0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Sonbahar deyince sararan yaprakların dökülmesi, hüzün akla gelir. Havalar soğur, kış aylarına hazırlık başlar.

Bulgur, pekmez yapılmış, diğer gıdalar kilere depolanmıştır. Kuru fasulye ve turşu unutulmayacaktır.

Toprak soğuyunca ağaç kılcal damarları sıvı ve ihtiyacı olan gıda maddelerini iletemez, yani özümleme yapamaz.

Havadaki karbondioksiti emen yeşil yapraklar, temizleyerek oksijen veriyor. İnsanın alacağı nefesi sağlıyor.

Kış mevsiminden önce yeşil yapraklar sarı renge boyandı sanılır. Sarı renk hep vardı, ama yeşil üstünü kaplıyordu. Gövde İlkbahar’da tekrar yeşermesi için gerekli protein ve diğer faydalı gıdalarını gövdede depolar. Bu nedenle yeşil rengini kaybeder.

Kırmızı yapraklar, yaprak bitine karşı koymak için gereklidir. Sarı ve kırmızı yapraklar döküldükten sonra kurur ve kahverengini alır. Doğada faydalı olmayan hiçbir şey yoktur. Kuruyan yapraklarda ormanda toprağa karışır, humus olur. Toprağın halı gibi yumuşamasını ve hava almasını sağlar, haşaratlarına Kışı geçirmeleri için yuva görevini üstlenir.

2020 yılı Sonbahar mevsimi pandemi, epidemi anısı olmayanlar için unutulmayacak, hatıralarda karasaban gibi kalacaktır.

Gezegen hem kendi etrafında hem de güneş etrafında dönmeye devam ediyor. Doğada diğer canlılar rahatladı, atmosferin kirlenmesi azaldı.

Aklı mantığı olan tek canlı insanın hayatı yavaşladı. İnsanın tekrar çalışması için dinlenerek, seyahat ederek enerji toplaması imkânsız hale geldi. Ruh sağlığını koruyan kültür etkinlikleri tamamen durdu.

BioNTech firmasının icadı Korona virüse karşı aşı topluma bir rahatlama getirdi, fakat karakışı maskeyle geçireceğimiz belli. Aşının ilâç firmasında yapılması, kurallara göre dağılması zaman alacak.

İlâç firması sahipleri Türk asıllı Alman Uğur Şahin ve Özlem Türeci buldukları aşı ile insanlığı kurtarıcı olarak tarihe geçecek. Veba, verem gibi bulaşıcı hastalıklarda bu kadar çabuk, bir yılda aşı bulunmamıştı. Almanya’nın bilime ve araştırmaya yatırım yapmasının başarısı Dünya’da örnek olacak nitelikte.

Aşı merkezleri kurulmaya başlandı, önce sağlık personeli, yaşlı riziko grubu, eğitmen ve öğretmenler sırayla aşı olacak. Korona virüse karşı alınan önlemleri protesto edenlerin çoğu aşı olmaya da karşılar, yani mecburiyet yok.

Altmış beş üstü riziko grubundayım, gençler için ben de rahatladım. Seyahat etsinler, arkadaşlarıyla buluşsunlar.

Yaş alanlara da normal ölümler olsun, plastikler içinde doktorların astronotlar gibi görünüşleriyle korku yaratıyor.

Yaşamın hızı kesildi, kısıtlanmış olarak devam ediyor. Mart ayında tamamen durma noktasına gelen deneyimden ders çıkarıldı. Kasım ayında kısmen durduruldu.

İşverenlere, küçük esnaflara serbest iş sahiplerine devlet ekonomi yardım devam ediyor. Bu sefer kültür alanında solo çalışanlar da unutulmadı.

Öğrencilere evde bilgi sayar, internet kullanma imkânı sağlanıyor. Bu konuda da ders çıkarıldı. Öğrenme hakkı eşit olarak verilmeye çalışılıyor.

Pandemi döneminde fakir zengin arasındaki fark belirli hale geldi. Dar evlerde, kalabalık aile fertlerinin fizikî mesafe sağlaması zorlaştı.

Son yapılan araştırmaya göre ruhsal hastalıklarda artma görülüyor. Aile içi şiddet olayları arttı. Korona hastaları hastaneleri, kadın sığınma evlerini de şiddete uğrayan kadın ve çocukların doldurduğu haberler arasında.

Sosyal danışmanlar, psikologlar krizin fırsata dönüştürülmesini sık sık öneriyorlar. Kitap okuma arttı, altmış beş üstü riziko grubunda internet kullanmayı öğrenme sayısı da oldukça yükseldi.

Demokrasiye internet aracılığı ile katılım çoğaldı. Devlet televizyon kanalları, medya basın, sosyal medyayı takip ediyor. Halkın sözünü yayıyor.

Maskeler zaten vardı, buna rağmen Karneval kutlanmadı. Noel Bayramı hazırlıklarına bakılınca internet sanal aleminde, panayırsız kutlanacağa benziyor.

Fransa, Almanya ve Avusturya’da görülen terör olayları gündemde. İslâm konferansında alınacak önlemler açıklandı. Terörün İslâm adına yapılmasına karşı Müslüman örgütleri ilk defa karşıt açıklama yaptılar.

Pedagoglar, din uzmanları yıllardır Almanya’da imam yetiştirilmesini yazıyor, söylüyorlardı. Şimdi Federal Almanya İçişleri Bakanı söyledi. Bu durumda altmış yıl sonra belki yerine getirilebilir. Bu Sonbahara damgasını vuran diğer bir haberde, ABD Başkanı Donald Trump’in seçimde kaybetmeyi kabul etmemesi bir ilk olarak tarihe geçti. Tuna nehri akmam diyor, başkan ben bu görevden gitmem, diyor.

Emekli öğretmen olarak tekrar ediyorum, çocuklara, torunlara ailede, anaokulunda başlayarak oyunda kaybetme öğretilmelidir.

Duyguları öğretmek, eğitmek mümkündür. Oyunda, demokraside kaybetmede önemlidir. Kaybeden olmasa, kazanan da olamaz.

Nice Sonbaharlar görme nasip olsun dileğimle.

Hoşça kalın!

İlter Gözkaya-Holzhey

eMail: [email protected]

Bu konuda okuduğum makale:

Heike Faller, Da draußen, ZEIT MAGAZIN Nr. 43, S.8 vom 15.10.2020