0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Dilime, kültürüme zeval verilmediği sürece genelde siyaset üzerine pek fazla yazmam. Genelde sağından, solundan dokunup geçerken şimdi kendimce tam on ikiden vurmak üzere yazacağım.

Yaşanan son olay -ki ne olduğu herkesçe malûm- kesinlikle Ak Parti’nin bitişinin pimini çekmiştir. Göz göre göre milleti enayi yerine koymak ne demek? Üç maymunu oynayanlar bile gözünü açtı. Kulaklarıyla duydu ve dilleri adilce söyler oldu. İşin içine adaletsizlik girdi, haksızlık girdi. En önemlisi de bu toplumun en can alıcı duygularının yer aldığı vicdanı girdi. Şimdi o sızlayan vicdanlar, yapılan bu haksızlık karşısında zulme boyun eğip ortaklık mı edecek, yoksa mazlumun yanında dik mi duracak? Elbette ikinci şık olacak. Bu bizim siyasî tarihimizde, ezilen, gariban edebiyatı çerçevesinde çok görülen bir yansımadır. Daha doğrusu bir duygu sömürüsüdür. Bu defa ise çok farklı… Sömürü değil gerçek anlamda vicdanî sorumluluk olayı.

Allah’ı ağızlarından düşürmeyenler Allah’ın gazabına uğramaya yaklaştılar. İşin garibi ve ilginç yanı bu sonu kendilerinin hazırlamış olmaları. Birine çelme takalım derken kendi ayaklarına dolaşıp tökezlediler. “Millet saf, millet koyun, millet balık hafızalı nasıl olsa üç gün içinde unutur.” alışkanlığı üzere bir plan uygulandı ve seçim iptal edildi. Fakat evdeki hesap çarşıya uymadı. İptal edilişin trajikomik tekniğini herkes gördü. Bir zarf ve dört pusula olayı. Ne hikmetse 3’ünde ortalık güllük gülistanlık, sadece birinde cehennem azabı… İşte olay da buradan başladı. Milletin gözü açıldı. Gördüğüne, akıl ve mantığın ortaya koyduğu gerçeğe mi inansın, yoksa kendilerince süslü bahaneler uydurup savunmaya çalışanlara mı?

Suskun dudaklardan yansıyan sözleri duyuyorum ve kaçamak yazılanları okuyorum. Acaba onlar da duyuyor mudur? “Yazıklar olsun size. Yazıklar olsun size inananlara. Yazıklar olsun bu ülkenin kültür değerlerini, sosyal yaşamını hiçe sayıp İslâmiyet adına Arap kültürüne özenenlere. İnsanı dininden, imanından soğutma pahasına yapılan icraatleriniz yerin dibine batsın. Siz bizim dinimizden olamazsınız. Siz gerçek Müslüman olamazsınız. Siz Allah korkusu bilmeyenlersiniz. Devlet sömürüsü, yalan, dolan, düzenbazlık, sahtekârlık, ahlâksızlık, kul hakkına göz dikiş… Hepsini sizde gördük.” daha neler neler… Bunları ben söylemiyorum. Gerçekleri gören, ama dile getiremeyen vicdan ve vatan millet sevgisini üst perdede tutan kendi seçmenleriniz kulaktan kulağa fısıldıyor. Bu fısıltılar kopacak gök gürültüsünün masum ön esintileri gibi bir şey. Bunca sözleri hak etmişken, kendine söyletmişken kalkıp utanmadan Müslümanların şahı kesileceksin öyle mi? Rahmetli Erbakan’ın meşhur söylemiyle “Hadi oradan, hadi oradan. Seni gidi haddini bilmez seniiii.”

Evet haddinizi bilemediniz ve aştınız. Bunu uyuyan gözler, duymayan kulaklar, görmeyen gözler gördü. Yani o maymunlar silkinmeye başladı.

Haaa… Şimdi ne mi olacak? Çok basit İmamoğlu en az %60 veya 70 oranıyla yine gelecek. Siz ise kazdığınız kuyunun dibini boylayacak, ezilmeye mahkûm olacaksınız.

Sonra mı? İlk seçimde İmamoğlu o saraya gelecek… Misafir olarak değil, ev sahibi olarak.

Görelim bakalım neyler, Hak neylerse güzel eyler.

Ülkem ve milletim adına, bu mübarek günlerde her şeyin güzel olması dilek ve dualarımla.

Tahsin MELAN