TATİL SONRASI

ABONE OL
11:43 - 23/10/2020 11:43
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Sadece turizm sektörü için gerekli ama diğer sektörler için gereksiz olduğu bilinen ve iş gücü yitimine neden olan uzun bayram tatili sona erdi. Uzun tatil sonrası yine ülkemizin yoğun ve endişe verici gündemine dönüş yaptık.

1 Haziran 2019 tarihinde Akit Gazetesi haber müdürü, kendi televizyon kanalında “O hizaya gelmeyen apoletli generalleriniz hepsi Erdoğan’ın arkasında saf tutuyor. Oynaya oynaya eşek gibi saf tutacaklar. Bu ülkede demokrasi varsa bunu AK Parti iktidarı oturttu” dedi. Açıklamaya Milli Savunma Bakanlığı ve Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığından sözde çok sert açıklama yapıldı. Ama şanlı Türk Ordusunun generallerinden ses çıkmadı. O şerefli üniformayı hak etmeyenlerin, eşekliği kabullenmiş olmaları üzücü olduğu kadar düşündürücüdür.

Gaziantep’in Şahinbey ilçesindeki İyinacar Camisi’nin imamı, bayram namazını kılmak için camiye gelenlere yaptığı konuşmada ülkemizin kurucuları Mustafa Kemal Atatürk ve İsmet İnönü’ye hakaret etti. Kurtuluş Savaşı için “keşke o gün savaşı kaybetseydik” diyen imam müsveddesi için açıklama yapan Gaziantep Valiliği, imamın açığa alındığını bildirdi. Bu açığa alınmadan bir sonuç çıkacağını beklemek saflıktır. Çünkü Atatürk’e hakaret eden fesli müsveddenin haksız yere Türk Bayrağına sarılı cenazesine, devleti yönetenlerin yoğun katılımı olmuştu, hastanedeyken ziyaretine gidenler olmuştu. Bunlar göz önüne alındığında, İyinacar Camisi’nin imamının da terfi etmesi gerekir. Bunun dışında Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı da soruşturma başlatmış, ifadesi alınan imamı nöbetçi mahkemeye sevk etmiş ve serbest bırakmıştır. Yani Atatürk’e hakarette değişen bir şey yok.

Yüksek Seçim Kurulu, aldığı son çelişkili kararlarla, yaptığı hukuksuzluklara yeni bir boyut kazandırdı. Yüksek Seçim Kurulu’nun son kararına AKP ve MHP dışında tepki yağmaktadır. CHP de haklı olarak tepki veriyor. Ancak zamanında mühürsüz oylar yasaya aykırı şekilde geçerli sayıldığında sessiz kalan ve anayasaya aykırı olarak yedek üyelerin, asıl üyelerle birlikte oy kullanmasına karşı çıkmayan CHP’nin bugün yaptığı çıkışlar, tribünlere oynamak olarak adlandırılabilir. Çünkü CHP, bu tepkisizliğiyle hukuksuzluğa ortak olmuştu.

Hükümetin, Rusya’dan almak için anlaşmaya vardığı S-400 füze savunma sisteminin iptal edilmesi için, ABD Savunma Bakan vekilinin gönderdiği tehdit içeren mektuba karşı ne gibi bir yaptırımda bulunacağı merak konusudur. Bunun yanı sıra ABD yönetiminin, Arizona’daki Luke Hava Üssü ile Florida’daki Eglin Hava Üssü’nde F-35 savaş uçağı eğitimi alan Türk pilotlara bundan sonra eğitim vermeyeceği yönünde karar alması da ilginçtir. Mektup, Türkiye’nin Kıbrıs’a müdahalesini önlemek amacıyla 5 Haziran 1964 tarihinde Başbakan İsmet İnönü’ye ABD Başkanı Lyndon Johnson tarafından gönderilen mektuba benzemektedir. Ancak şimdi Türkiye’de “Yeni şartlarla yeni bir dünya kurulur, Türkiye de bu dünyada yerini bulur” diyecek yöneticiler yoktur.

AKP genel başkanının ABD’ye meydan okuyor gibi görünmesine kanmamak gerekir. Hele bunu “Atatürkçü çizgiye geldi” diye nitelemek son derece yanlıştır. Atatürk’e karşı sürekli söz söyleyip, eylemde bulunanları, “Atatürkçü çizgiye geldi” diye nitelemek komik olduğu kadar Ulusal Kurtuluş Savaşı’nı da özümseyememek anlamına gelmektedir. AKP, Vahdettin’in Atatürk’ten intikamını ve saltanatın cumhuriyetten rövanşını almayı amaçlayan devrim karşıtı bir harekettir.

AKP Genel Başkanı 31 Mart 2019 tarihindeki yerel seçimlerden önce birçok kez “Benim ülkemde ‘Kürdistan’ diye bir bölge yok” demişti. 23 Haziran 2019 tarihinde yenilenecek olan İstanbul Belediye Başkanlığı seçimi öncesinde Binali Yıldırım’ın, Diyarbakır’da “Kürdistan” demesi, seçimde kendileri için durumun kritik olduğu göstermektedir.

Yunanistan’ın adalarımızı işgal etmesine sessiz kalanların, Ekrem İmamoğlu için “Rum” iddiasında bulunması, pişkinliğin de ötesindedir. 23 Haziran’daki İstanbul Belediye Başkanlığı seçimi öncesinde Ekrem İmamoğlu, Washington Post Gazetesi’ne yazı yazarak, ABD’den açıkça görev talep etmektedir. 2002 yılında aynı gazetede benzer yazılar yazdırılmış ve gömlek değiştirildiği bildirilmişti. Türkiye’de görev, Türk halkından talep edilir. Dış güçlere talep bildirmek, Atatürk’ün tam bağımsızlık ilkesini kavrayamamaktır, emperyalizmin kucağına düşmektir.

Çevremizde ve ülkemizde bütün bu olumsuzluklar yaşanırken siyaset, 23 Haziran’da yapılacak İstanbul Belediye Başkanlığı seçimine kilitlenmiştir. Türk halkının önemli bir bölümü, 17 yıl süren Tanrı ile uyutma uykusundan uyanmış gözükmektedir ve böylece AKP’nin yenilmezlik imajı da silinmiştir. Ekrem İmamoğlu, tekrar seçimi kazanırsa ki durum şimdilik böyledir, ülke siyasetine yeni bir düzen gelecektir. Bundan sonra AKP’nin planları ne olacaktır hep birlikte göreceğiz…

Suay Karaman

Inal

    En az 10 karakter gerekli
    Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.