Müslüman Askerin İhraç Davası Anayasa Mahkemesi’nde

Müslüman Askerin İhraç Davası Anayasa Mahkemesi’nde

ABONE OL
15:35 - 30/11/2019 15:35
Müslüman Askerin İhraç Davası Anayasa Mahkemesi’nde
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

 

Dini inançlarını öne sürerek bir kadınla el sıkışmayı reddettiği için Federal Ordu’dan uzaklaştırılan bir Müslüman asker, konuyu Almanya Anayasa Mahkemesi’ne taşıdı. Sonradan Müslüman olan askerin ordudan uzaklaştırılmasına itirazını Alman Anayasası’nın dördüncü maddesiyle gerekçelendirdiği öğrenildi.

Söz konusu maddede, “Din ve vicdan özgürlüğü ile din ve dünyevi inanç özgürlüğüne dokunulamaz. Dinin rahatsız edilmeden uygulanması güvence altındadır” deniliyor. Adı açıklanmayan asker, yaşadığı Kuzey Ren Vestfalya eyaletinde daha önce İdari Mahkeme’ye başvurmuş, mahkeme askerin ordudan atılmasını doğru bulmuştu.

Federal Ordu’dan yapılan açıklamada, “Müslüman askerin birlikte eğitim aldığı kadın askerlerle tokalaşmayarak, yeterli derecede saygı göstermediği, emre itaatsizlik ettiği ve askeri birliği bozduğu” öne sürüldü. Kararın gerekçesinde Alman Ordusu mensuplarının erkek-kadın eşitliğine saygı göstermesinin ve özgürlükçü-demokratik sistemi kabullenmesinin zorunlu olduğu da vurgulanmıştı.

Selefiler’le bağlantısı tespit edildi

Söz konusu kişinin 2014’te kadrolu askerliğe başladığı, bu süreçte Müslümanlığa geçtiği, 2018’de ise Savunma Bakanlığı’na bağlı Askeri İstihbarat Servisi (MAD) tarafından Selefiler’le bağlantısının tespit edildiği öğrenildi.

2017’de ordu içinde aşırı sağcı ve Selefi vakaların tespit edilmesinin ardından Savunma Bakanlığı askerlerin kapsamlı olarak incelenmesi amacıyla Askeri İstihbarat Servisi’ni devreye sokmuştu. Sakalını uzatan, kışlada sunulan yemekleri yememeye başlayan ve Ramazan’da izin alarak birliğinden uzaklaşan askerin, komutanları tarafından sorguya çekildiği, bu esnada “Benim bir kadınla el sıkışıp, sıkışmayacağım benim vereceğim bir karardır” dediği belirlendi. Radikal İslamcı olmadığını, sadece İslam’ın kurallarını yerine getirdiğini savunan asker, geçen yıl sonunda ordudan uzaklaştırıldı.

Alman ordusunda dini görüşün zorunlu olarak bildirilmesi gerekmediği için kesin rakamların olmadığı, tahminlere göre şu an yaklaşık 2 bin Müslüman askerin Alman ordusunda görev yaptığı kaydediliyor. Anayasa Mahkemesi’ndeki dava sürecinin alınacak kararın bağlayıcı niteliği nedeniyle birkaç ay sürebileceği tahmin ediliyor.

Bazı Müslümanlar’ın kadınlarla tokalaşmayı ‘dini gerekçelerle’ reddetmesi uzun süredir Alman kamuoyunda tartışmalara neden oluyor. Saksonya eyaletinde, bazı Müslüman öğrencilerin kadın öğretmenlerin ellerini sıkmaya yanaşmaması üzerine, eğitim bakanlığı bir süre önce tokalaşma mecburiyeti içeren düzenlemeyi hayata geçirdi.

Berlin’de ise bir imamın, çocuğunun başka öğrencilerle kavga ettiği gerekçesiyle çağrıldığı okulda kadın öğretmene elini uzatmayarak sağ elini kalbinin üzerine koymayı tercih etmesi büyük yankıya neden olmuştu. Öğretmen, Almanya’da kadın-erkek tokalaşmasının çok doğal olduğunu hatırlatarak, imamın ülkenin kültürüne saygı göstermesini istemiş, imam ise kendisine hakaret ettiği gerekçesiyle öğretmen hakkında suç duyurusunda bulunmuştu. Olay daha sonra okul yönetiminin imamdan özür dilemesiyle sonuçlandı.

İsviçre’de vatandaşlık başvurusunun reddine neden olmuştu

Benzer tartışmalar başka ülkelerde de yaşanıyor. Geçen yıl İsviçre’nin Lozan kentinde Müslüman bir çiftin İsviçre vatandaşlığı için yaptığı başvuru “karşı cinsle el sıkışmayı reddettikleri” gerekçesiyle geri çevrildi. Çiftin karşı cinsle el sıkışmamasının, “İsviçre anayasasının temel prensiplerine, toplumsal normlar ve kadın erkek eşitliğine saygısızlık” olarak değerlendirildiği kaydedildi.

Fransa’da da temyiz mahkemesi, vatandaşlık töreninde bir erkek yetkiliyle el sıkışmayı reddeden kadına Fransız vatandaşlığı verilmemesi kararını haklı buldu. Cezayirli kadın “dini inançlarının” törendeki erkek yetkilinin elini sıkmasını yasakladığını söylemişti.

İlahiyatçılar arasında da tartışmalara konu olan “Kadın eli tutan ateş tutmuş sayılır” şeklindeki hadise dayandırılan kadın ve erkeğin el sıkışması konusunda Diyanet İşleri eski Başkanı Prof. Ali Bardakoğlu, “Biz hanımefendilerin uzattıkları elleri sıkıyoruz. Bu medeni dünyanın bir adetidir. Bunu tartışmamız bile beni rahatsız ediyor” şeklinde bir açıklama yapmıştı.

 

Amerika’nın Sesi tarafından geçilen tüm haberlerde ha-ber.com editörlerinin hiçbir editoryal müdahalesi yoktur. Haberler web sayfamızda otomatik olarak haber sitelerinden geldiği şekliyle yer almaktadır. Bu alanda yer alan haberlerin hepsinin hukuki muhatabı haberi geçen web siteleri ve ajanslardır.

Inal

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.