Yaşlılıkta Kaliteli Yaşam

ABONE OL
19:06 - 01/10/2020 19:06
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

 Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi. ( Kanuni Sultan Süleyman)

 
Bundan aşağı yukarı elli yıl önce yaşlılık sınırı kırk, kırk beş yaşlarında idi. Tıp ve teknik alandaki ilerlemeler, icatlarla artık bu sınır aşılmıştır.
Bu yazıyı yazmaya beni teşvik eden Prof.Dr. Nermin Abadan-Unat (87) ile Cumhuriyet yazarı İlhan Selçuk (83) oldu. Nermin Hanım’ın bize, yaşlılara gösterdiği enerji ve verdiği güzel örneği geçen haftaki yazımda bahsetmiştim.
İlhan Selçuk tutuklandığı zaman çok üzüldüm ve çok korktum, onu kaybederiz diye. Onun Ziverbey Köşkü (*) kitabını okuyan, geçmişte işkence gördüğünü bilen herkes korkar. Tutuklama biçimi hafızalarımızdan hiç silinmeyecek…
Cumhuriyet Gazetesi internette kilitlenmişti, nasıl okuyacağız telaşına düşünce Ankara bürosuna telefon ettim, sağlık durumunun iyi olduğunu, avukatlarının  kendisi ile görüşebildiğini öğrendim. Acaba nasıl bir yatakta yatırıldı, deyince ben ve karşımdaki genç ses telefonda hiçbir söz bulamadan, hayli sustuk, kaç dakika sustuk bilmiyorum… Genç Cumhuriyet çalışanı arkadaş, benim hassas duyguma saygı gösterdi, belki de hiç yatmadığını bana söylemek istemedi.
Yaşından ve sağlığından dolayı biz telaşlanıp üzülürken, 80′ lik delikanlı evine gitmeden büroya gelmiş, gece karanlıkta tutuklandığı gibi gece serbest bırakıldı ve basında, başbakan dahil olmak üzere, herkesi uzlaşmaya çağrı yaptı. Kendisine daha nice sağlıklı ve uzun yıllar yaşam diliyorum.
Kim yüz sene yaşamak istemez, ama sağlıklı, kimseye muhtaç olmadan el ayağa düşmeden, diyerek tamamlarız arzumuzu, dileğimizi. Bazı önemli noktaları tekrarlamakta fayda görüyorum.
Ben şahsen birçok konuların önemini, sağlıklı yaşamda bilinçli olmayı çalışamaz hale gelince farkettim. Bu nedenle biz birinci nesil yaptığımız hatalardan çocuklarımızı korumak için, bıktırsak bile doğruları tekrarlamalıyız.
Spor yapmak hem zihnen hem de vücuden uzun yıllar sağlıklı yaşamamızı etkiler. Bisiklet sürmek, yüzmek, yürüyüşe çıkmak ve jimnastik yapmak, yani daha küçük yaşlarda başlanan hareketliliğe ara vermeden devam ettirmek gerekir.
Spor dernekleri artık yaşlılar için programlar üretmelidir. Sayımızın hergün biraz daha artacağını düşünürsek, spor derneklerinin yalnız futbol, voleybol gibi tek sporda kalmaları artık yeterli değildir. Yapacağımız spor bir eziyet değil, yaşam sevinci vermelidir.
Beslenmenin önemini ezberledik adeta, ama şimdiye kadar Türkçe bir eczane dergisi görmedim. Türkçe bilen eczacılarımız var, sağlık derneklerimiz bu konuda aktif olabilir.
Az ve sık yemek, yemek alışkanlılarını yaşa uyarlamak, bol bol sebze ve meyva yemek bildiklerimizi tekrarlamak olacaktır.
Yemek kültürüne çok erken başlamak gerekir. Yıllarca okulumda ders saatinde dersanede müzik eşliğinde kahvaltı yapılması için çok uğraştım.
Daha önce öğrencilerim bir elinde top, bir elinde ekmeği, ders aralarında bahçede yiyorlardı. Oturarak ve zaman ayırarak yemek yenmelidir. Altı sene önce okulumdan ayrıdığımda okul bahçesinde yerlerde atılmış ekmek ve çöp yoktu, böylece okul bahçesi tertemiz olmuştu.
Yaşlılar için gereken yardımcı araç ve gereçler de çok modernleşti. İşitme gereci, gözlük gibi gereçler gençlerin kullandığından ayrı bir görünüşte olması gerekmiyor.
Ruh sağlığına dikkat etmemiz gerekir. Aileler küçüldü, insan sosyal bir varlık olduğuna göre bu konuyu ihmal etmek doğru olmaz. Sağlıklı, barış içinde bir aile hayatı, dost ve arkadaş çevresi ile desteklenmelidir. Zaman zaman yalnız kalmanın da güzelliğini deneyerek daha küçük yaşta öğretilmelidir. Hepimizin nasıl bir ev doktorumuz varsa, bir de ruh doktorumuz olmalıdır. Bunun zorunlu olduğunu daha küçük yaşta öğrenmek gerekir, ruh doktoruna gitmek, kızdığımız zaman söylenen bir söz olmamalıdır.
Hayır demeyi öğrenmek bizim türk toplumunda daha zor gibi geliyor bana. Yazın tatil yaptığımız sitede komşuların çoğu tatil yapamadıklarını söylüyor, fazla konukları olduğundan başkalarına şikayette bulunuyor. Herhalde “hayır” deseler akraba dost ve arkadaşı kaybetmekten korkuyorlar. Herşeyin aşırısı, konukseverliğin aşırısı da hasta yapar. Dinlenmeden hiç hasta olmadan çalışanlar erken emekli olmak zorunda kalır.
Boş zamanları iyi değerlendirip, hoşlandığımız  meşgaleleri, hobileri küçük yaşta geliştirmeliyiz. Sınıf gezileri yaptığımda türk çocukları derhal dikkat çekiyordu. Çocuklar, bugün öğleden sonra iki saat boş vaktinizi kendiniz planlayıp, istediğinizi yapabilirsiniz, deyince alman çocukları bu iki saatte nadir olarak öğretmenlere bir şey sormaya gelirlerdi, ama türk öğrenciler devamlı öğretmenlerin onları görevlendirmesini istiyorlardı. Bugün değişmiş olabilir. Demek ki, çocukluk yaşında başlanırsa, yaşlanınca çocuklarına yük olmaz, yararlı hobileri kendileri bulabilir. Yaprak Dökümü dizisindeki kaynana gibi oğlunun kendisine meşguliyet bulmasını beklemez.
Kavga ve tartışma kültürünü zamanında geliştirmek başlı başına çok önemli bir konudur ki, ayrılık ve boşanmalarda çocuklara daha az zarar verilsin.
Sevgili okuyucularım hayat kırkından sonra başlar şarkısı, yerini çoktan altmış altıya bırakmıştı. Cumhuriyet gazetesi başyazarı İlhan Selçuk’u örnek alalım, çabuk sağlığına kavuşsun ve “hayat seksenden sonra başlar dostlar,” diyelim, yaşlanırken ihtiyarlamıyalım. Hepinize altın değerindeki yıllarınızın şikayetsiz geçmesinin kısmet olmasını diliyorum…
İlter Gözkaya-Holzhey
Emekli Öğretmen
 
(*)
Ziverbey Köşkü,
İlhan Selçuk
Çağdaş Yayınları 14.Baskı 1997
 
                                          
 

Inal

    Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.