TÜRKLERİN BABASI

ABONE OL
11:26 - 23/10/2020 11:26
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

History Life tarih dergisi Mayıs ayı sayısında, fikirleri ve ideolojileriyle Dünya tarihini değiştiren on yedi büyük devrimciyi konu olarak yayınladı.

Haberi Facebook sosyal medyada okudum. Sözcü gazetesi haberin ilk kaynağı. İnternet çağında haberler bilgiler çok çabuk dolaşıyor.

Almanya’da yaşıyorum, ama haberi Türkiye’den alıyorum. Dedim ki, ben altmış beş üstü riziko grubundayım, Korona yavaş gel, daha güzel günler var görecek.

Büyük devrimciler listesinde Modern Türkiye’nin Babası Atatürk başlığıyla, altı sayfa Mario Galloni tarafından yazılmış. İtalyancadan Almanya’ya çevrilmiş.

Okur okumaz Atatürk’ün 1937 yılında söylediği şu sözlerini hatırladım:

“Bir zamanlar gelir, beni unutmak veya unutturmak isteyen gayretler belirebilir. Fikirlerimi inkâr edenler ve beni lânetleyenler çıkabilir. Hatta bunlar benim yakın bildiğim ve inandıklarım arasından bile olabilir.

Fakat ektiğimiz tohumlar o kadar özlü ve kuvvetlidir ki, bu fikirler Hint’ten Çin’den, Mısır’dan döner dolaşır, gene gelir feyizli neticeleri kalpleri doldurur.”

Mustafa Kemal Atatürk o zaman kurduğu modern Türkiye’nin yurtdışına Avrupa’ya iş gücü göndereceğini düşünmemişti.

İlkeleri yolunda yürünseydi, işçi gönderilmezdi. Hiç değilse eğitilerek, hazırlanarak gönderilirdi.

Yüzme bilmeyen insanı denize atar gibi, ilk nesil Almanya’ya, sonra diğer Avrupa ülkelerine gönderildi. Avrupa vatandaşlarının istemediği zor, kirli işlerde çalıştılar. İkinci ve sonraki nesiller Avrupa vatandaşı oldu, iyi tahsil yapan gençler çoğaldı. Eşit vatandaşlık hakları isteyince Avrupa varlıklarından haberdar oldu.

Mustafa Kemal Atatürk, modern Türkiye’nin yüzünü Batı’ya çevirirken, yalnız coğrafya olarak değil, bilim ve demokrasi ilkelerini ülkesine layık görmüştü. O, yüksek tahsil yapmak için öğrencileri Avrupa’ya göndermişti.

Hitler Almanya’sından Türkiye’ye sığınan bilim insanlarının bilgi ve deneyimlerinden faydalanarak, Türkiye Cumhuriyeti’ni kurmuştu.

Yukarıda bahsettiğim dergide reformlar sıralamasında kadın hakları için yaptıkları saymakla bitmez.

Evde kaldığımız Corona günlerinde iç dünyamıza seyahat yapıyor, yaşam ölüm arasında düşünmeye bol bol vakit buluyoruz. Bu dünyada var olduğumu aileme, böyle var olduğumu Atatürk ve dava arkadaşlarına borçluyum.

Onun gösterdiği yolda, işçi çocuklarını ilk- ve ortaokulda, ebeveynlerini Yüksek Halk Okulu’nda okuttum.

İşçileri gönderen ülkeye döviz, alan ülkeye iş gücü gerekti. Onlara benim gibi eli kalem tutanlar sahip çıktı, yol gösterdi. Meyvesi, öğrencilerimin tüm zorluklara rağmen, başarıp meslek sahibi olmalarıydı.

Öğretim sistemi, medeni kanun, seçim hakkı, lâik düzen. Kadının var olduğu tüm yenilikler, kadınlara erkeklerle yan yana yürüme izni verdi. Yüzyılların paslı zincirlerini kırdı, Türk kadını okudu, çalıştı, üretti. Ana, öğrenci, başbakan oldu, bütün mesleklere kapı açıldı.

Düşünmediği hiçbir konu kalmamıştı. Elbette önce silah arkadaşları, sonra dava ve düşünce arkadaşlarıyla birlikte başardı. Tek başına ilk adımı atınca teoriler tatbik ediliyordu.

İlk Türkiye güzellik yarışması Cumhuriyet Gazetesi desteğiyle 1929 yılında başlamıştı.

Dünya güzellik yarışmasına 1930 yılından itibaren katılmıştı. Türkiye güzeli Keriman Halis Dünya güzellik Kraliçesi olarak 1932 yılında seçildi. 28 ülke katıldı, ama 27 bayrak vardı. Keriman Türk bayrağını gece kendi dikmişti. Final yarışmaya Alman güzeli ile katılmıştı. Seçilmesi Avrupa’da hayret uyandırmış, Türkiye’de ise bayram sevinci yaratmıştı. Üstün Alman ırk ideolojisinin başladığı yılda. Bir yıl sonra Almanya Avrupa’yı cehenneme çeviren İkinci Dünya Harbi’ne hazırlanıyor.

Aynı yılda davet üzerine Türkiye, Milletler Cemiyeti’ne üye oluyor. Hafız Yaşar Bey ilk defa Türkçe Kuran okudu. Birinci Türk Tarih Kongresi toplandı. Türk Dil Kurumu kuruldu. Uluslararası ölçü birimleri kabul edildi. Bölge tiyatroları kuruldu. İlk otomobil ve yüzme yarışları düzenlendi. Muhsin Ertuğrul’un Bir Millet Uyanıyor, filmi gösterime girdi. Mustafa Kemal’in Ankara’ya gelişi ilk kez törenle kutlandı.

Şekilde ve kıyafette başarıyla gençler ve kadınlar yetinmemeli. Asıl başarılı olunması gereken saha, nur, irfan- ve gerçek fazilet ile kendilerini göstermelidir.

Keriman Halis’e 1934 yılında Soyadı Kanunu çıkınca, kraliçe anlamına gelen ECE adını Atatürk vermiştir.

Yolumuz bilim yoludur. Atamız çok okumasaydı başardıklarını başaramazdı.

Bilim yolundan ayrılmayın.

Hoşça kalın!

İlter Gözkaya-Holzhey

eMail: [email protected]

Kaynaklar:

Sınan Meydan, Panzehir, Gerçeğe Çağrı, sayfa 377-393,

İnkilâp Yayınevi, İstanbul 2016

ISBN: 978-975-10-3641-4

Mario Galloni, Die großen Revolutionäre, Atatürk, der Gründer der modernen Türkei, Sayfa_ 70 – 75, Dergi: History Life, 05/2020, BPA Media, Hannover              

 

 

Inal

    En az 10 karakter gerekli
    Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.