TERÖRE ALKIŞ TUTMAK

ABONE OL
18:13 - 01/10/2020 18:13
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

TERÖRE ALKIŞ TUTMAK

 
ABD emperyalizminin bölme planı henüz tamamlanamadığı için Ortadoğu’da çöküşe uğrayan Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) adı verilen işgal planına yeniden işlerlik kazandırmak için Suriye’ye müdahale etmek gerekiyordu. Bu işi terör çeteleri ve terör örgütleri aracılığıyla yaparak, Ortadoğu’nun yeraltı ve yerüstü zenginliklerini sömürmek, BOP’un en önemli işlevleri arasındadır.
 
BOP’un hedefi, ülkemizi teröre boyun eğer duruma düşürerek, bölme projesini gerçekleştirmektir. PKK (Kürdistan İşçi Partisi) ile IŞİD (Irak ve Şam İslam Devleti) gibi terör örgütleri ve onların siyasal görünümlü yan kuruluşları da, Atatürk Cumhuriyeti’nin düşmanı olan emperyalist güçlerin örgütleyip kullandığı maşalardır.
 
Bugün Ortadoğu bölgesinde çok tehlikeli bir oyun oynanmaktadır. Irak’tan sonra hedefe Suriye konulmuştur. İran ve Türkiye ise sırada bekletilmektedir. Suriye’nin ve İran’ın parçalanmasının ardından, Türkiye’nin de parçalanması gündeme gelecektir. Amaç; ABD’nin güdümünde Kürdistan kurmaktır. ABD ve AB’nin kucağına oturanlar bu oyunu görmek istememektedirler.
 
2014 yılının Ekim ayında Suriye’nin Rojava bölgesinde çoğunluğu Kürtlerin yaşadığı toplam 55 bin nüfuslu Ayn El Arap (Kobani) ilçesine, IŞİD terör örgütü saldırmaya başladı. İlçe yakıldı, yıkıldı ve bombalandı. İlçede sağ kalan birçok insan ise, kaçarak hayatlarını kurtardı. IŞİD, halen bu ilçede korku saçmaktadır.
 
Yakılıp, yıkılan Ayn El Arap (Kobani) ilçesine, kitaplık kurmak ve çocuklara oyuncak götürmek hayaliyle yola çıkan gençlerimize, 20 Temmuz günü Suruç’ta yaptıkları basın açıklaması sırasında canlı bomba ile eylem yapıldı ve 32 gencimiz öldürüldü. Detaylı düşünemeyen ve belki kandırılan bu gençlerimizin ölümü, toplumda büyük üzüntü ve öfke yaratmıştır. HDP’nin barajı aşması için 5 Haziran günü Diyarbakır’da patlatılan bomba gibi, Suruç’taki bomba eylemi de üzücü olduğu kadar, düşündürücüdür. Suruç’taki patlamayı planlayanlar ile Kürt koridoru açmayı düşünen güçler arasında bir ilişki olduğu çok açıktır. Buradaki asıl amaç, Türkiye’nin hizaya sokulmak istenmesinden kaynaklanmaktadır.
 
Suruç’taki bomba eyleminden sonra askerlerimiz ve polislerimiz öldürülmeye başlanmıştır. Yurdun birçok yerinde istenmeyen olaylar meydana gelmekte, halen devam etmektedir. İstanbul’da “terörü lanetleme” yürüyüşüne, aralarında bir CHP milletvekilinin de olduğu grup, çocuk katili terörist başının resimleriyle ve terör örgütünün bayraklarıyla katılarak, aymazlığın son noktasını göstermişlerdir. 17 Baro adına yapılan açıklamada ise Suruç eylemi kınanarak; “Kürt toplumu ve insanlık bu vahşi şiddete boyun eğmeyecektir. İnsanlığın ortak aklı ve sağduyusu bu barbarlığa asla boyun eğmeyecektir” açıklaması yapılmıştır. Şanlıurfa Baro Başkanı; Adıyaman, Şanlıurfa, Gaziantep, Kilis ve Hatay’da IŞİD’e ait hücre evlerinin bulunduğunun bilindiğini söylemiştir. IŞİD’e ait hücre evlerini bilenlerin, PKK terör örgütünün Türkiye’nin hangi kentlerinde hücre evlerinin bulunduğunu bilmemesi şaşırtıcıdır. Yaklaşık 40 bin insanımızı öldüren PKK terör örgütünün yaptığı katliamları kınayamayanların, terör kimden ve nereden gelirse gelsin, hangi amaçla yapılırsa yapılsın, karşıyız diyemeyenlerin, ülkemizin bugünkü duruma getirilmesinde büyük sorumlulukları, rolleri ve görevleri vardır.
 
Şeriatçı IŞİD terör örgütünün yaralı militanlarını hastanelerimizde tedavi ettirerek, koruyup kollayan AKP iktidarı, onlara para ve silah yardımında da bulundu. AKP iktidarı, sınırlarımızı yol geçen hanına döndürmeseydi, Türk Silahlı Kuvvetleri’ni etkisiz konuma getirmeseydi, Reyhanlı ve Suruç katliamları ile Adıyaman ve Ceylanpınar’daki ölümler yaşanmazdı. “Yurtta barış, dünyada barış” yerine, “komşularla sıfır sorun“ politikası ülkemizi büyük sıkıntıların içine itmiştir.
 
Tüm bu yaşananların ardından yeni CHP’nin Gençlik Kolları’ndan bir grubun Suruç’a gitmek için çağrı yapması da, olaylardan ders alınamadığını ve emperyalizmin henüz tanınamadığını kanıtlanmaktadır. Emperyalizmin gölgesinde siyaset yapmaya çalışanlar, işgal planlarına aracılık yaptıklarının farkında değillerdir. Teröre alkış tutanlar, günü gelince alkış tuttukları terörün kurbanı olurlar. Emperyalizmin gölgesinde ne sosyalistlik, ne de yurtseverlik yapılır. Bunu bilerek yapanlar vatan hainidir, bilmeden yapanlar ise ya aydın insan taklitleridir, ya da aymazdır.
 
Mazlum ülkeler, emperyalizm belasından kurtulmadıkça, emperyalizmi tarihin çöplüğüne gömmedikçe dünya halklarına rahat yüzü yoktur. Bunun için emperyalizmi iyi tanımalı ve bilinçli mücadelemizi kararlı bir şekilde yapmalıyız.  

Suay Karaman

Inal

    Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.