YOLUN SONU

ABONE OL
18:13 - 01/10/2020 18:13
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

YOLUN SONU


”Neler oluyor bize!
İnsanlıktan koşar adım uzaklaşıyoruz. Duygularımızı günbegün yitiriyoruz.
Vurdum duymaz, acımasız tepkisiz bir toplum oluyoruz.
Orman yasalarının bile raconu var. Orman da olsa yasası var.
Türkiye’de ne yasa var, ne hukuk.
İnsani duygularımızı nerelerde unuttuk bilemiyoruz. Aramıyoruz da”

18 Ağustos 2008 Tarihinde bu köşede çıkan ilkyazımdı.

Tepkisiz, duyarsız bir toplum çıkmazına doğru gittiğimizi örneklerle vurgulamış ülkemizde olan insanlık dışı uygulamaları, çocuk, kadın, işçi ölümlerini, aydınların, gazetecilerin, ABD’nin yeni sömürge dünya düzenine karşı duran Atatürkçü askerlerin toplama kamplarında tutsak edilerek 
savunmasız bir Türkiye’nin gelecekte hayati sorunlarla baş edemez duruma düşürüleceğinden çıkarak
kaygılarımızı belirtmiştik.
AKP iktidarı, önce Fetullah Gülen Cemaati ile ortaklık kurdu.
Meclise onların temsilcilerini taşıdı.
Kalburüstü AKP kurucuları ve kadroları genellikle taşra tüccarlarından oluştuğu için devlet yönetimi açığını cemaat elemanları ile kapatmaya çalıştı.
Yargıda, ordu da, emniyette, bürokraside uzun yıllar kadrolar oluşturan cemaat perde arkasında devleti yönetmeye başladı.
Davul RTE’nin boynunda, tokmak ABD-Cemaat ikilisinin elinde yerli sermaye de kendi alanlarında devlet teşviklerinin hatırına uluslararası sermayenin desteğiyle bir vurgun düzeni kuruldu.
AKP’nin tüccar ve inşaatçı kadrosu da milletin ….. koyduklarını korkusuzca söyleyerek orman alanlarını, sit alanlarını talan ederek soygun düzenini ülke yönetim biçimi olarak topluma sundular.
Bütün bu yasa tanımaz, vicdanlara sığmaz vurgunları Allah adına, din adına yaptılar.
Baskı kurarak, korku vererek, yılmış, pısmış, korkak, sadakaya muhtaç bir toplum oluşturmaya başladılar.
Havuz medyasını oluşturarak ederlerini alınlarına kara bir leke olarak yapıştıran, dönek açgözlü, birdenbire ortaya çıkmış, yerden bitme medya soytarıları çekirge sürüsü gibi ortaya döküldüler.
On yedi TV kanalında, devletin tarafsız olması gereken TRT kanallarında AKP militanı olarak yalan, iftira dolu tek yanlı haberler, yorumlar yaptılar.
Eğitimi kindar-dindar nesiller yetiştirmeye programladılar.
Muhalefeti yok edilecek düşman olarak gördüler.
Türkiye Cumhuriyetinin laik, demokrat, sosyal devlet yapısını kendi kafalarına göre uyarlamaya çalıştıkları bir dinci rejime dönüştürmeye kalkıştılar.
Taksim’deki Gezi Parkını 31 Mart gerici isyanın canilerinin kışlasını yeniden inşa ederek gericiliğin hamisi olmaya kalkıştılar.
Gençlik, Gezi direnişi ile dayatılan ilkel, baskıcı yönetime başkaldırdılar.
Türkiye’ye dalga dalga yayılan bu barışçıl, haklı direniş uykularını kaçırdı.
Kifayetsiz Muktedir panikleyerek gençlerin katline emir verdi.
Her genç ölümünde katilleri; ”Gazanız mübarek olsun!”Diye kutladı.
14 Yaşındaki Berkin Elvan’ı terörist ilan etti.
Çözüm yalanıyla, Öcalan’la anlaştı ülkenin önemli bölümünü PKK’nın kontrolüne bıraktı.
Kafasındaki ümmet-cemaat, aşiret devleti düşüne katkı yapacak herkesle işbirliği yaptı.
Seçimlerde kaybedince ”Benden sonrası tufan.” Diyerek iktidarını kanla geri alacağı yanılgısına düştü.
Başbakan yardımcıları HDP’yi Öcalan’a şikayete edecek kadar ciddiyetten uzaklaştılar.
Bugün ülkeyi cahilliği dünyaca tescillenmiş kifayetsizler yönetmektedir.
Eleştirenler, adalet isteyenler partilerinden, devlet kadrolarından atıldı, etkisizleştirildi.
Bakanlarını sabıkası olanlardan, rüşvete, yolsuzluğa yatkın olanlardan seçmesi; Ben yanarsam sizde yanarsınız!” önlemidir.
Vicdan muhasebesi yapamayacak kadar benliğini saran iktidar hırsı ve bedel ödeme korkusuyla, polislerin, askerlerin, sivillerin, gençlerin kanı dökülmesine tereddüt etmeden onay verdi.
Kendi çocukları, rüşvet parasını, yolsuzluk parasını sıfırlarken, askeri, polisi kelle yerine koydu.
Ölen şehitlerin ailelerine ”Ne mutlu size!” Demesi halkı isyan noktasına getirdi.
Araç olarak kullandığın demokrasiyi sadece saltanatın, ailenin, yandaşlarının çıkarı için ve Laik Türkiye Cumhuriyetini çağdışı aşiret-kabile durumuna getirmek için kullandın.
Ama artık senin ve kandan, ölümden refah arayan efendilerin bile seni kurtaramayacak.
Artık zulmünün sopası gibi kullandığın polisler bile oyunun farkında.
Çocuklarını senin emrindeki devlete emanet etmeyeceğini vasiyet ediyorlar.
Kardeşi şehit düşen Yarbay; ”Düne kadar çözüm diyenler, ne değişti de sonuna kadar savaş diyorlar, 
Ortadoğu’ya demokrasi getirmek için işbirliği yaptığın Katar’da, Suudi Arabistan’da Bahreyn’de demokrasi mi vardı?
IŞİD’i Türkiye’de kamplarda eğittin. Suriye Halkının üzerine saldın.
Milyonlarca insanı kaderlerine terk ettin.
O Aylin Bebeğin kıyıya vurmuş cesedinden merhamet sömürüsü yapmana artık insanlar inanmıyor.
Vicdanı olanların vicdanında mahkûmsun artık.
Gün gelecek Yüce Divan’da da yargılanacaksın.
Seni ne İmralı kurtarabilir
Ne de Bahçeli
Çırpındıkça batıyorsun
Gör artık!

Yıldız AKALIN

Inal

    Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.