Dünden devam ediyoruz… Kumulların, plajların ve fundalıkların hakim olduğu Sylt adasında tatildeyiz… Almanya’nın en kuzeyinde Danimarka yakınında… Time dergisi geçen yıl dünyada ‘En İyi 50 Yer‘ arasında burasını da göstermiş… Plaj, doğa ve restoranlar Sylt’in dünyanın en iyi 50 yerinden biri olmasının ana nedenleriymiş. Sübjektif bir değerlendirme mi acaba…
Saatlerce süren uzun yürüyüşler, özellikle sabahın erken saatlerinde veya akşam saatlerinde harika bir deneyim… Cesur numaralarını sergileyen sörfçüleri izlemek de ayrı bir güzellik… Bu sörfçülerden biri de Sylt adasında doğan, adanın yerlisi Melek Toraman…
Ailesi Almanya’ya gelen ilk nesilden… Erzincanlı… O dönemler de aynen bugünkü gibi adada turizm sektöründe işgücüne ihtiyaç varmış… Babasına da Sylt adasında iş çıkmış… O da Erzincan’dan kalkıp gelmiş… Daha sonra 1972’de Melek doğmuş…
Liseyi burada bitirmiş. 1995’te Floransa Accademia Italiana tasarım bölümünden mezun olmuş. Sylt, Floransa, Alaçatı üçgeninde yaşayan bir sanatçı… Westerland sahilindeki bir galeride tanıştık. “Galerie am Meer”de çalışmalarından bir eserlerinden seçki sergiliyordu…
Melek Toraman, Alaçatı’da ilk kişisel sergisini açmasıyla resimleri birçok koleksiyoner ve galerinin ilgisini çekmiş. Eserleri, yurt içi ve yurt dışındaki özel koleksiyonlarda yer alan sanatçı Almanya ve İtalya’da karma sergilere katılıyor, kişisel sergiler açıyormuş.
Almanya adına yarışan bir sörfçü… 500 metre mesafe üzerinde 45,72 knot (84,673 km/saat) skorla Almanya hız rekoruna sahip… Sörf tutkusu sayesinde Alaçatı’yı keşfetmiş… Eserlerinde dalgaların ve rüzgarın ilhamı ve renklere canlılık ve ivme kazandıran spatula tekniğini de görmek mümkün…
Sohbetimizde ‚‘Renklerin gücünü seviyorum. başkalarının ruhuna dokunmak sevgidir. Yaptığınızı paylaşmak mutluluktur. Sanatımla hepimizin farklı renklere sahip olduğumuzu ama kalplerimizde hepimizin aynı ışığa sahip olduğunu gösteriyorum…‘ diyordu…
Sylt’e artık veda ediyoruz… Ahoi (Ahoy) diyoruz… Bilmeyenler için ‘Ahoy‘ Denizci selamıdır, hem selamlarken hem de veda ederken kullanılır. Sylt plajının eşsiz güzelliği… Heyecanlı gelgit olayı… nadir midye ve salyangoz kabukları, ilginç çakıl taşları…
Sakin saatlerde örneğin en güney ucu Hörnum’da yürüyüşte, dinlenen bir fok, veya uyuyan bir grup kuşla da karşılaşmak mümkün… Kendinizi koşuşturmacadan biraz daha uzakta hissetmek, dinlenmek veya enerjinizi depolamak için bolca huzur ve sessizlik… Sylt’te acelesi olan tek şey rüzgar…
Adanın bir iki önyargıyı da beraberinde taşıdığını herkes biliyor. Çok paranız olması gerektiğini söylüyorlar… Çok açık bir şekilde söylemem gerekiyor… Evet gerekiyor ama öyle abartıldığı gibi değil… Sylt başarısının reçetesi ne acaba ?
İster uzun süredir Sylt hayranı olun, ister Sylt’e yeni başlayan biri, ister Sylt tatilcisi, ya da Sylt’i küçümseyen biri olun – sanırım herkes burada yeni, heyecan verici, şaşırtıcı, veya tanıdık bir şeyler keşfedebilir.
Tekrar Ahoi Sylt diyoruz eşimle… 22 Şubat’a kadar…Çünkü 22 Şubat’ta büyük şenlik ateşleriyle kışın bitişi kutlanacak… Sylt adasındaki Biike meşale ateşlerinin yüzyıllar öncesine dayanan uzun bir geçmişi var. Kökeni 16. Yüzyıl‘a kadar iniyor.
AVRUPA
Az önceALMANYA
Az önceGÜNCEL
Az önceALMANYA
52 dakika önceALMANYA
12 saat önceALMANYA
13 saat önceALMANYA
14 saat önce