0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Yıl 2023, yer Kuzey Kürdistan…. Amed’teki Azadlık meydanında Kuzey Kürdistan’ın Türklerden kurtuluşu kutlanıyor.

Cumhurbaşkanı Amet Kürt halka hitap ederken, ülkesinin içinde bulunduğu sıkıntıların en kısa zamanda giderileceği sözünü veriyor. Mübadele anlaşması çerçevesinde Türkiye’den gelen Kürtlerin, Birleşmiş Milletler tarafından sınırlarda kurulan çadır kentlerde açlık ve kolera ile savaştığı ülkede, yer yer çıkan iç isyanlar her gün büyük can kayıplarına neden oluyor.
Kuzey Kürdistan’ın kuruluşunda öncü olan gerillaların, yeni ülkeden umduklarını bulmayınca gruplar halinde yine dağlara dönerek, mücadele başlatmaları, Sarkık hükümetini zor durumda bırakıyor. Lale Sana ile koalisyon hükümeti kuran Sabık Sarkık hükümeti Zazalara baskı yapıldığı suçlamalarıyla karşı karşıya. Demokratik, kültürel özgürlükler isteyen Zazalar ülkenin büyük kentlerinde yaptıkları gösterilerde polisle çatışıyor. Muhalefet ise, hükümetin Türkiye’den gönderilen insani yardımı kabul etmesini eleştirirken, Türkiye Büyükelçisi başkent Amed’te İngilizce olarak yaptığı açıklamada “Kürtlerle tarihi bir kardeşlik bağımız vardır. Onların bizden ayrılmış olmaları bu bağları koparamamıştır, biz tarihimizden ve dinimizden gelen özelliğimiz gereği muhtaca her zaman yardım ederiz” dedi.
Bu arada Türkiye’nin başı, Kuzey Kürdistan’ın Türkiye sınırında, kaçak yollardan Türkiye’ye girmek isteyen Kuzey Kürdistan vatandaşlarıyla dertte. İki ülke arasında inşa edilen devasa sınır duvarlarına ve mayın tarlalarına rağmen, Türkiye’ye girmek isteyenler, sınırda yakalanıp, Kuzey Kürdistan sınır görevlilerine teslim edilmekte. Kuzey Kürdistan sınır muhafaza birliklerinin Türkiye sınırında yakalananları anında kurşuna dizdikleri de gelen haberler arasında…

Seçimlerde kullanılan 2023 vizyonlarına, bir de ülkemizin gidişatına bakarak hissettiğim 2023 kâbuslarını eklemek istedim.

Ayrılık yanlısı Kürt kardeşlerim, bu işten nemalanacağını sanan Türk kardeşlerim, bu gidişat bu kâbusu gerçeğe dönüştürebilir.

Yugoslavya’nın parçalanışını bizzat yaşan bir gazeteci olarak aynı emareleri görüyorum. Aynı mahallede komşu kapı komşusuna, koca karısına düşman oldu…

Aklınızı başınıza alın, bu sizin mücadelenizin ne kültür mücadelesi, ne eşitlik mücadelesi ve ne de demokrasi mücadelesi olmadığını artık herkes biliyor.

Türkiye’den ayrılırsanız başınız göğe ermeyecek. Neredeyse oranı yüzde sekseni bulan Batı Türkiye’de yaşayan Kürt kökenlilerin yukarıda tarif etmeye çalıştığım Kuzey Kürdistan’a gidebileceklerini aklınız alıyor mu? Ya onlar zorla sürülürlerse…

Bir de hala acısını yüreğimizde hissettiğimiz, 1922 sonrası Türk-Yunan mübadelesi gibi bir Türk-Kürt mübadelesini düşünün…

Artık günümüzde ırka dayalı milliyetçilik geçerliliğini yitirmiştir. Yörük bir annenin, Çerkez bir babanın Türk oğlu olarak bunları söylüyorum: Türk bayrağını gördüğünde duygulanan, İstiklal Marşını duyduğunda tüyleri diken diken olan herkes, ırkı ne olursa olsun Türk’tür ve Türkiye’nin sahibidir.

Hep birlikte güzel ülkemize sahip çıkalım, kaybedecek tarafın kim olduğu apaçık belli olan bu kâbusu yaşamayalım…

Ahmet İNCEL