Osmanlı, Birinci Dünya Savaşına, Almanya’nın gölgesinde ‘’kaybedilmiş toprakları geri alma’’ hayaliyle katılmıştı.
Ama ‘’evdeki hesap çarşıya uymayınca’’ Orta Doğu’da, Afrika’da, Avrupa’daki toprakları kaybetmekle kalmadı:
Dokuz Yüz yıl Türklerin vatanı sayılan Anadolu’yu bile Saray karşılığı işgalcilere verdiler.
Elde ne silahları galip devletlere teslim ederken, askerlerini teslim ettiler.
İşgalciler, Osmanlı’yı sadece Avrupa‘dan değil, Anadolu’dan bile kovma kararını ilan ettiler.
Halk umutsuz, ülke sahipsiz kalıp her şey bitti denilmişken
Çanakkale’yi geçilmez yapan, Anafartalar kahramanı Mustafa Kemal ve bir avuç silah arkadaşı
Anadolu’ya geçerek Kurtuluş Savaş’ı kararını alırken, birçok vatansever askerler ve yurtseverler
Kurtuluşun olanaksız kanısındaydılar. Dediler Mustafa Kemal’i maceraperest görenler çoğunluktaydı.
Onlar; ‘’Ordumuz yok!’’ Dediler, Mustafa Kemal ;’‘Kurulur!’’ Dedi!
Onlar; ‘’Paramız yok!’’ Dediler Mustafa Kemal; ‘’ Bulunur!’’ Dedi.
İstanbul önündeki düşman donanmalarını, silahlı askerlerini gösterdiler, Mustafa Kemal:
‘’Geldikleri gibi giderler! Dedi.
19 Mayıs 1919’da başlayan Kurtuluş Savaşını artık cephe savaşı için halkın öncüsü oldular.
Saray ve saray lüksü için ihaneti seçen Şeyhülislam, Mustafa Kemal ve vatansever arkadaşlarının katlini istemekle kalmadı
‘’Düşmanla savaşıp ölenlere şehitlik verilmez!’’ Fetvasını verme ihanetini göstermişti. (* 1)
Tüm engellemelere, tehditlere, suikast girişimlerine rağmen Kuvayı Millîye güçleri kararlıydı.
Mustafa Kemal:
‘’Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır. O satıhta bütün vatandır!’’ Dedi ve
1.-2. İnönü-Sakarya-Dumlupınar Meydan Savaşları her türlü silah-asker-para bakımından çok üstün olan işgal güçlerinin yenilgisiyle sonuçlanmıştı.
26 Ağustos 1922 de başlayan Büyük Taarruz 30 Ağustos’ta 1922 de zaferle sonuçlanmış, yenilen
İşgal Orduları kaçarken savunmasız köyleri yakarak Türk Ordusunu yavaşlatmak istemişlerdi.
Mustafa Kemal: ‘’Ordular ilk hedefiniz Akdeniz’dir. İleri!’’ Diyerek tarihi emrini vermiş
9 Eylül 1922’de Kuvayı Milliye orduları İzmir’e girerek işgal güçlerini denize dökerek Kurtuluş Savaşını kazanmasıyla, yenilmez sanılan işgal güçlerini yenerek, mazlum ülkelere yol gösterici olmuştu.
Bu savaşa sadece Türkler değil Kürt, Çerkez, Laz kökenli yurtseverler katılarak kurtuluşu birlikte kazandık. 23 Nisan 1920’de TMM kurulurken okuma yazma bile insan boşluğunu Ermeni kökenli yurttaşlarla Kâtip kadroları tamamlanmıştı.
29 Ekim 1923’te Tam Bağımsız Türkiye Cumhuriyeti Kuruldu.
Hanedan ve İşbirlikçi hainler işgalcilerin gemilerine binerek ülkeyi terk ettiler!
Halifelik kaldırıldı, Laiklik kabul edildi, Harf Devrimi, kılık kıyafet devrimi, kadın-erkek eşitliği yanında Avrupa ülkelerinin çoğunda olmayan Kadınlara seçme ve seçilme hakkı verildi.
Artık Laik-Demokrat Türkiye Cumhuriyeti emperyalizmin gerçekten korkulu rüyası olmuştu.
1926 yılında Emperyalizmin o dönemin lideri İngiltere desteğiyle Mısır’da El Bennan’a kurdurulan Müslüman Kardeşler örgütü, Laik Türkiye Cumhuriyetin diğer Müslüman ülkeler örnek olmaması için
Mısır’da, Cezayir’de, Tunus’ta ve Türkiye’de devlet yönetecek Liderler görevlendirdi. (*1)
AKP’yi, Laik Cumhuriyet yerine Siyasal İslamcı bir dinci devletine dönüştürmesi için 20 yıldır iktidarda kalmasının tek destekçisi ABD’de değildi.
Atatürk’ün Partisinin Genel Başkanı Deniz Baykal’ın muhtar bile olamayacak RTE’yi başbakanlığa getirmesi için Ahmet Nejdet Sezer’den sonra Cumhurbaşkanlığı vaadi…
Kemal Kılıçdaroğlu’nun ‘’Ben Dersimli Kemal’’ derken isyancı toprak ağalarının yanında yer alması
Laiklik adım adım ortadan kaldırılırken: ‘’Türkiye’de Laiklik sorunu yoktur!’’ Demesi yanında:
‘’Cumhuriyet Halk Partisi 1930’ların CHP’si olmayacaktır!’’ Derken Atatürk Devrimlerine açıkça meydan okuyarak, o devrimleri reddettiğini açıklıyordu!
Normal ve Yasal Kurultayda Genel Başkanlığı kaybetmesini hazmedemeyip ikinci Kurultayda yine oy çokluğu ile seçilen yönetime karşı tepkisi yanında İmamoğlu’nun tutukluluğu yanında
Neredeyse intikam için CHP’ye KAYYUM atanmasına yol açacak girişimleri gösteriyor ki
Erdoğan Hükümdarlığına DEM’in değil CHP içindeki karşıtlar daha çok yardımcı oluyorlar!
AKP’yi anladık ama sizin 19 Mayıs 1919 ile ne hesabınız var?
YILDIZ AKALIN
(*1) Mısır’da Muhammet Mursi, Tunus’ta Raşid el Gannuşi yanında Türkiye’de Recep Tayyip Erdoğan Müslüman Biraderler lideri idi. Mısır’da Mursi, Tunus’ta Ömer el Şerif idi.
Mursi, Gannuşi ve Ömer el Şerif halk ayaklanması ile devrildi. Müslüman Biraderlerden sadece Erdoğan iktidarını sürdürmektedir!
ALMANYA
Az önceALMANYA
4 dakika önceAVRUPA
55 dakika önceALMANYA
56 dakika önceGÜNCEL
60 dakika önceALMANYA
4 saat önceALMANYA
4 saat önce