0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

TÜRKİYE’DE SPOR VE YAŞAM

Tekrar merhaba değerli ha-ber.com okuyucularım! Daha evvelki yazımda da belirttiğim gibi iki haftalık sonbahar tatilimi geçirdiğim Türkiye’de spora ilişkin o kadar çok şeyler yaşadımki bunları sizlerle paylaşmadan geçemiyeceğim.

Öncelikle İzmir Büyük Şehir Beledeyesi’nin büyük katkıları ile düzenlemiş olduğum uluslararası jimasti festivalinden söz etmek isterim. Sadece bana göre değil 450 ye yakın katılımcıya göre de mükemmel bir organizasyonu gelecek yıl yine aynı şehrimizde yapmak üzere organize ettik!
Bu organizasyona Litvanya, Slovakya, Slovenya, Burma ve Almanya’dan 100 yakın yabancı, ülkemizin farklı şehir ve bölgelerinden Sinop, Bursa, Çanakkale, Adana, Gaziantep, Mersin ve daha sayamıyacagım çok sayıda şehirden 450 ye yakın sporcu katıldı. Buradaki ortak amaç farklı yörelerin ve farklı kültürlerin sadece ve sadece müzik eşliğinde kendi kültürel yapılarını başkaları ile paylaşmaktı ve gelen grupların tümü bunu başardılar.

Ülkemizdeki sportif etkinliklede eksikliğini hissettiğim bu faaliyeti yapmakla son derece önemli bir misyonu yüklendiğimi ve başarıyla yaptığımın sevincimi yaşıyorum. Burada Türkiye Jimnastik Federasyonu’na, İzmir Büyük Şehir Belediyesi’ne ve değerli başkanına, festivalin yapılmasında katkısı olan herkese bir kez daha teşekkürlerimi sunuyorum ve festivalle ilgili olarak tüm bilgilere ulaşmak istiyenlere www.gym09.izmirbsbspor.org sayfasını tavsiye ediyorum.

Yine tatildeyken bana göre çok doğal bir olay yaşandı bilindiği üzere; Futbol Milli Takım sorumlusu Fatih Terim’in istifası, bununla ilgili yüzlerce şey söylendi ve tartışıldı yazıldı. Benim buna ekleyecek hiç bir şeyimin olmadığını ancak daha önceki yazılarımda düşüncemi çok açık ve net olarak belirtmiştim nitekim taşıma suyla değirmenin uzun süre dönmeyeceği gerçeğini gördük ve burada Türkiye Futbol Federasyonu’nun bu kararını saygıyla karşılıyor ve içtenlikle destekliyorum.

Yaşamın kendisi sadece spor değil kuşkusuz; ülkemizdeki yaşantıyı ve bu yaşantının bir parçası olarak yaşadığım günleri ve olayları kaleme dökmek ve sayfalarca anlatmak mümkün değil ne varki! Ülkede yaşayan hiç kimse mutlu değil. Ne işçisi, ne memuru, ne öğretmeni, ne polisi, ne askeri ve ne de Prof’u. Kısacası konuştuğum görüştüğüm her kesimden insan acaba bu ülkeyi nasıl terkedip Avrupa’ya gelebileceğinin hesaplarını yapıyor! Ne feci bir durum; herkese ama kesintisiz herkese tavsiyem kendi ülkemizin güzelliklerini bırakarak başka bir ülkeye gitmenin pek yarar getirmeyeceğini ve hatta en kısa zamanda ülkeme dönerek buradaki topluma yararlı olabileceksem olmanın yollarını aradığımı ifade ettim! Bana gülümseyerek sende akıl yok dercesine ne işin var burada dediklerini hissettim. Varsın olsun buradan bir kez daha sesleniyorum kendi ülkemiz gibi bir başka ülkemiz yok önemli olan beğenmediğimiz şeyleri değiştirme yolunda sağlıklı adımlar atılmasıdır.

Bu nedenle bana göre Fenerbahçe- Galatasaray maçından daha önemli sorunlar yaşanıyor ülkemizde. Ergenekonlar, Demokratik açılımlar ve buna benzer sorunların yanıda şimdi de ilk kurbanı verdiğimiz Domuz Gribi sendromu gündemde. Aşı olalım mı Olmayalım mı? Sendromu. Bana sorarsanız bu bir ülkenin belkide geleceğini belirleyecek önemli bir sorun! Ve Aşı sonrası yaşanacakları şimdiden görür gibiyim.

En içten saygılarımla.