NEO LİBERALİZMİN YENİ DÜNYA DÜZENİNİNSONU

ABONE OL
15:39 - 25/12/2021 15:39
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Neo Liberalizm tamlamasını dilimize Yeni Dünya Düzeni olarak çevirmek yanlış olmaz.

Peki; nemenem bir şeydir ki bu neo liberalizm, yeni dünya düzeni?

Neo Liberalizm, 1940 yılından sonra ortaya çıkmış bir ekonomik sistemin adıdır.

Bu istemde devlet serbest piyasa ekonomisi ile yönetilir.

Neo Liberalizmin ekonomik yapılanmasında özel girişim öne çıkar.

Neo liberalistler, kapitalist sistemde olduğu gibi serbest piyasa ekonomisini savunurlar.

Piyasaya egemen olan fiyat denetimini devlet kurumları değil özel kurumlar yaparlar bu sistemde.

Özel şirketlere en fazla serbestlik tanıyan ekonomik sistemdir Neo Liberalizm.

Merkezî planlamaya karşıdırlar. İktisatta sınırsız özgürlüğü savunurlar.

İyi olan tarafları; savaş karşıtı bir dış politikayı savunmalarıdır.

Onlara göre savaş; insanî hem de iktisadî boyutta yıkıcıdır. Devletin silahsızlandırılmasından ve savunmaya ayrılan bütçenin azaltılmasından yanadırlar.

Silaha ayrılan paranın yeni marketlerin ve üretim kurumlarının açılmasında kullanılmasını doğru bulurlar.

Bu sistemin kuramları ve ilkeleri sosyalizmle, sosyal devletle taban tabana zıttır.

Ludwig Von Mises, Carl Menger, Francis Fukuyama, Friedrich Von Hayek bu felsefenin akilleri olarak bilinirler.

Neo Libereal sistem doğduğu topraklarda tarih sayfasına gömülüyor.

ABD yıllardır elinden gelen her türlü baskıyı uygulasa da sistemin sonu geliyor.

Son 40 yıldır sürdürülen Neo Liberal baskıda çatlaklar başladı çünkü.

Kemer sıkma politikaları, anamal ve anaparanın daha az elde yoğunlaşması, işsizliğin ve eşitsizliğin artması sistemin sonunu getirdi.

Bu sistemin dayatıldığı ülkeler ne yeniliyor ne de teslim oluyorlar.

ABD; bu sistemi; özellikle Latin Amerika’nın yoksul ülkelerinde yaşama geçirmişti.

Amaç; bu sistemle Güney Amerika’nın yoksul ülkelerinin tüm kaynaklarını sömürmekti.

Dünyanın baş belası ABD’nin evde yaptığı bu hesap Güney Amerika’nın hiçbir ülkesinin çarşısındaki hesaplara uymadı.

Ne Arjantin’de, ne Brezilya’da, ne Şili’de, ne Nikeragua’da, ne Küba’da ne de Latin Amerika’nın yoksul diğer ülkelerinde elede edebildi sistemden umduğunu ABD.

Bizde de Özal’la başlattılar.

Ondan sonra gelenler de onun yolunu izlediler.

Bülent Ecevit karşı durdu. Tüm güçleriyle gittiler üstüne ve partisini yerle yeksan ettiler.

Sonra da AKP’yi çıkardılar torbadan.

2002 yılında ülkenin başına bela ettikleri AKP’nin ülkeyi 20 yılda getirdiği yer yokluk, yoksulluk ve yolsuzluk…

Sistemin sonu burada da geldi.

Neo Liberalizm; insanın ve emeğin düşmanı, anamal ve anaparanın dostudur.

Zenginin dostu, yoksulun düşmanıdır.

Çözüm; insanı en yüce değer sayan sosyal devlettedir.

Sosyal devlette ne yokluk, ne yoksulluk ne de yolsuzluğa yer vardır çünkü.

Ülke ister kapitalist, ister sosyalist ya da sosyaldemokrat sistemle yönetilsin; sosyal devleti yaşama geçirmeyen, geçiremeyen ülkelerde yönetimin başarılı olması olanaksızdır.

Sosyal devleti kurmanın zamanı geldi de geçiyor.

Bu zamanı elden kaçırmak vatana ihanetle eş anlamda, eş değerdedir.

Bilmem anlatabildim mi?

 

 

Inal

    En az 10 karakter gerekli
    Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.