Hiç olmadı böylesi…
Toplum, tarihin en kırılgan dönemlerinden birinden geçerken; birleştirici değil, ayrıştırıcı söylemlerle daha da savruluyor. Oysa ülkenin ihtiyacı olan şey; kavga, kin, nefret değil… Şefkatli, adil, vicdanlı bir liderlik.
Ne zaman bir ülkenin yöneticileri toplumun hassas damarlarıyla oynamaya başlarsa, o zaman yaralar derinleşir. Bugün de tam olarak böyle bir dönemden geçiyoruz. İnsanlar endişeli, umutsuz ve yorgun. Yaşam sevinci yerini kaygıya bırakmış; umut ise karanlık bulutların ardına gizlenmiş durumda.
Eğitim deseniz… Yıllardır “sistem değişecek, kalite artacak” söylemleriyle oyalandık. Üniversitelerimizin köklerine inen bilim damarları kurutulurken, üstünlük taslayan bir anlayışla “biz en iyisini biliriz” diyen yöneticiler, eğitimdeki çöküşe gözlerini kapatıyor. Gençler hayal kurmak yerine ülkeden gitmenin yollarını arıyor.
Ama tam da böylesi bir dönemde…
…
Bir yürek sesi duyuldu Manisa’dan. Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek, bir elektrik meselesi üzerinden halkın vicdanında büyük bir karşılık buldu. Sessizliğe ses, umutsuzluğa umut oldu. Yönetici olmanın sadece makamda oturmak değil, halkın derdiyle dertlenmek olduğunu gösterdi.
Ve daha da anlamlısı…
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in, çok yakın bir arkadaşının vefatında ailesinin yanında duruşu, siyasetin ötesine geçen bir insanlık örneğiydi. Dünyada pek az liderin yapabileceğini yaptı; vefa borcunu, kalpten gelen bir sadakatle ödedi. Belki de siyasetin en insani yüzünü tüm çıplaklığıyla ortaya koydu.
İşte bu, gerçek liderliktir. Makamdan değil, halktan gelen, oy için değil vicdan için yapılan bir duruştur bu.
Toplumun buna ihtiyacı var.
Kucaklanmaya, dinlenmeye, anlaşılmaya…
Artık kimsenin düşmanlığa, ötekileştirmeye, nefret diline tahammülü yok. Çünkü bu halk daha iyisini hak ediyor. Çünkü bu toprakların çocukları, sevgiyle büyümeyi, adaletle yönetilmeyi hak ediyor.
Bugün artık sorumluluğumuz büyük:
Birbirimize sarılmak, farklılıklarımızla birlikte yaşamanın yollarını bulmak zorundayız.
Birlik içinde, umutla, sevgiyle…
Ve biliyoruz ki, halkın kalbini kazanamayan hiç kimse gerçek anlamda lider olamaz.
…
Unutmayalım:
“Bir elin nesi var, iki elin sesi var.”
Çünkü bu ülke, birlik oldukça güzelleşir, büyür ve iyileşir.
“Gerçek lider, halkı susunca değil, halkı konuşunca büyür.”
Yazan: Temel IŞIK / ha-ber.com
ALMANYA
2 saat önceASYA
3 saat önceASYA
3 saat önceGÜNCEL
3 saat önceGÜNCEL
3 saat önceGÜNCEL
3 saat önceGÜNCEL
13 saat önce