SURİYELİLER NEYİN ZAFERİNİ KUTLUYOR?

SURİYELİLER NEYİN ZAFERİNİ KUTLUYOR?

ABONE OL
19:10 - 09/12/2024 19:10
SURİYELİLER NEYİN ZAFERİNİ KUTLUYOR?
1

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Dünden bugüne Suriye: Fransızlar, San Remo Antlaşması’ndan sonra Suriye’yi parçalayarak Şam ve Halep Devletleri kurdu. Ayrıca 1922’de Lazkiye’de Alevi, Cebel-i Dürzi Dağı çevresinde de Dürzi Devleti kuruldu. 5 Aralık 1924’te Şam ve Halep Devletleri birleştirilerek Suriye kuruldu.

ABD’nin “beş yıl hapiste tuttum” dediği Colani gerçekte kim?

Gerçek ismi Ahmed Hussein al-Sharaa olan Colani, 1982’de Suudi Arabistan’ın Riyad kentinde doğdu. 1989 yılında ailesiyle Suriye’ye geldi. 2003 yılında ABD’nin Irak işgali döneminde Suriye’den Irak’a giden Colani, IŞİD’in eski lideri El Bağdadi ile saldırılara katıldı. 2006 yılında ABD tarafından tutuklandı. Beş yılın ardından Suriye’ye geri dönen Colani, 2016’da fikir farklılıkları olduğu gerekçesiyle IŞİD ile bağlarını kopardıklarını açıkladı.

Temmuz 2016’da Halep, Rusya’nın yardımıyla Suriye ordusunun kontrolüne geçti. Buradaki cihatçılar, İdlib’e yöneldi. Aynı dönemde Colani, örgütün adını “Şam’ın Fethi Cephesi” olarak değiştirdiğini duyurdu. El Kaide’yle bağlarını kestiklerini söyledi. Colani, 2017’de birkaç cihatçı örgütle birleşerek HTŞ’yi (Heyet Tahrir el Şam) kurduğunu açıkladı.

Suriyeliler neyi kutluyor?

Suriye’nin ordusu, toprakları, zenginlikleri, ülkeleri paramparça oldu. Suriyeliler, karmaşık siyasi, dini ve etnik çatışmaların ortasında “zafer” mi kutluyor?  Esad’ın baskıcı rejimine karşı kazanıldığı düşünülen “zafer” gerçek Suriye halklarının iradesiyle ortaya çıkan bir birlik veya kalıcı çözüm getirmedi. Aksine Suriye’nin daha fazla bölünmesine ve zayıflamasına neden oldu.

Esad diktatörlüğünün çökmesiyle “zafer” kutlamaları yakın gelecekte artçı depremlerle ağıtlara dönüşeceği bugünden belli değil mi?  Suriye halkları, kendi iç dinamikleriyle değişim gerçekleştirmediklerini biliyorlar.  Irak, Libya, Tunus gibi ülkelerde 2011 sonrası “zafer” kutlamalarının hayal kırıklığı yaratarak, ağıtlara dönüştüğünü dünya âlem gördü. O gün, küresel güçlerin Saddam, Kaddafi, Zeynel Abidin Bin Ali’nin baskıcı rejiminden kurtardıklarına inanarak naralar atıp, zafer kutlayanlar bugün vatan diyecekleri toprak bütünlüklerini, merkezi devlet yapılarını arıyorlar.

Cihatçı imajıyla, demokrasi iması

Küresel güçlerin açtığı parkurda ilerleyen cihatçılar yol boyunca ABD ve Rusya üslerini selamlayarak, parçaladıkları Suriye toprakları üzerinden Şam’ a geldiler.

Küresel güçlerin Ortadoğu’daki etkisi, cihatçı örgütlerin ve yerel liderlerin rolleri sonucu ortaya çıkan Suriye’deki parçalanmış yapı bölge halkları için kuşkusuz kalıcı bir felaket olacak.

