ALMANYA SEÇİMLERİ (3)

ABONE OL
11:53 - 23/10/2020 11:53
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Bu hafta iktidardaki koalisyonun büyük ortağı Hıristiyan Birlik Partilerini mercek altına alıyoruz.

Ama önce kısa bir güncel değerlendirme ile başlayalım.

SPD ile yaptığı Büyük Koalisyon’dan sonra FDP ile ortaklığa giden Angela Merkel’in başbakanlığındaki iktidar bugüne kadar yapılan kamuoyu yoklamalarında 22 Eylül’deki seçimlerinin de favorisi gibi görülüyor.
Bunun için FDP’nin % 5 barajını aşması gerekiyor.

Bu da CDU/CSU seçmenlerinin bir kısmının iki adet olan oylarından birini FDP’ye vermeleri ile mümkün olabilecek.

4 Eylül 2013 itibariyle Allensbach Enstitüsü’nün yayınladığı kamuoyu yoklamasında CDU/CSU % 40, SPD % 25, Yeşiller % 12,5, FDP % 6,Sol Parti, % 7,5, Korsanlar % 2,5, Almanya için Alternatif, % 3 ve diğerleri % 3 olarak görülmekte.

Gelelim Şansölye Angela Merkel’in başındaki CDU/CSU-FDP koalisyonunun performansına.

Hiç kuşkusuz Angela Merkel karizmasını kanıtlamış bir lider.

2008 dünya krizinden sonra Almanya’nın da birçok Avrupa ülkesine kıyasla fazla bir zarar görmediği bilinen bir gerçek.

CDU/CSU partileri SPD/Yeşiller koalisyonunun sona ermesinden bu yana Almanya’da işsizliğin yarı yarıya azaldığını, Avro’nun sağlamlığını koruduğunu ve ekonominin de iyi gittiğini ileri sürüyorlar.

Hıristiyan Birlik Partileri’nin hazırldığı “On Maddelik Programın” içeriği şöyle:

“Avrupa’nın dünyadaki konumu güçlendirilecek ve rekabet gücü arttırılacaktır.

Yeni borçlanma durdurdurulacak, borçlar ödenecek ve geleceğe yatırım yapılacaktır.

Tam istihdam sağlanacak ve toplu sözleşmeli, asgari ücret getirilecektir.

Ekonomik güç arttırılacak, orta sınıf ve girişimciler teşvik edilecektir.

Performans mükâfatlandırılacak, yurttaşların yükü azaltılacaktır.

Refah ve kalkınma güvence altına alınacak, ülkemizin geleceğine yatırım yapılacaktır.

Bilişim olanaklarının kullanımı geliştirilecek, Almanya dijital geleceğe hazırlanacaktır.

Aileler daha çok desteklenecek ve vergilendirmede aile bireylerinin kazançları topluca hesap edilecek, böylece vergi yükünün azalması sağlanacaktır.

Almanya güvenli kılınacaktır.

Yaşanabilir bir vatan, güçlü yerel yönetimler, ödenebilir konut ve kırsal bölgelerde altyapı sağlanacak, kültürel miraskorunacak ve geliştirilecektir.”.

2013 Bundestag seçimleri öncesinde CDU/CSU’nun seçim bildirgesine ve programına baktığımızda öne çıkan konuların ekonomik ve sosyal politika içerikli olduğu görülüyor.

Orta sınıfı güçlendirici ve aileyi odak alan bir politika izleneceğinin vurgulandığı programda iktidara talip olan olası bir SPD-Yeşiller koalisyonunun “sosyal vesayet” politikasına karşı çıkılacağı ve “Hıristiyan dünya görüşünün”esas alınacağı ileri sürülüyor.

Bunun anlamı, sosyal politikaların yasal önlemlerin geliştirilerek güçsüzü koruma amaçlı olmaktan çok serbest piyasa koşullarında yürütüleceği.

Bununla birlikte, SPD’nin öteden beri talep ettiği asgari ücret tartışmasına giren CDU/CSU programı bunun toplu sözleşme yoluyla belirlenmesinin doğru olacağını ifade ediyor ve bu bence de akla yakın bir çözüm yolu.

Sendikaları devre dışı bırakan ve işkolu bazında saptanmayan bir asgari ücret hem tatminkâr olmuyor, hem de demokratik olmayabiliyor.

Ayrıca Türkiye örneğinde olduğu gibi kayıt dışı istihdamı da teşvik edebiliyor.

CDU/CSU dış politika programının odağında daha önce de olduğu gibi güçlü bir Avrupa Birliği var.

Almanya’da yaşayan Türklerle ilgili olarak herhangi bir yeni vaate rastlamadım doğrusu.

Geçtiğimiz günlerde Türkleri Alman vatandaşı olmaya çağıran Angela Merkel ve partisi çifte vatandaşlık gibi artık pek çok ülke için sorun olmaktan çıkmış bir konuda ne hikmetse kesinlikle ödün vermek istemiyor.

Yalnız unutmamalı ki, çifte vatandaş olma yasağı sadece Türkler için geçerli.

Demek ki bu sorun sadece Türklerle ilgili.

Sonu gelmeyen ve bir takım sözde “entegre olmuş” kişileri rol modeli olarak gösteren entegrasyon politikalarının olası bir CDU/CSU-FDP Koalisyonu’nda bundan sonra da izleneceği anlaşılıyor.

Sonraki yazımda Hür Demokrat Parti ile Yeşiller’in programlarını birlikte yorumlamaya çalışacağım.

Dr. O. Can Ünver

Inal

    En az 10 karakter gerekli
    Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.