0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Mesele bu kadar basit. İşyerlerini kapatalım diyebilmek için, önce orada çalışanların eve nasıl ekmek götüreceğini garanti altına almak lazım.

Çay bahçesini kapattın diyelim. Günlük üç kuruşa eve ekmek götürmeye çalışan garson için tehlikeli olan virüs müdür sadece?

Ev de oturuyor. İş yok, geçim sıkıntısı çok. Zaten birikmiş parası da yok. Ev içinde gerilim artacaktır. Sonu nereye kadar gider bilemem cinnet geçirirse bu insanlar. Cinayetler ve intihar vakaları artacaktır işte bunu tahmin edebilirim.

Hükümet olacaksın, kapat iş yerini diyeceksin ve bu adamlar ne yer ne içer diye düşünmeyeceksin.

Yatır herkesin hesabına 1000 dolar olsun bitsin. Çok oldu ne işimiz var dolarla diyorsan 5.000 TL dağıt herkese. En az 3 çocuk diyenler, henüz babasına bile bakamıyorlar! Babaya iş bulamıyorsan, işsiz kalınca bakamıyorsan, hastalık durumunda iş yerini kapatıp ta ekmeğini de kesmeyeceksin. Kestin madem, ücretini ödeyeceksin. İşçinin ücreti yetmez, iş sahibinin aylık masraflarını da karşılayacaksın. Bu tip hesapsız işler için her zaman kenarda bir paran olacak devlet olarak.

Kenarda para yok, borç desen çok. 2020 mart, nisan, mayıs aylarında, yani üç ay için 60 milyar borç lazımdı bize. Bu bütçe içindi ve içinde virüs filan yok!

Sonrada çıkıp büyüdük filan demekle olmuyor bu işler. Büyümüşsen bütün ihtiyaç sahiplerine, hastalıktan etkilenen insanlara para vereceksin karşılıksız olarak. Bütün yaraları saracaksın yani! Uçak biletlerinde KDV’yi düşürdük, konut alımlarında daha çok kredi çekebileceksiniz diye virüs acil planı yapanlara ne desem az bence! Kapanan iş yerleri mart sonuna kadar açılmazsa, ekonomik hastalığa iyi gelecek antibiyotik üretilmedi daha. Benden hatırlatması.

Yok “büyük” devlet değilsen, iş yerlerini filan kapatmayacaksın, bırakacaksın oluruna. Ölen ölür, kalan sağlar bizimdir diyeceksin.

Bizim bütçe 3 ayda 60 milyar borç bulamazsak çöker, yıllık açığı ne ben söyleyeyim nede siz sorun diyorsanız o iş başka.

Ne işiniz var kanal İstanbul, yerli otomobil filan laflarıyla. Ne işiniz var Suriye de. Ne işiniz var Libya da? Ne işimiz var bu kadar göçmenle. Ne işiniz var bilmem kaç minareli camilerle, ne işiniz var saraylarla.

Bir de üç çocuk meselesi vardı değil mi? AKP Milletvekili Ahmet Hamdi Çamlı Cumhurbaşkanının üç çocuk istediğini hatırlatarak, “Şer gibi gözüken korona istirahati bu manada berekete, hayra vesile olacaktır” diye açıklama yapıyor virüs günlerinde. Ne olsa evdesiniz, çocuk yapın bari demeye getiriyor.

Sayın vekil bey; Verin kızı, devlet dairesinde işi de garantileyin. Sizi toruna doyuracak güç, damarlarımızdaki asil kanda mevcuttur. İş yok, kız yok, para yoksa eğer “şeyime “akıl vermeyi parti olarak keserseniz sevinirim.  Şu virüs tehlikesi geçsin hele, sonra bir yakından görüşelim bence bu konuyu vekilimle!

Tüm yetkiyi, bütün gücü verdiğimiz Cumhurbaşkanı, gerekeni yapacaktır. Virüsle savaşa başlamadan önce, rastgele seçilen vekilleri ve yetkilileri görevden alırsa iyileşme daha hızlı olabilir belki!