TARİKATLAR-CEMAATLER

ABONE OL
11:26 - 23/10/2020 11:26
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Araştırmacılar 17 Eylül 2006 da ülkemizin tarikat ve cemaat haritasını çıkarmışlar.

Bu haritaya göre; etkinliklerini dışarıya kapalı, içe dönük olarak gerçekleştiriyorlar tarikatlarCemaat, tarikattan doğan bir kurum olarak, içinden çıktığı tarikatla sıkı bir ilişki içinde çalışıyor. Bunlar, hemen hemen yurdumuzun tüm kentlerinde çıkıyorlar karşımıza haritaya göre. Kendi içlerinde sıklıkla bölünüyor ve kendi kendileriyle de anlamsız bir savaşım sürdürüyorlar.

Bir de vakıfları var bunların hemen hemen hepsinin. Holdingler kurup akçeli işlerde de boy gösteriyorlar. Kefenlerinin cepleri derin olsa gerek, öteki tarafa da götürürler mi acaba?

Bunlarda tam saltanat anlayışı var. Posta babadan sonra oğul oturuyor. Oğlu yoksa şıhın, şeyhin kızının bir şansı da yok. Posta bu durumda damat oturuyor. “Erkek adamın erkek damadı olur.” yani.

O denli güçlüler ki anlayacağımız; siyaset de, siyasetçi de takla makla bunların önünde.

Belli başlıları şunlar bu tarikat ve cemaatlerin:

Kadiri Muhammediye:

İstanbul, Ankara, Kayseri ve Düzce’de güçlü oldukları biliniyor. Başlarında Şeyh Seyyid takma adıyla Muhammed Ustaoğlu var bu arkadaşların. İmam emeklisi… Nakşibendî ve Mevlevî geleneğine bağlı olduklarını söylüyorlar.

Halveti tarikatı:

Kütahya ve çevresinde boy gösteren bu tarikatın başında Mehmet Dumlu var. Adı da, sanı da, adresi de belli…Bunların zikir törenlerine erkek ve kadın bir arada katılabiliyorlar. Bunlarda „Kadının adı var!“ mı diyeceğiz bu durumda?

Hizb-ut Tahrir:

Kendilerini „İdeolojisi İslam olan parti “olarak tanımlıyorlar. Başlarındaki ad Yılmaz Çelik.

Köklü Değişim adlı bir de dergileri var Hiz-but Tahrircilerin.

Galibler:

Kadiri-Rufai tarikat geleneğinden geliyorlarmış. Ne anlama geldiğini bilmiyorum. Merak da etmedim. Meraklıları gereğini yaparlar artık. Şeyhleri Hacı Galip Hasan Kuşçuoğlu’ymuş. Hani şu kendilerini şişleyenler var ya, işte bunlar onlar. Zikirde şiş çekmeleriyle tanınıyorlar.

“Mezhep olarak Hanefi; meşrep olarak Alevi; yol olarak Kadiri-Rufai GalibÎyiz.” diyorlar. Ortaya bir karışık durumu yani.

Nurcu Kırkıncı Hoca Grubu:

Nurcuların Said Nursî’nin ölümünden sonra ortaya çıkan 10 gurubundan biriymiş. Başlarındaki, Nurcuların Kırkıncı Hoca dedikleri Mehmet Kırkıncı’dan alıyorlar adlarını. Onun ünü  Fetullah Gülen’i nurcu yapmasından geliyormuş

İcmalciler:

Şıhları Haydar Baş, partileri Bağımsız Türkiye Partisi, tarikatları  Kadiri Tarikatı.

Cerrahîler:

Halveti Tarikatı’ndan gidiyorlar varmak istedikleri yere. Müzikle zikrediyorlarmış. Çok sayıda ses sanatçısı bunların müridiymiş. İki kolları varmış bunların. Şeyh Ahmet Misbah Ekmenkul’un kurduğu Kadirhane ve Celvetiye Tarikatı’na bağlı olan İsmail Hakkı Bursevî’nin kurduğu Hakkıye.  Ad, adres, künye, her şey ortalık yerde.

Ortalık yerde de!…

Uşşakîler:

Halvetilerin bir kolu da buymuş. Kurucuları da Pîr Hüsameddin. O göçmüş ötelere. Şİmdi güncel olan ad; hakkın rahmetine kavuşan  İbrahim İpek’ten sonra posta oturan emekli millî güreşçi Fatih Nurullah. Zikirlerine „Devran“ adını vermişler. Neden mi? Bilmem…

Menzilciler:

Nakşibendi Tarikatı’nın Menzil Kolu bu. Adını Adıyaman’ın Menzil Köyü‘nden alıyor.

Zehirli bir iğne saldırısında öldürülen Raşit Erol’dan sonra posta kardeşi Abdülbaki Erol kurulmuş. Semerkant Gurubu da bunlarınmış. Sayısız şirketleri var.  Şirketleri „Derviş“ dedikleri müridler kuruyorlar. Belediyelerin açtıkları ihaleleri alarak güçlerine güç katıyorlar.

Tillocular:

Kurucu Sultan Memduh Hazretleri’nin mezarının bulunduğu Siirt’in Tillo Beldesi’nden alıyorlar adlarını. Tillo, Süryanicede „Yüksek Ruh“ anlamına geliyormuş. Tarikatları da Kadirîlik.

