0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Didim’de beş haftalık tatilimde çok iyi deneyimler kazandım. Hemen hemen her şey güzel geçti. Ağustos ayı sonu Eylül ayı emekliler için en verimli zaman olsa gerek.

Bayram tatilinde plajların kapasiteye göre çok kalabalık olduğu, denizde kulaç atmaya dahi yer olmadığını yazlık sahibi komşulardan duydum.

Didim gibi turistik ilçeler nüfusa kayıtlı olanların sayısına göre devletten yardım, destek alıyor. Her ne kadar Büyükşehir Aydın yardım etse de Yaz’ın iki yüz yerli yabancı turiste hizmet yeterli gelmiyor.

Vardığım gecede dolmuşta küçük bir İngiliz çocuk ayağa kalkarak, bana oturmam için yer verdi. Bu tavır tüm tatil boyunca devam etti. Gençler, çocuklar dikkatle takip ediyor, yaşlılara saygı sevgi gösteriliyor.

Berlin’de de tren ve otobüslerde yaşadığım sessizlik, yolcuların kitabını gazetesini okuması yerine birbiriyle konuşuyor. Yurtdışında yaşayan vatandaş olarak konuşulan konuları dinlemek oldukça ilginç geldi. İstanbul, İzmir ve Ankaralı konuklar Belediye Başkanlarının hizmetinden memnun olduklarını anlatıyorlardı. Didim Belediye Başkanı Ahmet Deniz Atabay ve yönetimi hakkında da hep olumlu yorumlar dinledim.

Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’nun altmışbeş üstü emeklilere tahsis ettiği dolmuşlar çok rahat. Emekliler sarı civciv diye adlandırmışlar. Herkes birbirine saygılı davranıyordu.

Yeşilkent sahil sitesine ulaşınca, adına yakışır şekilde bu dünyanın cenneti hissini veriyor. Şehirden köye varma gibi bir duygu.

Çocukluğum köyde geçtiğinden olsa gerek, site komşuluk ilişkileri hayli iyi etki bıraktı.

Devlet ve belediye dairelerinde bekletilmeden işlerim yerine getirildi. Evde onarımla uğraştıktan sonra geç müracaat ettiğim halde, kimliğim Nüfus İşleri Dairesi’nden üç gün içinde eve getirildi. Eşim Lothar, Almanya’da böyle bir hizmet bulamazsın deyince, komşularla birlikte gurur duyduk.

Yaşam prensibim Berlin’de olan iyi şeyleri Didim’e, Didim’de olan güzellikleri olumlu şeyleri Berlin’e getirmek oldu.

En fazla duyduğum şikâyet ekonomi pahalılık, halk ucuz ekmek, ucuz et kuyruğunda bekliyor. Kendince yaşam mücadelesi veriyor. Berlin’de her yerde rastladığım dilenci, orada yoktu.

Resmî dairelerde, restoranlarda konuşan insanlara rastlanıyor. Hiçbir yerde okunacak bir dergi, gazete görmedim. Sorduğum zamanda şaşırdıklarına şahit oldum. Berlin’de her yerde okunacak güncel dergi ve gazete bulunur.

Çocuklarıyla bekleyen genç anne babalar oldukça zorluk çekiyorlardı. Berlin’de alıştığımız çocuklara oyun köşesi düzenleme hiç akla gelmemiş, düşünülmemiş.

Didim Belediyesi çok sayıda etkinlik gerçekleştirdi. Hepsine katılmak mümkün değildi. Atatürk Düşünce Derneği’nin organize ettiği Mahşerin Dört Atlısı tiyatro gösterisi güldürmeden ziyade, bilhassa Yurtdışı Türklerin sinirine dokundu. Bir oyuncunun adı Almancı olarak geçtiği gibi, oyuncunun rolüde hor görme, küçük düşürme amacı güdüyordu. Yarı arayı zor bekledik, harcanan zamana yazık oldu.

Cep telefonu Berlin’de özel hayatta aile, yakın akraba ve dost için kullanılır. Türkiye’de resmî dairelerce kullanılmasını hayli yadırgadım. Her işlem cebe gönderiliyor. Kâğıt tasarrufu yapılıyor. Almanya’da imzâ atlığımız her yazının kopyası elimize verilir. En çok kâğıt harcayan ülkeler arasında olması doğal bu durumda.

Duyuma göre Yeşilkent sahil sitesinde bir yılda on ev satılmış, alanların dokuzu Yurtdışı Türkler. Ön yargılı kalıplaşmış söylemlere rastlanıyor. Genellemeden kaçacak etkinliklere, kaynaşmaya ihtiyaç var.

Benim sitede gördüğümü bütünüyle Didim’de duyar oldum. Bu nedenle iyi bir organize Didim’e hizmet ve fayda getirir. Yurtdışı Türkleri Didim’de iyi organize olmalı, öğrencilere Yaz tatillerinde Türkçe dersleri verilmelidir.

Didim’de tatilini geçiren, Türkiye izlenimleriyle Avrupa’ya dönüyor. Bu nedenle belediyeler programlarını buna göre hazırlamalıdır. Bu öneri diğer tatil yöreleri için de geçerli.

Site görevlisinin bizi transfer dolmuşun geçtiği otogara getirmesiyle başlayan geri dönüş yolculuğu, İzmir Adnan Menderes Havaalanı’na ulaştı. Çok iyi geçen yolculuk ve tatilimizde karşılaştığım bütün iyi insanlara görevlilere teşekkürüm sonsuzdur.

Berlin-Tegel Havaalanı’nda sorunlar başladı. Uzun zaman bavul bekledik, yağmur yağıyordu. Duran bir uçağın kanadı altında durmamıza dahi izin verilmedi. Kuralların aşırı derecede uygulandığı ülkeye geldiğimiz belli oluyordu. İş sonu saatinde trafikte durma halinde kalan taksileri beklemek zorunda kaldık. Eşim dahil, bazı yolcular şimdiye kadar tekrar İzmir’e varırdık, diye şikâyet ettiler.

Bazı yaşlılar Alzheimer olmadan veda partisi yapıyorlar. Ben de kendimizi unutmadan hoşça kalın yolculuğu yapmış gibi hissettim.

Sağlıkla kalın!

İlter Gözkaya-Holzhey