YOLUN SONU GÖRÜNÜYOR

ABONE OL
11:43 - 23/10/2020 11:43
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

31 Mart 2019 Yerel Seçimleri sonrasında
ABD Projesi olan, on yedi yıllık AKP+Tarikatlar + Ülkücü+Dönek Marksist ittifakının bilinen
ama karartılmış yanları irin gibi fışkırmaya başladı.
Tarikatların ve AKP’nin çekirdek kadrosu, kurtuluş savaşında emperyalizmin saflarında yer alan, AKP iktidarında kimliklerini ve amaçlarını saklamayarak;
”Kurtuluş savaşını keşke Yunanlılar kazansaydı!” Diyen kişilerden oluşmuştu.

17- 25 Aralık’ta iktidar kavgası diye geçiştirilen yolsuzluk, rüşvet, ayakkabı kutularındaki milyonlarca dövizlerin hesabını ne mecliste ne de yargıda verdirmeden kapatmışlardı.
Ayakkabı kutularında istiflenen beş milyon Avro için başlarda; ”Fetö koydu!” Diye diklenirken; ”İmam Hatip Okulu yapılacaktı!” Diye faiziyle geri aldılar!
Her skandalda yeni tarikatlar yanında, çaptan düşmüş siyasetçi, Erdoğan’ı umut kapısı gören binde üçlük oylarıyla büyük büyük lokma yutmaya çalışan yorgun ve bitkin siyasetçiler, STK yöneticileri sıraya girmekteler.

Bahçeli, Perinçek, Destici, Feyzioğlu, Çiller, Ağar yeni ortaklar olarak son enerjilerini tüketmekteler…

15 Temmuz geleceği belli darbeden sonra, 20 Temmuz’da Bahçeli’nin desteğiyle parlamento darbesiyle tek adam rejiminin ilk adımını attı.
15 Temmuz Darbe senaryosunu meclis araştırma komisyonunun başına YİMPAŞ vurgununu aklayan Gülen Müridi eski savcıyı getirerek Bahçeli’nin de katkısıyla ört-bas edildi.

Yasama-Yürütme-Yargı -TSK-Bürokrasi tek adamın buyruğunda olmasına rağmen meclis araştırma raporu halen saklanmakta.
”Darbe” sözü, aklı olan vatandaşlara hiç inandırıcı gelmiyor.
Ölen insanların, başı kesilen erlerin gerçek sorumlularının, adalet önünde tarafsız yargıçlarca yargılanmasını istemek her dürüst yurttaşın hakkıdır.

– ”Milliyetçiliğin ayaklar altına alınması”
– Kuruluşundan beri Türkiye Cumhuriyeti’nin sembolü; TC’nin yasaklanması
– Ege Denizindeki ”16 Adanın Yunanlılarca işgal edilmesi”
-Okullarda ”Andımız’ın yasaklanması”
-Okullardan, köprülerden, stadyumlardan, hava alanlarından, parklardan Atatürk adının kaldırılması,- Bilim yuvalarının yerine medreseler, İmam Hatip Okulları kurulması, ülkenin yeşil alanlarının ormanlarının, siyanürle yok edilmesi
-Tank Palet Fabrikasının Katar denilen Bedevi devletine satılması

Erdoğan’a’ ‘Kemalist Müslüman” diye biat eden Perinçek’in Vatan Partisi, Kadim kankası Devlet Bahçeli’nin MHP’si, azarlanıp, hakarete uğrayan Türkiye Barolar Birliği Başkanı Feyzioğlu’nu ilgilendirmiyor.
Mehmet Ağar’ın oğlu Zülfü Ağar; ”Cumhurbaşkanı bize Allah gibi görünüyor!” Dediğinde ne Erdoğan’dan ne Diyanetten itiraz gelmiyor.
”Sükut ikrardan gelir!” Derler ya…

Onlar kendi Bekalarını Bülent Arınç gibi, Mehmet Metiner gibi, Burhan Kuzu gibi, A. Öcalan gibi, Osman Öcalan gibi Cumhur İttifakında görmekteler.

İstanbul, Ankara, Bolu, Antalya, Adana, Mersin gibi daha nice şehirlerde ilçelerde AKP’li yandaşların, akrabalarının vurgunları, hırsızlıkları insanın midesini bulandırır.

Bütün bu soygunları utanmadan, sıkılmadan DİN kavramını kullanarak yaptıkları ortaya çıktıkça halk açıkça tavır koymaktadır.

Artık AKP’nin iktidarının sonu gelmiştir.
Bu gerçeği kendileri de görmekteler.
O nedenle AKP ve ortakları iktidarı vermemek için her türlü yola başvuracaklardır.

Cumhurbaşkanı ettiği yemine rağmen tarafsızlığı bir yana muhalefet liderlerine, cumhurbaşkanlığı seviyesine yakışmayan hakaretleri yapmaktan çekinmemektedir.

Bahçeli ile birlikte hem Abdullah Öcalan hem de Osman Öcalan’dan medet beklemeleri yolun sonunu gördükleri içindir.

Hele kendi içlerinden çıkanlara başlatılan tehdit, öfke korkunun dışa vurumudur.
Halkın artık gözü açıldı.
Devletin kefen parasına kadar saldırdıklarına göre
Gerçekten
Yolun sonu görünüyor…

Yıldız AKALIN

Inal

    En az 10 karakter gerekli
    Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.