TATİL BAŞLARKEN…
Yaz, plaj, güneş, masmavi uçsuz bucaksız bir deniz ya da yem yeşil oksijen deposu dağlar, yaylalar ve dinlenme. İzin gelip kapıya çattığında herkesin rüyalarını süsler bu duygular.
Yıl boyu yoğun çalışan, okula giden, eğitim gören yaşlı, genç, bayan, erkek yorulan herkesin tatile, dinlenmeye ihtiyacı vardır.
Maddi durumu müsait her bireyin kesin mutlaka yılda bir kez de olsa dinlenmek amacıyla Tatile gitmesi, geziye çıkması, dinlenmesi gerekiyor.
İster hafta sonu izni, ister kısa, isterse uzun yaz tatili olsun planlanması gerekiyor. Bunlara ek olarak izin başlamadan Pasaportların, kimliklerin, oturum sürelerinin kontrol edilmesi, seyahat edilecek ya da Transit geçilecek ülkelerin Vize, Otoyol, Köprü, Tünel ve hız gibi seyahat, yolculuk şartları incelenmelidir.
Biliniz ki bunlarda eksik çıkarsa Balkanlardaki ülkelerin özellikle komşu Bulgaristan’ın gözü aç, doyumsuz, saygısız Gümrük memurları, Polisleri inanın sizi alacaklı gibi bekliyor.
Neden Gezmek, Stresi atmak, yenilenmek ve dinlenmek lazım?
Çünkü insan bir robot değil hayalleriyle, hayal kırıklıklarıyla, düşünen, hisseden, yorulan, yıpranan duygu dolu sosyal bir yaratıktır.
Ayrıca Tatilin, izinin vazgeçilmez bir parçası olan gezmek Hayatı Öğrenmektir, yeni insanları görüp tanımaktır, kafayı boşaltmaktır.
Gezmek, yaşama açılan süslü pencerelerdir, yaşadığımız dünyayı, farklı kültürleri tanıma ve anlama isteğidir.
Gezmek, kendi içimize gerçekleştirdiğimiz doğru bir yolculuktur.
Gezen insan hiç tanımadığı belki de önyargılı olduğu coğrafyaların değerlerini bilmek, oraların kokusunu koklamak, kültürünü yakından tanır, doğayı sever ve onu keşfeder.
Gezen insan dertlerden ve yüksek binalı, gürültülü şehir hayatının monotonluğundan tüm sıkıntılardan bir nebzede olsa kurtulur.
Tatil; insanın yorgunluğu üzerinden atması, rahatlaması, güç, enerji toplaması ve daha üretken olabileceği, günlük yaşamda karşılaşacağı stres faktörüne karşı direnç geliştirebilmek tatil sonrası zor günler için kampa çekilmesi demektir.
Tatil birey için, uzun bir yolculuğa çıkmaya hazırlanan arabanın bakıma alınması gibi bir şeydir.
Son yıllarda Avrupa’da çalışan, kazanan Türkiyelilerdeki Tatil anlayışının da pozitif anlamda değiştiğini görüyoruz.
Artık onların birçoğu özellikle bilinçli, eğitimli olanları Tatillerini Almanlar, Avrupalılar gibi çok daha önceden planlıyorlar, turlara katılıyorlar, vasıtayla gidenlerde daha yeni ve kuvvetli arabalarla yola çıkıyorlar.
İzin başladığında imkân çok. Örneğin Aileler tatilde Plajı bırakıp hafta sonu Turlarına katılabilir, tarihi ve kültürel mekânları gezebilirler. Kültürlerin beşiği Anadolu, Türkiye’miz ve tüm Akdeniz çevresindeki ülkeler bu imkânı bize sunuyor.
Aynı şeyleri Türkiye’de yaşayan yurttaşlarımız içinde söyleyebiliriz. Turların ve yurt dışı seyahatlerin yaygınlaşması, eskiden tatil deyince ilk akla gelen yazlık evlerin satışlarının azalmasına ve fiyatlarının artmamasına neden olduğunu gözlemliyoruz.
Yetişkinler tatilde Denize, Plaja gider, Yaylaya çıkarken peki çocuklar neler yapmalı?
Çocuklar tatilde ne yapmak ister?
Yaz tatili uzun bir tatil onları sıkılmamaları için anlamlı, mantıklı oyalamak gerekir.
Aileler çocukları adına farklı planlar yapabilirler.
Örneğin çocuklar Müzelere, özel etkinliklere, tatil programlarına, sinemalara gidebilir, müzik, resim kurslarına katılabilirler.
Hatta çocuklar santraç gibi zihin açıcı, eğlendirici oyunları
( Gesellschaftsspiele) yanlarına almaları isabetli olur.
Uzun yıllardır Sosyal ve Pedagojik alanda çalışan birisi olarak tavsiyem ; ‘‘Çocuklar tatilde kesinlikle çalıştırılmamalı, üzülmemeli, ihmal edilmemelidir.‘‘ ikmale kalanlar hariç fazla ders yapmamalı, okulu geçici olarak unutmalıdırlar.
Değerli okurlarımız Tatil ya da Dinlenmek için mutlaka uzak yerlere gitmek gerekmiyor.
Maddi gücü olmayan insanlarda pekâlâ evde daha önce hayata geçiremediği şeyleri yaparak, ailesiyle birlikte vakit geçirerek, hobilerini geliştirerek, evdeki kitaplarını okuyarak da dinlenebilirler. Çocukları da yerel idarelerin, sosyal kurumun ya da Kiliselerin gençlik çalışması yapan birimlerinin düzenlediği Tatil Programlarına ( Ferienspiel) yazdırabilirler.
Tatilin süresi değil, kalitesi, kişinin bu günleri mutlu, huzurlu geçirmesi, dolu dolu yaşaması ve isteyipte yapamadığı şeyleri zevkle yapabilmesi önemlidir.
Herkese kazasız, belasız bol dinlenebilecekleri, mutlu, huzurlu ve güçlü olarak tekrar Almanya’ya geri dönebilecekleri iyi Tatiller ve insanın insanı sevebileceği iyi bir dünya diliyorum.
Mehmet Tanlı
Sosyal Pedagog
