fazla öncelik verilmeli, koruma ve önleme yaygınlaştırılmalıdır ‘’ dedi.

Bir özel otobüs 3 ay boyunca tüm Ahlen- Warendorf bölgesini tarayacak

Warendorf bölgesindeki fırsat eşitliği memurlarından oluşan çalışma grubu, Orange Day için bölgeyi üç ay boyunca dolaşacak ve kadına yönelik şiddet konusuna dikkat çekecek bir otobüs hazırlamış bulunuyor. Ahlen’de Elisa Spreemann’ın 25 Kasım’da Turuncu Gün’e katılma çağrısına şu kurumlar yanıt verdi ve katıldı: Innosozial GmbH, Katolik Kadınların Sosyal Hizmeti (SKF), Caritas Derneği, AWO, Girişim Bürgerzentrum Schuhfabrik (BÜZ), Proje şirketi Zeche Westfalen, bölge ofisi ve Ahlen şehri bulunmaktadır.

Kadına şiddeti dikkat çeken özel torbalar basıldı

İşbirliğinden, Dünya’ da Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü’ne dikkat çeken bir alışveriş torbası basılması fikri de ortaya çıktı ve üstünde ‘’ şiddet bu torbaya giremez’’ sözlü 2000 kâğıt torba şehirde dağıtıldı. Bu torbalar hala azda olsa var ve Demokrasi hayattır Projesi sorumlusu (“Live Democracy”) Justine Dziaduch’tan ücretsiz olarak da sipariş edilebilir (Tel. 02382 59765, [email protected]).

Fotğraftakiler : soldan sağa Katharina Keß, Dorothea Kemper, Jana Eckhoff (tümü SKF), Dr. Alexander Berger, Elisa Spreemann, Steffi Klagge (BÜZ), Birgit Marquardt (Caritas Derneği), Christoph Wessels (Ahlen Şehri), Bela Bartels (Innosocial), Justine Dziaduch (Yaşayan Demokrasi).

ha-ber.com/Mehmet Tanlı/Ahlen