NAZIM PRÖMİYERİ VE NEREDEN NEREYE

ABONE OL
14:00 - 24/04/2023 14:00
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Bunca yıl bir kez bile dans ettiğini, deniz ya da havuza girip yüzdüğünü, bir sofrada zarif bir şekilde mütevazı bir yemek yediğini, bir hayra vesile olduğunu, bir garibanın elinden tuttuğunu göremedik!..

Geçtim, torunlarını kucağına alıp öptüğünü, onlarla oyunlar oynadığını da görmedik!..

Hepsinden geçtim, bir kez olsun yüzünde bir gülümseme göremedik, ağzından güzel ve sevgi dolu bir söz duyamadık…

Asık ve öfkeyle kin sarmalı bir surat, ağzında sürekli hakaret ve yüzlerce korumayla dolaşarak trafiği kilitleyip halkı mustarip edişinden hiç taviz vermeyişi, umursamayışı…

Fazıl Say’ın bestelediği 100. Yıl marşının da seslendirildiği konseri izleyince yine anılarıma gittim…

Ankara’da olduğum yıllardı… 2002 yılında Kültür Bakanlığı’nın UNESCO nezdindeki girişimleri sonucu “Nazım Yılı” olarak kabul edilmişti. Nazım Hikmet, Türkiye ve dünyada anılacak, bir kez daha eserleri ve sanatıyla yaşatılacaktı. Bunun için de Bakanlık Piyanist ve besteci Fazıl Saydan, ‘Nazım’ isimli bir eser bestelemesini istemişti…

Say bunu sevinçle kabul etmiş, “hayalimdi” diye nitelendirmişti.

Nazım Hikmet’in 16 şiirinin yer alacağı ve 75 dakika sürecek olan eserde çeşitli anlatım biçimleri kullanılacaktı… Fazıl Say, “Nazım’ın Hayat Hikâyesi” olarak nitelendirdiği, Nazım Hikmet’in gençlik ve hapishane yılları ile insan ve yaşama dair düşünceleri olmak üzere 4 bölümden oluşturduğu eser Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası ve Kültür Bakanlığı Devlet Çok Sesli Korosu tarafından seslendirilecekti. Yer yer de, Genco Erkal o harika sesi ve yorumuyla Nazımdan şiirler okuyacak, Sertab Erener de üç şarkı söyleyecekti…

Prömiyerine gitmeyi arzu etmiş ama bilet bulamamıştım… Ne yapsam ne etsem diye düşünürken, bir arkadaşımdan telefon geldi. Yarın akşam işimin olup olmadığını, Fazıl Say’ın Nazım prömiyerine gitmeyi isteyip istemeyeceğimi sordu. Şaşırdım, ben bilet bulamadım, sen nasıl bulabildin soruma ise, “Ben bulmadım, davetiye geldi bana 2 tane” demesiyle sevinç çığlığı atmamak için kendimi zor tuttum. “Biz parasıyla bulamıyoruz, sana davetiye geliyor, kimden geldi” soruma, “Üzümünü ye bağını sorma, gelmek ister misin onu söyle”  dedi…

Gittik, yerimiz balkonda önden ikinci sıranın ortasındaydı…

Beş on dakika sonra da kapıda bir hareketlenme oldu, herkes birden ayağa kalktı ve alkışlamaya başladı.  Tabii ki çoğunluk etkisiyle biz de… Kalkar kalkmaz da merakla kapıya baktım ki gelen Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ve eşiydi… Kapıdan oturacağı koltuğa gelene kadar herkesi gülümseyerek ve başlarıyla selamlayarak ilerlediler… Koltukları tam önümüzdeydi. Oturmadan önce sağ ve sollarında oturanlarla, bize iyi akşamlar temennisinde bulundular. Uzun süre de şaşkınlığımı atamamıştım. Bilet bulamadım diye üzülürken hem de davetli olarak, hem de tam Cumhurbaşkanının arkasındaydım…

Şaşkınlığımı daha da artıran ise, yanlarında koruma ordusu olmayışıydı. Muhakkak ki vardı korumaları ama yanlarında dikilmiyorlardı. Belki arka sıra oturan birkaç kişiydi, belki de yanlarında oturan iki kişi… Bilemiyorum ama koruma görünümlü, tedirgin edici davranışlı, gözleri projektör gibi etrafı kolaçan eden kişiler olmadığından dikkatimi çekmemişti belki de… Ne bina girişinde, ne de balkon girişinde üstümüz başımız, çantalarımız da aranmamıştı…

Program bittiğinde de yine ayağa kalkıp önden onların çıkmasını beklemiştik. Onlar da yine iki akşamlar diyerek ve kapıya gidene dek herkesi selamlayarak ilerlemişti.

Sıradan bir karı koca gibiydiler, programı izlemeye gelen sıradan birileri gibi…

Şimdi düşünüyorum da, Erdoğan ve eşi olsaydı ne olurdu, nasıl olurdu acaba?

Muhakkak ki arkadaşımla ben hemen arkalarında oturuyor olmamız bir yana, o balkonda bile olamazdık… Hatta o balkon tıklım tıklım koruma dolu olurdu. Kapıdan bile girebilir miydik bilemem…

Gerçi Erdoğan ailesi, Nazım prömiyerine gider miydi onu da bilemiyorum ama ister istemez yine NEREDEN NEREYE sorusu takıldı aklıma!..

 

Inal

    En az 10 karakter gerekli
    Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.