YAVAŞ  HAYAT

ABONE OL
11:26 - 23/10/2020 11:26
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Hayat Korona virüs krizi ile birdenbire durma noktasına geldi. Çok hızlı giden araba birden durdurulursa takla atar ve kaza yapar.

Ülkeler can kurtarmayı ilk sıraya alınca, ekonomi takla attı. Kaza neticesinde hayatta kalan insanın, ekonomide yaşam güvencesine ihtiyaç duyduğu anlaşıldı.

Sinema, tiyatro, restoran, toplantı ve panel yapılmadı. Devletleri idare edenler, yavaş hayatı adım adım canlandırmak istiyor.

Bilhassa serbest işlerde çalışanlar maddi yönden çok zor duruma düştü. Önce can derken, ekonomik durum öne çıktı.

Filozof, öncü düşünürler, sosyal bilim insanları hayatın yavaş Yeni Normal Hayata dönmesini, krizi bir şans olarak ders çıkarılmasını istiyor.

Almanya tüm gezegeni örnek olacak şekilde, vatandaşlarını ekonomik dar durumdan kurtarmak için milyarlar dağıtarak destek olmaya çalışıyor.

Virüs bütün insanları eşitledi, aynı derecede bulaşıyor. Ama yaptığı hasar aynı değil. Zaten başka hastalığı olan yaşlılarda ölümcül oluyor. Herkes virüsü taşıyor, bulaştırıyor, fakat bağışıklığı sağlam olanlar hayatta kalıyor.

Aşı veya tedavi için ilâç bulunmasında giden yol çok yavaş ilerliyor. İnsanın ruhunda çekilmez bir huzursuzluk uyarıyor. Şehirlerde sokakların ürküten sessizliği gençlerde isyana sebep oldu. Bu nedenle Korona virüsüne karşı alınan önlemlere karşı sokak gösterisi yapmayan ülke kalmadı.

Amerika’da başlayan, ırkçılığa karşı organize edilen gösteriler tüm gezegene ulaştı. Pandemi ile ırkçılığın yıllarca yaptığı zararlar ortaya çıktı. Zira pastadan pay almayanlar siyahlar olduğu için en fazla işsiz kalan ve ölenler onlar.

Amerika’da başlayan gösteriler gezegene yayıldı, çünkü ayrımcılık, adaletin eşit dağıtılmaması, aynı ülkede ötekileştirme virüsünün Korona virüsünden daha az etkili olmadığı ortaya çıktı. Tüm ülkelere aynayı kendine tut, senin ülkende kim, hangi azınlık grubu ötekileştiriliyor, diye soru yönetiyor bu gösteriler.

Evde kalıp, yavaş giden hayatta hasret kalınan sosyal yaşam özlendi. Ebeveynler çocuk ve torunlarına sarılamadı. Fiziki mesafe iletişimi zorlaştırdı. Adı üstünde maske takma hayatı daha yavaşlatıyor. Yüz hat ve mimik olmadan iletişim noksan veya yanıltıcı oluyor. Karşımdaki insanın gözleri güler gibi, fakat bu gerçek mi, bunu yüzünü görürsek anlıyoruz.

Yavaş hayatımda en fazla zamanı televizyon karşısında geçiriyorum. Oturma odamıza giren oyunculara hayretle bakıyor, imreniyorum.

Yıllar önce Fethiye, Şövalye adasında tanıdığım bir rejisör, göreceksiniz Türk filmleri çok ilerleyecek, dünya izleyecek. Çok iyi yetişen bir sanatçı nesli geliyor, demişti. Gerçekten NETFLIX’de izlediğim dizilerde, bunu görüyorum. Çok başarılı oyuncular var.

Yavaş giden hayatımızda videolu toplantılar, tartışmalar çok önemli bir yer aldı. Korolar bile video internet aracılığıyla yürütülüyor. İki insan yanyana konuşmadan nefes alırken bir buçuk, konuşursa iki, şarkı söylerse dört, bağırırsa altı metre fiziki mesafe virüsün bulaşmasını önlüyor.

İçimizdeki korkuya, huzursuzluğa katlanır hale getiriyorlar. Politikacıların yaptığı hataları, kötü niyetli insanların toplumda açtığı yaraları sanatçılar tedavi ediyor. Onlara sahip çıkılmalı, yardım ve destek yalnız devletten beklenmemelidir.

Virologlar, doktorlar uzman olarak kesin bir tedavi yöntemi söyleyince, geri kalan toplum üyeleri bir veya iki hafta geleceklerini planlayamıyorlar. Sabır ve umut etmekten başka çare kalmıyor. İşte bu durumda hayat çok yavaş yol alıyor. Bu sessizlik, ıssızlık ruhsal huzursuzluk yaratıyor.

Sokak gösterileri devam edecek. Önemli olan, şiddet uygulayarak bu barışçıl gösterileri bozanlara karşı, göstericileri devletler polisleriyle koruyabilir.

Sabır ve umut duyguları uyandırır, enerji toplamasını sağlar. Toplanan enerji kuvvete dönüşür. Hayvanlar aleminden ders almak bu yavaş giden dönemde insan ruh sağlığına çok iyi gelecektir. Şehirlerde trafik akışını sağlamada karıncaların yaşamından örnek alındığı bilinir. Hijyen, temizlik, izole etme, pandemide karantina ve hastaya yardım etme kurallarını karıncaların da aynen uyguladığını yeni öğrendim.

Öğrenmenin yaşı yoktur.

Sağlıkla kalın!

İlter Gözkaya-Holzhey

 

 

 

 

 

 

Inal

    En az 10 karakter gerekli
    Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.