HER AĞZINI AÇAN DEMOKRASİ DİYOR AMA..!

ABONE OL
11:54 - 23/10/2020 11:54
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

 Evet..! 21.ci yüzyılın en moda lafı DEMOKRASİ… Ne anlama geliyor bu sözcük..? Bilmem..! Zaten bilen de kullanıyor, bilmeyen de. Onun için, benim bu sözcüğün ne anlama geldiğini bilmeme gerek yok. Her ağzımı açtığımda ve her konuda Demokrasi dememden daha doğal ne olabilir ki..?

Hele bir de “İleri Demokrasi” kavramı var ki, cazibesinden geçilmiyor..! Her duyduğumda veya okuduğumda aklıma hep ” Geri Demokrasi ” veya ” Orta Halli Demokrasi ” gibi kıyaslamalar geliyor… Acaba nasıl şeyler bunlar..? Tabii; kıpkızıl bir faşizme, toplumları duvarlar içine hapsedip, duvarın öbür tarafına geçmek isteyen kendi insanlarını sırtından vurup öldüren bir sisteme kalkıp da ” Demokratik Alman Cumhuriyeti ” derseniz olacağı buydu..!
Duvarın batısı ” Federal Alman Cumhuriyeti ” yani demokratik falan değil..! Sadece kapitalist ve emperyalist .! Yani öcü..! Aynı ” Demokratik İslam Cumhuriyeti ” gibi. Hem en katı dini kurallarla ülkeyi yöneteceksin, hem de adın Demokratik olacak..!
İşte 20.ci yüzyılda kavramlar böyle çarpıtıldı ve içleri boşaltıldı. Âmâ bütün bunlar 20.ci yüzyılda kaldı.. 21.ci yüzyıldan 11 yıl kullanmış olmamıza rağmen, hala aklımız bir önceki yüzyılın kavram kargaşasında kalmış demek ki..! Oysa ki; bu yüzyılın daha ilk 11 yılında ne teknolojik gelişmeler yaşadı şu yaşlı dünyamız ve birkaç yıl içinde acaba daha ne harikalar yaşayacağız..? Ama biz kalkıp da, o eski ve içi boşaltılmış kavramları mıncıklamaya devam edersek, çok vakit kaybeder ve gülünç duruma düşeriz… Ve zaten o durumdayız..!
Hem de öylesine Demokrasi aşıklısıyız ki, şu andaki durum, yapılması gereken bir dizi işlem, değişmesi gereken yasalar falan bizi kesmez, illa da ” İleri Demokrasi ” isteriz. Bunun için de, ” mutlaka yeni Anayasa gerekli ” der dururuz. Ve işin garibi, kendimiz başta olmak üzere, halkı da buna inandırırız..
Yeni anayasa sayesinde seçim barajı mı düşecek, siyasi partiler yasası mı değişecek..? Yoksa; başta kadınlarımıza uygulanan aile içi şiddet mi önlenecek, töre cinayetleri mi son bulacak, ağalık ve şıhlık dönemi mi tarihe karışacak, milletvekillerinin dokunulmazlığı, sadece kürsü dokunulmazlığına mı indirgenecek, başta üniversite sınavları olmak üzere, eğitim sistemindeki bir dizi çarpıklıklar mı düzelecek, gelir dağılımındaki anormal dengesizlikler mi giderilecek, her yıl ortalama 5.000 cana ve muazzam bir milli servete mal olan trafik terörü mü sona erecek, yoksa dağdaki terör örgütü mü kendini tasfiye edecek..?
Yukarıda, ilk akla gelen ve bir çırpıda saydıklarımız ve daha bir sürü, toplumun önünü açacak, daha özgür ve demokratik bir hayat tarzını güvence altına alacak işlemlerin hepsi, yasalarla halledilecek konular. Yapan var mı, bu yasaları değiştiren ya da çıkartan var mı..? Dokuz yıldır, yakın tarihin en güçlü hükümeti ve meclis çoğunluğu ile iktidarda olan bir partinin, bunları neden şimdiye kadar yapmadığını veya geçmişi bir tarafa bırakalım, şimdi neden kolları sıvayıp yapacağı yerde, ” İleri Demokrasi ” adına, illa ki ” Yeni Anayasa ” ısrarı, bir diğer değimi ile inadını anlayabilmek mümkün mü..?
Bütün bunların yapılabilmesi için, 1982 Anayasasında önleyici hükümler mi var..? TBMM’deki büyük çoğunluğu bir tarafa bırakalım, bu yasaların çıkartılmasına muhalefet mi itiraz ediyor..?
Bir dizi isim değişikliğinden sonra yapılması düşünülen girişim de ” Demokratik Açılım ” oldu… Siz böyle Demokratik olarak açılırsanız, açılım yaptığınızı iddia ettiğiniz insanlar da ” Demokratik Özerklik ” isterler.. Eee..! Her ağzınızı açtığınızda Demokrasi demiyor musunuz..? Onlar da; Özerklik diyeceği yerde, sizi kendilerine örnek alarak ve son modaya uyarak, Demokratik Özerklik dediler diye neden kızıyorsunuz..? Buyurun size Demokrasi..!
Adım, adım bu bozuklukları, çarpıklıkları düzelterek ” İleri Demokrasi “ye ulaşmak mı akılcıdır, yoksa ne olduğunu kimseciklere tam olarak açıklayamadığınız, ya da şimdilik açıklamak istemediğiniz ” Yeni Anayasa ” dan işe başlamak mı..?
Değişe, değişe başı dönmüş olan 1982 Anayasasının da 26 maddesi, daha bir yıl önce değiştirildi… Geriye ne kaldı ki..?
Geriye kalanı ” Şimdilik ” kimse söylemek istemiyor veya çekiniyor ama biz yazalım..! Geriye kalan ” Değiştirilmesi Teklif Dahi Edilemez ” denilen maddeler..! Peki..! Bunlara dokunmaya kalkarsanız karşınızda kimi bulur veya bulabilirsiniz..? TSK’yı..! O halde, önce bu engelin kaldırılması gerek..! İşte; yaratılan ortamda, yürütülen TSK aleyhtarlığı, hatta düşmanlığının nedeni bu..!
Bütün bu olanlara itiraz eden mi var..? Onun da kolayı var..!
Al eline boş bir kova, doldur içine biraz toprak, dök üstüne bir miktar su, olsun sana çamur..! Kim çıkarsa karşına, at üstüne bir avuç çamur..! Kendi kalmazsa, izi kalır..!
Aman, kovanın üstüne Ergenekon yazmayı unutmayın..!
Kalın sağlıcakla efendim…
M. Deniz Olcayto   

Inal

    En az 10 karakter gerekli
    Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.