TÜRKİYE’DEKİ FRANSIZ OKULLARI YAŞANANLAR

TÜRKİYE’DEKİ FRANSIZ OKULLARI YAŞANANLAR

ABONE OL
11:23 - 14/07/2024 11:23
TÜRKİYE’DEKİ FRANSIZ OKULLARI YAŞANANLAR
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Ankara’da; Millî Eğitim Bakanlığı’nda, bunca yıldan sonra, deyim yerindeyse eğer, jeton düşmüş gibi.

Türkiye’deki Fransız okulları nedeniyle Türkiye ve Fransa arasında iki Fransız okuluna ilişkin anlaşmazlık sorun yaratmışa benziyor.

Sosyal medyada, Fransa Büyükelçiliği Kültür Müsteşarı ve Türkiye Fransız Kültür Merkezleri Genel Müdürü Sylvie Lemasson imzasıyla Charles de Gaulle ve Pierre Loti okullarındaki çocuklarımıza ilişkin bir yazı yer alır.

Yazıyı okuyan ya da yazıyla ilgili olarak bilgilendirilen anne babaları huzursuz eden bir yazıdır bu.

Sorunun nedeni bu yazıdır.

Yazıya göre; bu iki okul, Milli Eğitim Bakanlığı’nın kendilerine sunduğu anlaşmayı kabul etmezlerse 2024-2025 öğretim yılından itibaren Türk öğrenci kaydı yapamayacaklarmış.

Yazının o bölümü şunları söylüyor:

“Haziran ayı ortasında, Türkiye tarafı bize, şu ana kadar görüşülen önerilerin ötesine geçen bir anlaşma taslağı sundu. 2 Temmuz 2024 tarihinde Türk yetkililerden bu anlaşmanın imzalanmaması halinde Charles de Gaulle ve Pierre Loti okullarının 2024-2025 eğitim öğretim yılından itibaren Türk vatandaşı öğrenci kabul edemeyeceğini ve halihazırda okullarımızda kayıtlı olan Türk öğrencilerin Türk okullarına nakledilmesini resmen bildiren bir nota aldık. Bu bağlamda halihazırda sürmekte olan müzakerelerin başarısızlıkla sonuçlanması durumunda olası sonuçları konusunda sizleri bilgilendirmeyi görev addediyoruz. Bu durum; sonuç ne olursa olsun, okulların diğer tüm öğrencilere açık kalması gerekse bile, Türk öğrenciler için 2024-2025 öğretim yılına başlama koşullarını tartışmaya açabilir.”

Türkiye Millî Eğitim Bakanlığı bu okulların yöneticilerine yazdığı bir yazıyla bu okullarda zorunlu din dersi de olmak üzere Türkiye eğitim ve öğretim izlencelerine uygun eğitim verilmesi gerektiğini bildirmiş.

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin bir açıklama yapmış ve “12 tane yabancı okul var. Fransız, Alman, İtalyan okulu var. Onlarla ilgili hiçbir sıkıntımız da yok. Fakat; enteresan bir biçimde, Fransa bu mektuplarda da olmayan, sadece müstemleke ülkelerine yakışan şekilde davranarak Türkiye’de iki tane daha okul açmışlar. Okulu açarken de; ‘Biz buraya Fransızları alacağız sadece!’ demiş olmalarına rağmen şu an öğrenci sayısı yüzde doksan oranında Türk vatandaşı. Benim literatürümde resmi olmadığı için bu çocuklar okullaşmamış gözüküyorlar.” demiş.

Sorun; sosyal medyada yer alan açıklamadan çok, bay bakanın açıklamasında kanımca.

Bakan Tekin; Fransa’nın Ankara Büyük Elçisini çağırmış ve ondan sorunu çözmesini istemiş.

Büyükelçi sorunu en kısa zamanda çözme sözünü vermiş, bu söze karşın, yedi sekiz ay geçmiş, sorun çözülmemiş

Yaptığı açıklamaya eklemiş:

“Büyükelçiyi davet ettik, geldi, ilk fırsatta çözeceğiz dedi. Üzerinden 7-8 ay geçti, hâlâ lütfedip bizi muhatap almıyorlar. Bizim literatürümüze göre burada eğitim vermek istiyorsanız, bizim koşullarımıza göre hareket edeceksiniz. Gelin bu okulları meşru hale getirelim. Bunun karşılığında da sizden biz de Fransa’daki Türk vatandaşları için bazı taleplerimiz olacak. Sen benim oradaki vatandaşlarımızın taleplerini reddet, Türkçe, Türk kültürü derslerini engelle, burada kafana göre hareket et!”

Jeton da tam burada düşmüş görünüyor.

Türkiye’nin dışında yaşayan yurttaşlarımızın çocuklarının anadillerini öğrenmeleri salt Fransa’da engellenmiş gibi sanki!

Hollanda yıllar önce engelledi bu dersleri. Almanya engellemedi belki ama; engellemekten beter etti. Danimarka’da; Belçika’da, İsveç’te de durum Fransa’dan farklı değil…

İçinde yaşadığımız için, 1977’den 2012’ye değin, Almanya’da bu dersleri veren bir öğretmen olduğum için, o yıldan bu yıla, 2024’e değin, bu konuda söyleye, yaza, dilimizde tüy bittiği, parmaklarımızda güç kalmadığı için biliyoruz.

O yıldan bu yana Türkiye’nin çocuklarımızı, onların anne babalarını, bu dersleri veren öğretmenleri yalnız bıraktığı, saldım çayıra, mevlam kayıra siyaseti yürüttüğü için biliyoruz.

Yıllar önce Almanya’nın İçişleri Bakanı bu alanda izlenen siyaseti asimilasyon siyaseti olduğunu ve bunun doğru bir siyaset olduğunu açıkladı.

Günaydın bakan bey!

Sabahlar oldu…

Tren mi?

O çoktan kaçtı sizin ve sizden öncekilerin aymazlıklarınız yüzünden…

Paris’ten heyet gelecekmiş…

Miş! Miş! Miş!

Etiniz budunuz kadardır.

Sizinkisi avara kasnak…

Inal

En az 10 karakter gerekli
Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.


HIZLI YORUM YAP