Haznevîler:

Türkiye Kürtlerinin „Nakşibendî Cemaati“ymiş. Şeyhleri Muhammed Haznevî. Suriye’de yaşıyor, yılda en az üç kez Türkiye’ye gelerek zikirleri yönetiyormuş. Geçen yıl ölmüş. Posta oğlu Muhammed Muta Haznevî oturmuş.

Hakikatçılar:

Bunlar tüm cemaatlere karşıymışlar. Şeyh Ömer Öngüt. İkâmet Adapazarı. Şeyhe ve Cemaate itaat mutlak… Breh, breh, breh…

Yahyalı Cemaati:

Nakşilerin Anadoluda’ki en önemli kolu buymuş. Adını Yahyalı Hoca Efendi’den alan cemaatin postunda Şeyh Ramazan Dinç kuruluyormuş. Kayseri’nin en ünlü iş adamları cemaatin müridleri arasındalarmış. Bundan önceki cumhura başkanı, Çankaya’nın noteri durumundaki Gül ve babasını mı merak ettiniz? Üzgünüm! Bu merakınızı da gideremeyeceğim.

Işıkçılar:

Kurucu: Hüseyin Hilmi Işık.  Koruyucu şemsiye: İhlas Holding. Lider: Merhum Enver Ören.

Gülen Cemaati ve Nurcular:

Yurdumuzun  tarikat ve cemaatleri üstünde en büyük etkinlik „Nurcu“ların elindeymiş. Başlarında, şu günlerde Pensilvanya’daki bulunuyor. FG“ diyorlar kısaca ona. Hani şu ünlü „Hizmet Hareketi“ var ya. Bu, o. Salya sümük ağlamasıyla ünlü bu emekli vaizin elinde ve buyruğunda bu tarikat ve cemaat. FG denilince aklınıza Akyazılılar ve Türkiye Öğretmenler Vakfı da gelsin. Örgütlenmeye bu adlarla başlamışlar. Afrika’dan Asya’ya, Avrupa’dan Amerika’ya, Kim bilir belki de Okyanusya’ya değin uzanan yatırımlarıyla milyarlarca Dolarlık bir ekonomik güç var ellerinde.

Yeni Asyacılar, Med Zehra Vakfı, Aczimendîler, Yeni Nesilciler, Yazıcılar…

Ahtapotun kolları gibi sardılar yurdumu ve yurdumun insanlarını. „Değiştirmek“ için veriyorlar savaşımlarını.

Neyi mi değiştirecekler?

Onu da mı anlamadın?

Eh artık! Ört ki; ölem…

Süleymancılar:

Kurucu: Süleyman Hilmi Tunahan. Hakikatçılar’ın şeyhi Ömer Öngüt; Süleymancılar için,  “Dinleri Süleymancılık, imanları para, huyları gasp, meslekleri de dilencilik olan bir cemaat” deniliyor.

Melamîler, Erenköy Cemaati, İsmailağa Cemaati falan…

İskenderpaşa Cemaati:

1800 ’lü yıllara, Ahmed Ziyaüddin Gümüşhanevî’ye uzanıyormuş geçmişi. Uzun süre, Gümüşhanevî Tekkesi cemaate ismini vermiş. Cenazesine zamanının en önde gelen şeriatçılarının katıldığı Mehmet Zahit Kotku en ünlü adıdır bunların. Ondan sonra posta damat Esad Coşan oturmuştu hani. O da Avustralya’da bir trafik kazasına kurban gidince oğlu Nurettin Coşan oturmuşu bu kez de posta. Hakyol Vakfı, Koşan İlim Sanat ve Kültür Vakfı, Sağlık Vakfı bunlarınmış. Hanım Dernekleri de bunların kadın örgütlenmesiymiş. Holdinglerinin adı Server Holdıng. „Dünya malı dünyada kalır!“ a pek aldırmıyorlar nedense. Eski Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın, şimdilerde cumhura başkan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ‘ın, Korkut Özal‘ın, Eski Maliye Bakanı Kemal Unakıtan’ın, bir dönem için dahi olsa Necmettin Erbakan’ın bu cemaatle ilişkileri, gönül bağları olduğu da söyleniyor. 3 Kasım 2002 seçimlerinin ardından ilk Cuma namazını Ankara’nın Dikmen’indeki Mehmet Zait Kotku Cami’nde kılmış RTE.

„Ne alâkâ“ mı?

Kel alâkâ!

Ne demişti Kurtarıcı ve Kurucu Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK:

“Arkadaşlar! Efendiler ve ey millet; iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, mensuplar memleketi olamaz. En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır.” mı?

Tarikat ve cemaat kavgasının tozundan dumanından göz gözü göremezken…

Güler misin, ağlar mısın?

Bu çağdışı örgütlerin tümü kapatılsın!

Banka hesaplarına el konulsun!

Tüm taşınmazları kamulaştırılsın!

Ancak o zaman kurtulur ülkemiz ve cumhuriyetimiz bu şeyhlerden, Şıhlardan, dervişlerden, mensuplardan.

Çocuklara ve cinsiyet ayırımı yapmadan müritlerine tecavüz eden bu iğrenç sapıklardan ve onların müritlerinden.

 

 

 

 

Inal

    En az 10 karakter gerekli
    Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.