Colani, ideolojik bir imaj yaratarak, kısaltılmış sakalı ve takım elbisesiyle “ehlileşmiş” bir lider görüntüsüyle; cihat söylemlerini sessize alıp, havanda demokrasi döverek ABD’nin   CNN kanalına mülakat verdi.

HTŞ, ABD ve Rusya’nın açtığı güvenli yoldan;

Roma döneminde Jüpiter’e adanmış bir pagan tapınağı olarak inşa edilen, 391 yılında Roma İmparatoru I. Theodosius döneminde Aziz Yahya Kilisesi adını alan ve daha sonra 634’te Arap ordularınca Şam’ın alınması sonrası ibadete açılan Emevi Camisi’ne girdi.

“Colonilere yapay zeka donanımlı liderler”

Suriye’nin birlikte yaşam isteyen halkları saf dışı edilerek, ABD, AB, İngiltere, Rusya ve İsrail yazılımı ateş hattında Ortadoğu ve Kuzey Afrika’da yeni nesil “koloniler” oluşturuluyor.

ABD, AB, Rusya ve İsrail’in kapsama alanı içinde navigasyonla yönlendirilen güzergahtan cihatçılar Şam’a yürüdüler. 15 Mart 2011 tarihinden bugüne Türkiye ve diğer dünya ülkelerinde yaşayan Suriyeliler, evlerine döndüklerinde Suriye’nin parçalanmış hangi kolonisine yerleşeceklerini, nasıl yaşayacaklarını bilmeden zafer kutlamaları yapıyorlar. Esad zulmünden kaçarken bırakıp geldikleri topraklarda hangi mezhebin, ulusun veya milliyetin yönetimi altında olan kolonilerde yaşayacaklarından habersizler.

Parçalanmış Suriye içinde ABD, İngiltere ve Rusya koloniler kurarak, kendi yazılımlarıyla donattıkları yapay zekâ yöneticileri lider olarak atıyorlar.

Elbette, böyle geldi, böyle gitmeyecek!

Bugün küresel güçlerin Suriye halklarını bertaraf ederek, öbek öbek seyyar montaj yönetim oluşumlarına destek verenlerin, zafer naraları atanların çocukları, yarın koloni yönetimlerinin baskı, zulüm ve işkenceleri altında inim inim inleyecekler. Atalarının bugünkü işbirlikçi tutumlarından utanç duyan yoksul halklar, birlikte özgürlük mücadelesi verecekler.

Sonuç olarak:

Küresel güçler, yeni dünya düzenini “Arap Baharı” barbarlığıyla Kuzey Afrika ve Ortadoğu’da merkezi devletleri kolonilere evirdi.

Ortadoğu ve Kuzey Afrika’da yeni işbirlikçi kabile kolonileri oluşumu, Amerika’yı, Rusya’yı, İngiltere’yi, Avrupa Birliği ülkelerini ve İsrail’i rahatlattı. Ortadoğu ve Kuzey Afrika halkları, özgürlük vaatleriyle sokaklara salındı. Yerli işbirlikçiler aracılığıyla cihatçı örgütler kurularak liderler atandı. Mezhep, ulus ve milliyet ayrışması üzerinden kendi halklarını katlederek, ülkelerini yıkıp yağmalayarak kendi sonlarını hazırladılar. Suriyelilerin içinde bulunduğu belirsizlik bölgede daha büyük jeopolitik çıkar oyunlarını yansıtan derinlikte bir hareket olarak ortaya çıktı.

Daha önce şahı seçerek, vezirini atayarak, kaleleri piyonlarıyla koruyan küresel güçler, bugün yeni model koloniler üzerinde laboratuvar deneylerine devam ediyorlar. Kontrolü kolay, değişimi zahmetsiz, tasfiyesi masrafsız yapay zekâ üretimi koloni modeline mat olup vatansız kalan ahaliye hayırlı olsun.

Hadi hayırlısı…

Inal

En az 10 karakter gerekli
Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.


HIZLI YORUM YAP