0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

CHP eski Milletvekili Fikri Sağlar, “Türbanlı bir hâkimin karşısına çıktığım zaman adaleti yerine getireceği konusunda kuşkum var” dedi.

Sizce de kuşku duyulmalı mı?

Cemaat mensuplarının orduya ve Millete kurduğu kumpasları ne çabuk unuttunuz. Soru çalacak, öğrencileri okullara yerleştireceksiniz. Sonra bunlara hak etmediği diplomaları verip, yüz binlercesini mezun edeceksiniz. Haksız yere okul kazanıp, haksız yere mezun edilenleri başkalarının hakkını gasp edip memur yapacaksınız. Bu kadar haksızlığın sonucunda, adalet bekleyeceksiniz. Bu ne yaman çelişki. Yüzbinlerce insan din uğruna doğrularından vaz geçmedi mi bu Memlekette. Hırsızlığa, haksızlığa göz yumulmadı mı? Tövbe kapısı açık diye her türlü hırsızlığı yapanları görmedik mi?

Ahlaklı, vicdanlı ve eğitimli bir nesle güvenebilirim fakat sırf türbanlı diye bir hâkime teslim olmak bana da uymaz. Hele hele türbanlı ablaların, sakallı abilerin orduya bile “tecavüze “kalkıştığı yakın tarih hafızalarda tazeliğini korurken. Bu hâkimin o mevkie hakkı ile geldiğini kim garanti edebilir. Peki türbansız ya da erkek hakimler hakkı ile gelmişler midir görevlerine? Vicdanı ile anayasaya uyup, gerekirse İslam hukukuna karşı karar verebilecek var ise, onlara sözümüz yok.

Tabi ki birde çalışıp, alın teri ile okuyup türbanlı hâkim olacakları incelemek lazım.

50 yaşında evli bir adam, 10 yaşındaki bir kız çocuğu ile ilişkiye girip kendisine “eş “yapar ise açılan davaya nasıl bakacak bu hanım. Tecavüz desen değil şeriat açısından, “gençler” anlaşarak evlenmiş. Zina desen değil, imam nikahı kıymışlar.

Anayasaya göre gereken cezayı verebilecek misin? Dini kurallara göre giyinip, kul yapısı ile hazırlanan anayasaya uyabilecek misin?

Alkollü bir suçluya hangi gözle bakacaksın. Suçundan dolayı ceza verirken alkolün haram olduğu aklına gelmeyecek mi. İyi hal indirimi ona da olacak mı?

Gayrı Müslim ya da dinsiz bir insana iyi hal indirimi yapabilecek misin Müslüman suçlulara yaptığın gibi.

Her şeyi geçtim, evli bir adamın dördüncü eşi olmaya hazır mısın? Daha 12 yaşına gelmeden, 60 yaşında birisine verselerdi sana sormadan, eşin seni okutup üniversiteye gönderir miydi acaba.

Ya da küçük kızını bir ihtiyara isteseler, tepkin olmayacak mı?

Hırsızın elini mi keseceksin, yoksa anayasaya mı bakacaksın.

Akşam evde bu çelişkilerle nasıl uyuyacaksın.

Bunun arkasından dört eş hakkını da savunman lazım.

Evlilikte yaş sınırı kaldırılsın mı?

Katili mağdur tarafın bir akrabası öldürebilir mi.

Kırbaç cezası verilsin bazı suçlara diyebilir misin?

Kısacası nereye kadar zorlayacaksınız, şeriata geçmeyi gözünüz kesiyor mu?

Hadi hepsini geçtik diyelim, türbanlı bir bayanın hâkim olması caiz midir?

Girin internet sayfasına, yazın İsmail Ağa diye. Bakın ben bir örnekte vereyim yazılanlardan;

“Kadının, devletin muhtelif birimlerinde yetkili kılınması İslam’a göre caiz değildir.”

“Nitekim Resulullah (Sallâllâhü Aleyhi ve Sellem) Efendimiz İran kisrasının kızının devlet reisliğine getirildiğini duyunca şöyle buyurmuştur: “İşlerini kadına tevdi eden bir millet asla felah bulamaz.”

“Kuran-i Kerim hiçbir şekilde mahremiyet bağınızın bulunmadığı bayanlarla ve erkeklerle aynı ortamda ders, konferans, seminer veya işte beraber olma faaliyetleri icra etmemize onay vermez”

Bu yazılanları okuyunca erkek kadın karışık okumakta olmaz, birlikte mahkemeye katılmakta. Hiç tanımadığın bir erkek hakkında, kalabalık içinde nasıl yargı vereceksin. Bir kadına tecavüz etmiş ise, şahitlerde varsa bunu sana nasıl anlatacaklar. Hadi anlattılar diyelim sen nasıl dinleyeceksin bir tecavüz olayını!

Bu seferde sadece bayanlara türbanlı hâkim uygulaması gündeme gelecek. Bayanlara bayan hâkim ve avukat, erkeklere de erkek olması şart denilecek. Şeriatta azla idare olmaz!

Dört mezhep, kadınların zina davalarında şahitliğini kabul etmez. Diğer davalarda Bir erkeğe karşı iki kadın şahit gerekir.

Kısacası benim davama türbanlı bir hâkim bakacak ise, bayan olduğu için en az iki türbanlı hâkim gerekir bana göre. Mümkünse onlarında perde arkasında oturmaları gerekir. Şahitlikte bile “yarım “sayılan kadının, hakimlikte karar mevkiine gelmesi caiz gözükmüyor bence.

Müslüman bir yapıya göre yasaların konmadığı bir ülkede, şeriata göre adalet olmaz. Herkes eteğindeki taşı döksün bu konuda. İslami kurallara göre bir kız çocuğunun okutulup karar verecek mevkie yükseltilmesi caiz midir?

Üniversite okuyan kız çocuklarına, çalışan kadınlara ağza alınmayacak yakıştırma yapan yobazlar “türbanlı hâkim “konusunda neden susuyorlar? Kız çocuğunun okuması günah diyenler, türbanlı hâkim konusunda neden susuyorlar?

En kolay çözüm yine bende;

Türbanlı Hakimlere cemaat vakıflarında diploma verilsin!