0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Önümüz Kurban Bayramı. Dünden itibaren Türkiye’de büyük kentlerde kurban pazarları kurulmaya başladı. İnançlı halkımız olanakları elverdiği ölçüde bu geleneğin gereğini yerine getirecek ve çoğunluğu küçükbaş olmak üzere bu yıl da kurban kesecek. Söylentiler o ki, Türkiye’den Irak’a çok sayıda kaçak hayvan gittiği için kurbanlık küçük ve büyükbaş hayvan fiyatları bu yıl geçen yıla oranla oldukça yüksek. Fakat pahalılık kurban kesilmesini engellemeyecek. Halkımızın dini inançları ve geleneğe bağlılığı güçlü.

Kurban kesmenin temelinde hayır yapmak yatıyor. Asıl amaç bu. Kurban edilen hayvanın tümünü kendi ihtiyacı için ayıranın bu ibadeti yerine getirmiş olarak sayılması mümkün değil. O halde kurban kesimi bir hayır vesilesi olmalı, yoksa “et tüketme bayramı” haline sokulmamalı.

Bazı kuruluşlarımız son yıllarda “vekâletle kurban kesilmesine” yardımcı olarak kesilen kurbanın doğrudan hayır için kullanılmasına yardımcı oluyorlar. Bu hizmetin soyut bir hayır şeklinde değil de gerçekten ihtiyaç duyanlara yönelik olması gerekmekte. Başka bir deyişle, vekâletle kurban kestirirken ne için ve hangi ihtiyaç sahiplerine gittiği, nasıl kullanıldığı ve gerekli prosedüre uyulup uyulmadığına bakılması gerekir. Yoksa “ben hayır işleyeceğim, siz bana kurbanınızı verin, gerisine karışmayın” şeklindeki yaklaşım doğrusu bende güven oluşturmuyor.

Vekâletle kurban kesimini bir hizmet ve hayır işleme vesilesi olarak sunan kuruluşlarımızdan biri de TSK Mehmetçik Vakfı. Yıllardan beri halkımızın bağışlarını kabul ederek bunları askerlik görevini sürdürdüğü sırada hangi nedenle olursa olsun şehit düşen er ve erbaşların ailelerinin, gazi olan Mehmetçiklerin bizzat kendilerinin ve yakınlarının ihtiyaçlarını karşılamakta olan Mehmetçik Vakfı, toplumsal dayanışmanın çok güzel bir örneğini ciddi ve ilkeli çalışması ile vermekte. Tüm yurttan ve yurtdışından vatandaşlarımız her yıl noter ve din görevlisi huzurunda kesilen ve derhal kesme tutanağı ve sertifikası kendilerine gönderilen kurbanlarını Mehmetçik Vakfı’na, dolayısıyla kahraman Mehmetçiğe bağışlıyorlar.

Türk insanı kendisine sorulduğunda tüm kurumlar içinde en itibarlı olarak Cumhuriyeti kuran Türk ordusunu sayıyor. Türk Silahlı Kuvvetlerine duyulan güvenin oranı yüzde doksanlarda. Bu güven ve itibarın nedeni, Atatürk’ün ordusunun halkın içinden çıkmış olması, her geçen gün artan gücü ve ciddiyetle Cumhuriyet değerlerine bağlı olmasıdır. Aynı ciddiyetin tüm alanlardaki faaliyetlerine de yansımış olması pek doğaldır. Mağdur olan askerlerimize ve yakınlarına yardım elini uzatması için kurulan Mehmetçik Vakfı da, sivil bir kuruluş olmasına karşın aynı ciddiyet ve titizlikle hayırlı çalışmalarına devam ediyor. Ben de bu yıl vekâletle kurban kestirecek vatandaşlarımızın kurbanlarını Mehmetçik Vakfı aracılığıyla bağışlamalarını ve böylece kahramanlarımıza yardım ellerini uzatmalarını tavsiye ediyorum.

Güzel bir hafta dileğiyle.

Dr. O. Can Ünver