ZİHİNLER İŞGAL ALTINDA

ABONE OL
19:02 - 01/10/2020 19:02
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Türk kimliği yok edilmek isteniyor. AKP’lilerin ve onları körü körüne destekleyenlerin, maalesef Türk milli kimliğine bin yıllık kardeşliğimize ve tarihimize milli kültüre karşı oluşturulan niyeti, iyi değildir.

Milli Birlik ve Kardeşlik Projesi ile ilgili atılan nutuklara dikkat edin! İçeriğinde ne var? Bırakın milli birliği, bozmak için her türlü sinsi hainane anlayış uygulamaya dönüştürülüyor. Kardeşlik nutukları ise ayrıştırıcı düşmanlığa dönüştürülüyor.

Asıl amaç bu milletin Türk Milleti olduğu ifadesini anayasadan çıkartmak. Bu milletin dilinin Türkçe olduğu ifadesini anayasadan çıkarmaktır. Müslüman mahallesine salyangoz satmaya çalışıyorlar. Bu milletin Türk milli kimliğini ortadan kaldırmaya yönelik yeni oyunlar peşindeler. Bütün bunlar Türk Milleti’nin ulus devlet yapısını, üniter devlet yapısını gevşetmek içindir. Amaç, hedef ve oyun budur.

Oyun Habur’da devlet töreniyle yapılan kurdele törenini bu millete hazmettirmektir.

Türk Milleti bu oyuna düşecek mi düşmeyecek mi? Diye endişe etmeye gerek yok. Türk Milleti tarih boyunca benzeri ihanetleri bertaraf etmiştir.

Bakın geçenlerde yaşanan bir olayı hatırlayalım. Malatya’da 2’nci Ordu Komutanlığı’nın karşısında Battalgazi Erkek Öğrenci Yurdu vardır. Yurtta, birkaç öğrenci, kaldıkları odanın penceresine Türk bayrağı asar. Başka bir grup ise buna tepki gösterir ve tartışma kavgaya dönüşür. Sayıları 75’i bulan grup, yurt binasından çıkarak “Malatya faşistlere mezar olacak” sloganları atar, gazetecilere taşla saldırır!

Bu manzara, fiilen işgal edilmiş bir ülkede yaşanmıyor! Malatya’yı Malatya yapan Battal Gazi’nin adını taşıyan bir öğrenci yurdunda ve üstelik bir ordu komutanlığının hemen karşısında yaşanıyor.

Biz her zaman, herkesimi uyarıyoruz ve diyoruz ki;
Zihinleri işgal edilmiş bir ülkeyi ordu ile ayakta tutamazsınız. Zihinsel işgale karşı tedbir almak da görevleriniz arasındadır.

Elbette bu görev, esas olarak siyasi iktidara aittir fakat Milli Eğitim ve medya da işgal edilmişse, olağanüstü önlemler almak şarttır. Peki ama kim, nasıl ne şekilde alacaktır?

Bugün TSK’nın kendisi asimetrik bir psikolojik harekata maruz kalmıştır. Kendisini mi savunsun, yoksa dayanağı olan halkın zihninin işgaline mi dirensin?

Halkın önemli bir bölümünün zihni işgal edilmişse, kendi ülkesinin bayrağına karşı çıkanlarla, bayrağı gönderde tutmak isteyenler arasında çatışma çıkar!

TSK’nın görevi, her ordunun görevi ne ise odur. Zihni işgal edilmiş olan bu ülke çocuklarını, esaretten kurtarmak herkesin görevidir.

Türk Silahlı Kuvvetleri’nin varlığı ve gücü, tek başına hiçbir anlam ifade etmez. Milletin zihinsel yapısı olumsuz yönde değiştirilirse, silahlı kuvvetler de değişmez mi? Vatandaşlar, Batı’nın psikolojik operasyonlarının hedefi haline getirilirken, Türkiye’nin güvenliğinden sorumlu olanlar uyursa, yarınlardan nasıl emin olunur. Artık, nutuk edebiyatınıbir ve beraber olma ruhunu millete vermenin zamanı gelmiyor mu? bırakıp, milleti uyandırmanın,

Diğer taraftan, özellikle dini ve etnik kökenli gençliğin bu zihinsel değişimine sebep olan unsurlar arasında medya da vardır. Formatları yurt dışında art niyetli insanlar tarafından hazırlanan TV programları boşuna mı Türk toplumuna enjekte ediliyor? Eskiden ülkeler işgal edilmek için alkol kullanılırdı şimdi ise televizyon kullanılıyor.

Makyavel ise “Türkleri dışarıdan işgal etmeye kalkmayın, yenemezsiniz. Fakat bir defa içeriden ele geçirdiniz mi her şeyi kabul ettirebilirsiniz!” diyordu!

Dini ve etnik kimlikler kullanılarak vatandaşların bir kısmının zihinleri işgal edilmiştir.

Asıl savunma, Türk kimliği taşıdıkları halde, yabancı istihbarat servisleri tarafından yetiştirilip önemli makamlara getirildikten sonra Türkiye aleyhine çalışan kozaları, gerçek kimlikleriyle ortaya çıkarmaktır!

Bu yapılırsa, zihinleri işgal edilmiş olanlara da şok tedavisi uygulanmış olur!

GüNüN SöZü: Temeli sağlam olan bina yıkılmaz insan ise sarsılmaz.

Prof. Dr. Nurullah Aydın
Gazi Ü. İletişim Fakültesi Radyo-Televizyon ve Sinema Bölümü Öğr. Gör.

Inal

    Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.