OYUN ÇOCUKLARI MI? ÇOCUK İŞÇİLER Mİ?

ABONE OL
20:44 - 12/06/2022 20:44
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Bugün 12 Haziran.

Bugün „Dünya Çocuk İşçiliğiyle Mücadele Günü…

Dünyada, daha oyun oynama yaşındayken çalışma yaşamına katılan çocuk sayısı her yıl artıyor.

Bizde 23 milyon oyun çocuğu var istatistiklere göre.

Yine istatistiklere göre; bu 23 milyon çocuğumuzun 2 milyonu, oyun oynayacaklarken, çalışma yaşamının içindeler.

Sıkı durun TÜİK (Türkiye İstatistik Kurumu) bu rakamın 720 bin olduğunu açıklamış!…

Bunlar buz dağının görünen yüzü.

Çalışan oyun çocuğu sayısının 2 milyondan da çok olduğu kanısı ve inancı var bende.

İSİG (İşçi Sağlığı ve Güvenliği Merkezi) verilerine göre 2013 yılında 59 çocuğumuz, 2014 yılında 54, 2015 yılında 63, 2016’da 56, 2017’de 60, 2018’de 67, 2019’da 67, 2020’de 68, 2021’de 62, 2022’nin ilk beş ayındaysa 15 olmak üzere 517 çocuğumuz çalıştırılırken koparılmışlar yaşamdan.

Bizim bu çocuklarımızın %30,8’i tarım alanında, %27’si sanayi, %45,5’i hizmet sektöründe çalıştırılıyorlar.

Sokakta çalışanlarsa çocuk işçiliğinin en acımasız koşullarıyla karşı karşıyalar.

Küçük ve orta ölçekli işletmelerin işlerinde, aile içi işlerde, gezici ve geçici tarım işlerinde sömürülüyor bu oyun çocuklarının alın terleri.

Tarım işlerinde çalıştırılan çocuklar ailenin işinde çalıştırılıyorlarsa herhangi bir ücret de alamıyorlar.

Gezici ve geçici tarım işlerinde çalıştırılan bu oyun çocuklarına, bu kuzucuklara ne ücret ödeniyor, bilinmiyor.

Bu çocuklarımız, bu ana kuzuları en çok tarım işçiliği yaparken kopuyorlar yaşamdan daha başındayken yaşamlarının.

Bu alanda çocuklar daha 5, yazıyla beş yaşındayken başlıyorlar çalıştırılmaya. Yaş aralıkları 5 – 14…

Göç İdaresi Genel Müdürlüğü, Türkiye’de 3 milyon 700 bin Suriyelinin yaşadığını açıklamış.

Bu rakam da buz dağının görünen yüzüdür.

Gerçek rakam bunun çok çok üstünde.

Çünkü; kayıt dışı bir o kadar daha Suriyeli var bu ülkede.

Resmî rakam 10-18 yaş arası Suriyeli çocuk sayısını 660 bin olarak açıklıyor.

660 bin Suriyeli çocuğun 200 bini de çalıştırılıyorlar daha oyun yaşındalarken.

Bu rakamlar da sanal.

Gerçek rakam, burada da açıklanandan çok daha fazla.

Sığınmacıların çalıştırılan çocuklarının tümü kayıt dışı işyerlerinde çalıştırılıyorlar ve an acımasız ayrımcılığı da onlar yaşıyorlar.

Okullara gidemeyen sığınmacı çocuklarının yazgısı ya çocuk yaşta çalışmak ya da çocuk yaşta, daha oyun çocuğuyken evlenmek.

BM Genel Kurulu 20 Kasım 1989 tarihinde kabul etmiş 54 maddelik Uluslararası Çocuk Hakları’nı.

Bu kararın çocukların çalıştırılmasına ilişkin maddeleri şunlar:

Madde 1: 18 yaşına kadar her insan çocuk sayılıyor.

Maddee 2: Taraf devletler bu sözleşmede yazılı olan hakları kendi yetkileri altında bulunan her çocuğa, kendilerinin, ana babalarının ya da başka yasal vasilerinin sahip oldukları ırk, renk, cinsiyet, dil, siyasal ya da başka düşünceler, ulusal, etnik ve sosyal köken, mülkiyet, sakatlık, doğuş ve diğer statüler nedeniyle hiçbir ayırım gözetmeksizin tanır ve taahhüt ederler.

Madde 32 – 1: Taraf devletler, çocuğun ekonomik sömürüye, ve her türlü işte ya da eğitimine zarar verecek ya da sağlığı ya da bedensel, zihinsel, ruhsal, ahlâksal ya da toplumsal gelişmesi için zararlı olabilecek nitelikte çalışmasına karşı korunma hakkını kabul ederler.

Madde 32 -2: Taraf devletler bu maddenin uygulamaya konulmasını sağlamak için yasal, idarî, toplumsal ve eğitsel her önlemi alırlar. Bu amaçlar ve öteki uluslararası belgelerin ilgili hükümleri göz önünde tutularak, taraf devletler özellikle şu önlemleri alırlar:

a- İşe kabul için bir ya da birden çok yaş sınırı tesbit ederler.

b- Çalışmanın saat olarak süresi ve koşullarına ilişkin uygun düzenlemeleri yaparlar.

c- Bu maddenin etkili biçimde uygulanmasını sağlamak için ceza ya da başka uygun yaptırımları öngörürler.

 

Yazımıza noktayı Nazım Hikmet’in KIZ ÇOCUĞU şiiriyle  koyalım:

 

Kapıları çalan benim

Kapıları birer birer

Gözünüze görünemem

Göze görünmez ölüler

 

Hiroşima’da öleli

Oluyor bir on yıl kadar

Yedi aşında bir kızım

Büyümez ölü çocuklar

 

Saçlarım tutuştu önce

Gözlerim yandı kavruldu

Bir avuç kül oluverdim

Külüm havaya savruldu

 

Benim sizden kendim için

Hiçbir şey istediğim yok

Şeker bile yiyemez ki

Kâğıt gibi yana çocuk

 

Çalıyorum kapınızı

Teyze amca bir imza ver

Çocuklar öldürülmesin

Şeker de yiyebilsinler

Inal

    En az 10 karakter gerekli
    Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.